| 1 |
shrug |
omuz silkmek |
v. |
|
- She just shrugged her shoulders and left the room.
- Omuz silkerek odayı terk etti.
- Tom answered with another shrug.
- Tom yine omuz silkerek cevap verdi.
- I just shrugged.
- Sadece omuz silktim.
- Tom and Mary looked at each other and shrugged.
- Tom ve Mary birbirlerine baktılar ve omuz silktiler.
- He shrugged his shoulders.
- Omuzlarını silkti.
- Tom answered with another shrug.
- Tom başka bir omuz silkme ile cevap verdi.
- Tom shrugged his shoulders.
- Tom omuzlarını silkti.
- Tom shrugged.
- Tom omuz silkti.
- Tom just shrugged.
- Tom sadece omuz silkti.
- Shrug your shoulders.
- Omuzlarını silk.
- I shrugged.
- Omuz silktim.
- Shrug your shoulders.
- Omzunuzu silkin.
- He just shrugged his shoulders.
- Sadece omuzlarını silkti.
- Tom and Mary looked at each other and shrugged.
- Tom ve Mary birbirine baktı ve omuz silkti.
- He just shrugged his shoulders.
- O sadece omuzlarını silkti.
- I shrugged my shoulders.
- Omuzlarımı silktim.
- Tom just shrugged.
- Tom az önce omuz silkti.
- I shrugged.
- Ben omuz silktim.
- Tom just shrugged his shoulders.
- Tom sadece omuzlarını silkti.
- He shrugged his shoulders.
- O, omuzlarını silkti.
Show More (17)
|
| 2 |
shrug |
omuz silkme |
n. |
|
- What can I do now?,' he asked with a shrug.
- Omuzlarını yukarı kaldırarak 'Ne yapabilirim?' dedi.
Show More (-2)
|
| 3 |
shrug |
bolero |
n. |
|
- Your shrug is too small for you.
- Boleron sana çok küçük gelmiş.
Show More (-2)
|
