|
- It looks like the translator has translated a different text.
- Çevirmen farklı bir metin çevirmiş gibi görünüyor.
- Tom isn't a translator.
- Tom çevirmen değil.
- Tom works as a translator.
- Tom çevirmen olarak çalışıyor.
- Because I want to be a translator.
- Çünkü çevirmen olmak istiyorum.
- Why doesn't Marika work as a Japanese-Finnish translator?
- Marika neden Japonca-Fince çevirmen olarak çalışmıyor?
- It's because I want to become a translator.
- Bu, çevirmen olmak istediğim içindir.
- Layla is a translator.
- Leyla bir çevirmen.
- He works as a translator.
- Çevirmen olarak çalışıyor.
- He works as a translator.
- O bir çevirmen olarak çalışmaktadır.
- Dan is a linguist and a translator.
- Dan bir dilbilimci ve çevirmen.
- Melanie works as a translator.
- Melanie bir çevirmen olarak çalışıyor.
- I would like to ask for a translator.
- Bir çevirmen rica ediyorum.
- Are you a translator?
- Çevirmen misin?
- To be a good translator, I think Tom needs to hone his skills a bit more.
- İyi bir çevirmen olmak için Tom'un becerilerini biraz daha geliştirmesi gerektiğini düşünüyorum.
- I'm not a translator.
- Ben çevirmen değilim.
- The translation does not represent the views of the translator.
- Çeviri, çevirmenin görüşlerini yansıtmamaktadır.
- Don't hit me, I'm a translator!
- Bana vurmayın, ben bir çevirmenim!
- I need a translator.
- Bir çevirmene ihtiyacım var.
- Sami has decided to become a translator.
- Sami, çevirmen olmaya karar verdi.
- It is rare to find a Nepali translator.
- Bir Nepalli çevirmen bulmak nadirdir.
- A good translator translates not words, but sentences.
- İyi bir çevirmen kelimeleri değil, cümleleri çevirir.
- The translator said the translation would be ready by Monday.
- Çevirmen çevirinin pazartesi gününe kadar hazır olacağını söyledi.
- We spoke with the help of a translator.
- Bir çevirmen yardımıyla konuştuk.
- I am a translator, programmer and musician.
- Ben çevirmen, programcı ve müzisyenim.
- The translator constantly learns new things about himself.
- Çevirmen sürekli kendi hakkında yeni şeyler öğrenir.
- It is only logical for the translator to become a part of the world of the author.
- Çevirmenin, yazarın dünyasının bir parçası haline gelmesi gayet mantıklıdır.
- I am a translator.
- Ben çevirmenim.
- Tom has decided to become a translator.
- Tom bir çevirmen olmaya karar verdi.
- I'm a certified translator.
- Ben sertifikalı bir çevirmenim.
- Because I want to be a translator.
- Çünkü ben bir çevirmen olmak istiyorum.
- If something goes wrong, just blame it on the translator.
- Eğer bir şeyler ters giderse, suçu çevirmene at gitsin.
- I need a translator.
- Bana bir çevirmen lâzım.
- Tom has decided to become a translator.
- Tom çevirmen olmaya karar verdi.
- Layla is a translator.
- Layla bir çevirmen.
- Esther is a translator.
- Ester bir çevirmen.
- Tom is a translator.
- Tom bir çevirmen.
- I'm a translator.
- Ben bir çevirmenim.
- The translator said the translation would be ready by Monday.
- Çevirmen çevirinin pazartesiye kadar hazır olacağını söyledi.
- It is rare to find a Nepali translator.
- Bir Nepalce çevirmeni ender bulunur.
- Google translator can speak Russian with a Turkish accent.
- Google çevirmeni Rusça'yı Türk aksanıyla konuşabiliyor.
- Melanie works as a translator.
- Melanie çevirmen olarak çalışıyor.
- Tom wanted to work as a translator.
- Tom bir çevirmen olarak çalışmak istedi.
- I'm a translator.
- Ben çevirmenim.
- Don't hit me, I'm a translator!
- Bana vurma, ben bir çevirmenim!
- It is rare to find a Nepali translator.
- Nepalli bir çevirmen bulmak nadirdir.
- He's a translator of Turkish literature.
- Türk edebiyatı çevirmeni.
- Tom wants to work as a translator.
- Tom çevirmen olarak çalışmak istiyor.
- Tom wanted to work as a translator.
- Tom çevirmen olarak çalışmak istiyordu.
- Esther is a translator.
- Esther bir çevirmen.
- Tom has been working as a translator ever since he graduated from college.
- Tom üniversiteden mezun olduğundan beri çevirmen olarak çalışıyor.
- How many dictionaries does this translator have?
- Bu çevirmenin kaç tane sözlüğü var?
- Tom has been working as a translator ever since he graduated from college.
- Tom üniversiteden mezun olduğundan beri bir çevirmen olarak çalışmaktadır.
- I am a translator, programmer and musician.
- Ben bir çevirmen, programcı ve müzisyenim.
- Dan is a linguist and a translator.
- Dan bir dilbilimci ve çevirmendir.
- The translation does not represent the views of the translator.
- Çeviri çevirmenin görüşlerini yansıtmıyor.
- The translator constantly learns new things about himself.
- Çevirmen sürekli olarak kendisi hakkında yeni şeyler öğrenir.
- It's because I want to become a translator.
- Çünkü çevirmen olmak istiyorum.
Show More (54)
|
