Türkisch - Englisch
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Französisch - Englisch
Spanisch - Englisch
Englisch Synonyme
Synonyme
Über uns
Werkzeuge
Quellen
Kontakt
Einloggen / Registrieren
Licht Ausschalten
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonyme
Werkzeuge
Über uns
Quellen
Kontakt
Einloggen / Registrieren
EN-TR
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Spanisch - Englisch
Französisch - Englisch
Englisch Synonyme
Türkisch - Englisch
Verlauf
(bir şey) yaptırmak
Bedeutungen von dem Begriff
"(bir şey) yaptırmak"
im Englisch Türkisch Wörterbuch : 1 Ergebniss(e)
Kategorie
Türkisch
Englisch
Colloquial
1
Colloquial
(bir şey) yaptırmak
get to (do something)
v.
Bedeutungen, die der Begriff
"(bir şey) yaptırmak"
mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 96 Ergebniss(e)
Kategorie
Türkisch
Englisch
General
1
General
kandırıp bir şey yaptırmak
induce
v.
2
General
birisine bir şey yaptırmak
have someone do something
v.
3
General
birisine bir şey yaptırmak
make someone do something
v.
4
General
birisine zorla/zor kullanarak bir şey yaptırmak
torment someone into doing something
v.
5
General
birine bir şey yaptırmak/yapmasına neden olmak
lead someone to do something
v.
6
General
kendine (olumsuz) bir şey yaptırmak
bring oneself
v.
Phrasals
7
Phrasals
(birine bir şey) yaptırmak için her türlü çareye başvurmak
beguile (someone) into (doing something)
v.
8
Phrasals
(birine bir şey) yaptırmak için her türlü çareye başvurmak
beguile someone into something
v.
9
Phrasals
birine sahtekarlıkla bir şey yaptırmak
fool someone into something
v.
10
Phrasals
işkence ederek birine bir şey yaptırmak
torture someone into something
v.
11
Phrasals
ittirerek, zorla bir şey yaptırmak
yank (someone or something) into (something or some place)
v.
12
Phrasals
(birine) korkudan (bir şey yaptırmak/bir duruma sokmak)
frighten (one) into (something)
v.
13
Phrasals
bir şey yaptırmak için yakasına yapışmak
badger into
v.
14
Phrasals
bir şey yaptırmak için yakasından düşmemek
badger into
v.
15
Phrasals
bir şey yaptırmak için başının etini yemek
badger into
v.
16
Phrasals
bir şey yaptırmak için rahat vermemek
badger into
v.
17
Phrasals
bir şey yaptırmak için taciz etmek
badger into
v.
18
Phrasals
bir şey yaptırmak için kafa ütülemek
badger into
v.
19
Phrasals
bir şey yaptırmak için askıntı/musallat olmak
badger into
v.
20
Phrasals
bir şey yaptırmak için birinin yakasına yapışmak
badger someone into something
v.
21
Phrasals
bir şey yaptırmak için birinin yakasından düşmemek
badger someone into something
v.
22
Phrasals
bir şey yaptırmak için birinin başının etini yemek
badger someone into something
v.
23
Phrasals
bir şey yaptırmak için birine rahat vermemek
badger someone into something
v.
24
Phrasals
bir şey yaptırmak için birini taciz etmek
badger someone into something
v.
25
Phrasals
bir şey yaptırmak için birinin kafasını ütülemek
badger someone into something
v.
26
Phrasals
bir şey yaptırmak için birine askıntı/musallat olmak
badger someone into something
v.
27
Phrasals
(birini) kandırıp bir şey yaptırmak
provoke (one) to
v.
28
Phrasals
(birini korkutup) bir şey yaptırmak
terrify (one) into (something)
v.
29
Phrasals
(birine) zorla (bir şey) yaptırmak
terrify (one) into (something)
v.
30
Phrasals
(birine) tehditle (bir şey) yaptırmak
terrify (one) into (something)
v.
