Verlauf

(birine) uygun

Bedeutungen von dem Begriff "(birine) uygun" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 1 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
Idioms
1	Idioms	(birine) uygun	up (one's) street expr.

Bedeutungen, die der Begriff "(birine) uygun" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 59 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
General
1	General	birini başka birine uygun görmek/bulmak	think someone fit for someone v.
2	General	hiç entelektüel olmayan birine uygun	lowbrow adj.
Phrasals
3	Phrasals	(birine/bir şeye) uygun ekipman sağlamak	fit (someone or something) up with (something) v.
4	Phrasals	(birine) uygun gelmek	go over v.
5	Phrasals	(bir şeyi birine/bir şeye) uygun hale getirmek	tailor (something) to (someone or something) v.
6	Phrasals	birini/bir şeyi birine/bir şeye uygun hale getirmek	tailor someone or something to someone or something v.
7	Phrasals	(birine) uygun (bir şey) temin etmek	accommodate (one) with (something) v.
8	Phrasals	birine uygun bir şey temin etmek	accommodate someone with something v.
9	Phrasals	birine uygun olmak	appertain to something v.
10	Phrasals	(bir şeyi birine/bir şeye) uygun hale getirmek	fit (something) to (someone or something) v.
11	Phrasals	(bir şeyi birine/bir şeye) uygun olarak hazırlamak	fit (something) to (someone or something) v.
12	Phrasals	(birini/bir şeyi birine/bir şeye) uygun bir hale getirmek	suit (someone or something) to (someone or something) v.
Phrases
13	Phrases	(birine) uygun değil	far be it from (someone) expr.
14	Phrases	(bir şey yapmak birine) uygun değil	far be it from (one) to (do something) expr.
15	Phrases	... yapmak birine uygun değil	far be it from one to expr.
16	Phrases	(birine/bir şeye) uygun olarak	in line with (someone or something) expr.
17	Phrases	(birine/bir şeye) uygun	in step with (someone or something) expr.
Colloquial
18	Colloquial	(birine) uygun ceza	(one's) lumps n.
19	Colloquial	(birini/bir şeyi) tam (birine/bir şeye) uygun bulmak	think (someone or something) is fit for (someone or something) v.
20	Colloquial	(birini/bir şeyi) fiziksel olarak (birine/bir şeye) uygun bulmak	think (someone or something) is fit for (someone or something) v.
21	Colloquial	birini/bir şeyi tam birine/bir şeye uygun bulmak	think someone or something fit for someone or something v.
22	Colloquial	(birine) münasip/uygun bir yerine sokmasını söylemek	tell somebody what they can do with something v.
23	Colloquial	birine uygun bir seçenek bırakmamak	have someone coming and going v.
24	Colloquial	birine uygun (tarih, randevu)	on with someone expr.
Idioms
25	Idioms	(birine) uygun kimse	match for (someone) n.
26	Idioms	(birine) göre/uygun olmak	ring (one's) bell v.
27	Idioms	(birine) göre/uygun olmak	ring someone's bell [us] v.
28	Idioms	birine uygun gelmek/uymak	sit right with someone v.
29	Idioms	birine uygun gelmek/uymak	sit well with someone v.
30	Idioms	tam (birine) uygun olmak	suit (one) to a tee v.
31	Idioms	(birine) uygun gelmemek	not sit comfortably (with one) v.
32	Idioms	(birine) uygun gelmek	sit comfortably (with something) v.
33	Idioms	(birine) uygun gelmek	sit easily (with something) v.
34	Idioms	(birine) uygun gelmek	sit well (with something) v.
35	Idioms	(birine) uygun gelmemek	not sit easily (with one) v.
36	Idioms	(birine veya kurallara) uygun olmak	be in line v.
37	Idioms	(tam birine) uygun olmak	be (just) up (one's) street v.
38	Idioms	(tam birine) uygun olmak	be (right) up (one's) street v.
39	Idioms	(birine/bir şeye) uygun olmak	be in line with (someone or something) v.
40	Idioms	(birine) uygun olmayan bir zamanda denk gelmek	catch (one) at a bad time v.
41	Idioms	(birine) uygun olmayan bir zamanda denk gelmek	catch (one) on the hop v.
42	Idioms	tam (birine) uygun olmak	fit (one) to a t v.
43	Idioms	tam (birine) uygun olmak	fit (someone) like a glove v.
44	Idioms	birine uygun olmak	be up your street v.
45	Idioms	(birine/bir şeye) uygun hareket etmek	keep in step (with someone or something) v.
46	Idioms	(birine/bir şeye) uygun hareket etmesini sağlamak	keep in step (with someone or something) v.
47	Idioms	(birine/bir şeye) uygun hareket etmek	march in step (with someone or something) v.
48	Idioms	tam (birine/bir şeye) uygun	tailor-made for (someone or something) v.
49	Idioms	(birine) göre/uygun	on brand adj.
50	Idioms	(birine/bir şeye) uygun	true to (someone or something) adj.
51	Idioms	(tam birine) uygun	(just/right) up (one's) street expr.
52	Idioms	(birine) uygun değil	out of (one's) league expr.
53	Idioms	birine uygun bir zamanda	at someone's convenience expr.
54	Idioms	birine uygun bir yerde	at someone's convenience expr.
55	Idioms	birine uygun bir şekilde	at someone's convenience expr.
Slang
56	Slang	(birine) münasip/uygun bir yerine sokmasını söylemek	tell (one) where to put it v.
57	Slang	(birine) münasip/uygun bir yerine sokmasını söylemek	tell someone where to put (or what to do with) something v.
58	Slang	(birine) münasip/uygun bir yerine sokmasını söylemek	tell (one) where to shove it v.
59	Slang	(birine) münasip/uygun bir yerine sokmasını söylemek	tell (one) where to stick it v.