traffic - Englisch Türkisch Sätze
Englisch Türkisch
traffic trafik n.
  • In my view it is an invasion of privacy if traffic data are stored for longer than necessary.
  • Benim görüşüme göre trafik verilerinin gerekenden daha uzun süre saklanması mahremiyetin ihlalidir.
  • I myself have been involved in the committee of inquiry on transit traffic.
  • Transit trafiğe ilişkin soruşturma komitesinde bizzat yer aldım.
  • The promise being that the sensitive Alpine region would not be buried under an endless avalanche of transit traffic.
  • Hassas Alp bölgesinin bitmek bilmeyen bir transit trafik çığı altında kalmayacağının vaadi.
Show More (296)
traffic ticaret n.
  • That would surely be the best way to go about eradicating abuses such as traffic in human beings.
  • İnsan ticareti gibi suistimalleri ortadan kaldırmanın en iyi yolu kesinlikle bu olacaktır.
Show More (-2)
traffic ticareti yapmak v.
  • Pangolins are said to be the world's most trafficked mammal.
  • Pangolinlerin dünyanın en çok ticareti yapılan memelisi olduğu söyleniyor.
Show More (-2)