31
Phrasals
birini korkutup bir şey yaptırmak
terrify someone into something
v.
32
Phrasals
birine zorla bir şey yaptırmak
terrify someone into something
v.
33
Phrasals
birine tehditle bir şey yaptırmak
terrify someone into something
v.
34
Phrasals
birini korkutup bir şey yaptırmak
terrorize someone into something
v.
35
Phrasals
birine zorla bir şey yaptırmak
terrorize someone into something
v.
36
Phrasals
birine tehditle bir şey yaptırmak
terrorize someone into something
v.
37
Phrasals
(birini) korkutup (bir şey) yaptırmak
terrorize (one) into (something)
v.
38
Phrasals
(birine) zorla (bir şey) yaptırmak
terrorize (one) into (something)
v.
39
Phrasals
(birine) şiddet kullanarak (bir şey) yaptırmak
terrorize (one) into (something)
v.
40
Phrasals
(birine) terör estirerek) bir şey) yaptırmak
terrorize (one) into (something)
v.
41
Phrasals
(birine) baskıyla (bir şey) yaptırmak
wring (something) out of (someone)
v.
42
Phrasals
(birini/bir hayvanı) korkutup bir şey yaptırmak
frighten (someone or an animal) into doing something
v.
43
Phrasals
(birine/bir hayvana) korkudan bir şey yaptırmak
frighten (someone or an animal) into doing something
v.
44
Phrasals
(birini/bir hayvanı) tehdit ederek bir şey yaptırmak
frighten (someone or an animal) into doing something
v.
45
Phrasals
(birine/bir hayvana) bir şey yaptırmak için gözünü korkutmak
frighten (someone or an animal) into doing something
v.
46
Phrasals
işinin başından kaldırıp başka bir şey yaptırmak
call away
v.
47
Phrasals
korkudan bir şey yaptırmak/bir duruma sokmak
frighten into
v.
48
Phrasals
korkutup bir şey yaptırmak
frighten into doing
v.
49
Phrasals
korkudan bir şey yaptırmak
frighten into doing
v.
50
Phrasals
tehdit ederek bir şey yaptırmak
frighten into doing
v.
51
Phrasals
bir şey yaptırmak için gözünü korkutmak
frighten into doing
v.
52
Phrasals
(birini) kafesleyip (bir şey yaptırmak)
hoodwink (someone) into (doing something)
v.
53
Phrasals
(birini) oyuna/üçkağıda getirip (bir şey yaptırmak)
hoodwink (someone) into (doing something)
v.
54
Phrasals
(birini) kandırıp (bir şey yaptırmak)
hoodwink (someone) into (doing something)
v.
55
Phrasals
(birini) kafalayıp (bir şey yaptırmak)
hoodwink (someone) into (doing something)
v.
56
Phrasals
(birine) tehditle (bir şey) yaptırmak
intimidate (one) into (something)
v.
57
Phrasals
(birine) korkudan (bir şey) yaptırmak/yaptırmamak
intimidate (one) into (something)
v.
58
Phrasals
(birini) sindirip (bir şey) yaptırmak/yaptırmamak
intimidate (one) into (something)
v.
59
Phrasals
(birinin) gözünü korkutup (bir şey) yaptırmak/yaptırmamak
intimidate (one) into (something)
v.
60
Phrasals
(birine) hileyle (bir şey) yaptırmak
maneuver (one) into (doing something)
v.
61
Phrasals
(birine) dalavereyle (bir şey) yaptırmak
maneuver (one) into (doing something)
v.
62
Phrasals
(birini) kandırarak (bir şey) yaptırmak
maneuver (one) into (doing something)
v.
63
Phrasals
aç bırakarak bir şey yaptırmak
starve into
v.
64
Phrasals
(birini kerizleyip) bir şey yaptırmak
sucker (one) into (doing something)
v.
65
Phrasals
korkutup (bir şey) yaptırmak
terrify into
v.
66
Phrasals
(birine bir şey yaptırmak) için kafasını ütülemek
torment (one) into (doing something)
v.
67
Phrasals
(birine) eziyetle/işkenceyle (bir şey yaptırmak)
torment (one) into (doing something)
v.
68
Phrasals
(birine) zorla/zor kullanarak (bir şey yaptırmak)
torment (one) into (doing something)
v.
69
Phrasals
(birine) eziyetle/işkenceyle (bir şey yaptırmak)
torture (one) into (doing something)
v.
70
Phrasals
(birine) zorla/zor kullanarak (bir şey yaptırmak)
torture (one) into (doing something)
v.
71
Phrasals
eziyetle/işkenceyle (bir şey yaptırmak)
torture into
v.
72
Phrasals
zorla/zor kullanarak (bir şey yaptırmak)
torture into
v.
73
Phrasals
(birine/bir şeye) tuzak kurarak (bir şey) yaptırmak
trap (someone or something) into (something)
v.
74
Phrasals
(birini) kandırarak (bir şey) yaptırmak
trick (one) into (doing something)
v.
75
Phrasals
(birine) üçkağıtla (bir şey) yaptırmak
trick (one) into (doing something)
v.
76
Phrasals
baskıyla (bir şey) yaptırmak
wring out of
v.
77
Phrasals
(bir kimseye) bir şey yaptırmak
start off
v.
Idioms
78
Idioms
tehditle/gözdağı vererek (birine bir şey) yaptırmak
browbeat (one) into (something)
v.
79
Idioms
yıldırarak/sindirerek zorla (birine bir şey) yaptırmak
browbeat (one) into (something)
v.
80
Idioms
gözünü korkutarak/zorla (birine bir şey) yaptırmak
browbeat (one) into (something)
v.
81
Idioms
tehditle/gözdağı vererek (birine bir şey) yaptırmak
browbeat someone into something
v.
82
Idioms
yıldırarak/sindirerek zorla (birine bir şey) yaptırmak
browbeat someone into something
v.
83
Idioms
gözünü korkutarak/zorla (birine bir şey) yaptırmak
browbeat someone into something
v.
84
Idioms
tehditle/gözdağı vererek (birine bir şey) yaptırmak
bully (one) into (something)
v.
85
Idioms
yıldırarak/sindirerek zorla (birine bir şey) yaptırmak
bully (one) into (something)
v.
86
Idioms
gözünü korkutarak/zorla (birine bir şey) yaptırmak
bully (one) into (something)
v.
87
Idioms
tehditle/gözdağı vererek (birine bir şey) yaptırmak
bully someone into something
v.
88
Idioms
yıldırarak/sindirerek zorla (birine bir şey) yaptırmak
bully someone into something
v.
89
Idioms
gözünü korkutarak/zorla (birine bir şey) yaptırmak
bully someone into something
v.
90
Idioms
döverek/kırbaçlayarak birisine bir şey yaptırmak
whip someone into doing something
v.
91
Idioms
birine isteği dışında bir şey yapmak/yaptırmak
drag someone kicking and screaming
v.
92
Idioms
(birine) neredeyse (bir şey) yaptırmak
drive (one) over the edge
v.
93
Idioms
(birine) tehditle bir şey yaptırmak
hold (one) to ransom
v.
94
Idioms
(birine) tehdit ederek bir şey yaptırmak
hold someone or something to ransom
v.
95
Idioms
birine tehdit ederek bir şey yaptırmak
hold someone to ransom [uk]
v.
96
Idioms
(birine bir şey) yaptırmak
lead (one) to (do something)
v.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of (bir şey) yaptırmak
×
Term Options
Übersetzung Vorschlagen / Korrigieren
Französisch Englisch Wörterbuch
Spanisch Englisch Wörterbuch
Deutsch Englisch Wörterbuch
Englisch Synonyme Wörterbuch
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy