30 - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

30



Bedeutungen von dem Begriff "30" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 1 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
30 thirty n.

Bedeutungen, die der Begriff "30" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 124 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
30* ile 70* enlemleri arasında çoğunlukla batıdan doğuya esen rüzgarlar westerlies n.
30,5 cm uzunluğundaki ölçü birimi leg n.
otuz sayısı (30, XXX) thirty n.
30 nisan gecesi walpurgis night n.
10 üzeri 30 sayısı nonillion n.
30 akreye eşit bir arazi ölçü birimi virgate n.
30 ağustos zafer bayramı august 30 victory day n.
20-30 yaş aralığındaki (20'li yaşlardaki) kişi vicenarian n.
30 ile 39 arasındaki kısım thirties n.
20-30 arasını kapsayan sayı aralığı twenties n.
ebeveynleri ile birlikte yaşayan 20-30 yaşlarındaki genç yetişkin twixter n.
30 gümüş peniye eşdeğer bir ağırlık birimi manca n.
30 gümüş peniye eşdeğer bir ağırlık birimi mancus n.
30 ile 45 yaşları arasında olup orta yaşlı olarak görülmek istemeyen kimse middle youth n.
30 ile 50'li yaşlar arası middle youth n.
30 güne eşdeğer bir zaman birimi month n.
30 1/4 yarda kareye denk bir alan birimi pole n.
vücudunun %30'u yanmak be burned over 30 % of one’s body v.
30 dakika geç kalmak be 30 minutes late v.
30 kil gelmek weigh in at 30 kilos v.
30 parçadan oluşan thirtyfold adj.
30 açıdan oluşan thirtyfold adj.
30 kat thirtyfold adj.
30 katı thirtyfold adv.
30 yıl sonra 30 years later adv.
bu ihbarnamenin size tebliğ edilmesinden (tebliğ edildiği tarihten) 30 gün sonra 30 days after service of this notice on you expr.
Phrases
oda ücretinin tamamının %30'u 30% of the full room rate expr.
Colloquial
sıfırla biten yaş (30/40/50 vb.) the big (number)-o n.
sıfırla biten yaşlar için kullanılan bir tabir (20, 30, 40 vb. yaş) the big (number)-o n.
hayatta 30, 40, 50 vb. gibi dönüm noktası sayılan yaşlar the big (number)-o n.
sıfırla biten yaşlar için kullanılan bir tabir (20, 30, 40 gibi yaş) the big (number)-o n.
hayatta yeni bir 10 yılın başlangıcı olan yaşlar (20, 30, 40 gibi) the big (number)-o n.
20, 30, 40, 50 vb. olmak the big (number)-o n.
sıfırla biten yaş (30, 40, 50 vb.) the big (number)-o n.
sıfırla biten yaşlar için kullanılan bir tabir (20, 30, 40 vb. yaş) the big-o n.
hayatta 30, 40, 50 vb. gibi dönüm noktası sayılan yaşlar the big-o n.
sıfırla biten yaşlar için kullanılan bir tabir (20, 30, 40 gibi yaş) the big-o n.
hayatta yeni bir 10 yılın başlangıcı olan yaşlar (20, 30, 40 gibi) the big-o n.
20, 30, 40, 50 vb. olmak the big-o n.
sıfırla biten yaş (30, 40, 50 vb.) the big-o n.
sıfırla biten yaş (30/40/50) the big -o n.
sıfırla biten yaşlar için kullanılan bir tabir (20, 30, 40 yaş) the big -o n.
hayatta 30, 40, 50 gibi dönüm noktası sayılan yaşlar the big -o n.
Idioms
(dönüm noktası sayılan 30, 40, 50 gibi yaşlardan) biraz genç the sunny side of (an age) n.
(dönüm noktası sayılan 30, 40, 50 gibi yaşlara) henüz gelmemiş the sunny side of (an age) n.
yaklaşık 30, 40, 50 gibi (dönüm noktası sayılan) bir yaşta the sunny side of (an age) n.
30-40 yaşını geçmiş olmak be (on) the wrong side of 30/40 etc v.
30 Şubat a week from next tuesday expr.
Speaking
30'lu yaşların başındaydı she was in her early 30s expr.
30 yaşındayım ve bir geleceğim yok I'm 30 years old and I'm going nowhere expr.
Trade/Economic
ulusal 30 endeksi ise national 30 index n.
ulusal - 30 endeksi national - 30 index n.
30 iş günü business month n.
(bankacılık) frankfurt menkul kıymetler borsası'nda işlem gören ortalama 30 başlıca hisse senedine dayalı bir fiyat endeksi dax n.
ft 30 endeksi financial times industrial ordinary share index n.
fatura tarihinden 30 gün sonra 30 days after invoice date expr.
Politics
sözleşmenin 29. 30. ve 34. maddelerini değiştiren insan hakları ve ana hürriyetlerin korunmasına dair sözleşmeye ek üçüncü protokol protocol no. 3 to the convention for the protection of human rights and fundamental freedoms amending articles 29 30 and 34 of the convention n.
Technical
bir ton ağırlığındaki bir nesneyi 30 cm yüksekliğe kaldırırken yerçekimine karşı harcanan bir birim enerji ton-foot n.
bir ton ağırlığındaki bir nesneyi 30 cm yüksekliğe kaldırırken yerçekimine karşı harcanan bir birim enerji foot-ton n.
3-30 khz very low frequency n.
30 derecelik açı 30 degree angle n.
300-30 000 mhz arası frekans super high frequency n.
%30 veya altında çinko içeren pirinç alaşımı low brass n.
Computer
çok alçak sıklık 3-30 khz very low frequency n.
çok alçak frekans 3-30 khz very low frequency n.
smpte 30 kare smpte 30 frame n.
smpte 30 resim karesi smpte 30 frame n.
30 dakikadan fazla more than 30 minutes expr.
30 günlük deneme 30 day trial expr.
Radio
3-30 megahertz arasındaki frekans high frequency n.
Textile
30 beden giysi thirty n.
Traffic
ingiltere'de hız sınırının 30 mph olduğu bölgeler built-up area n.
hız sınırı 30 olan built-up [uk] adj.
Aeronautic
genellikle 30'dan az koltuklu ve nispeten kısa rotalarda işleyen uçak commuter aircraft n.
300-30.000 mhz arası frekans super high frequency n.
Mining
v-30 kuyuları v-30 shafts n.
Psychology
30 yaş sendromu quarter life crisis n.
Physics
atmosferik karışıklıklardan kaynaklanan 1 ila 30 kilohertz aralığındaki çok düşük frekanslı elektromanyetik dalga whistler n.
Chemistry
(kıvrım) 30 ila 90 derece arasında kalan synclinal adj.
Astronomy
30 milyon ışık yılı uzakta bulunan sarmal galaksi sombrero galaxy n.
30 ila 50 milyon ışık yılı uzakta bulunan sarmal galaksi needle galaxy n.
Astrology
astrolojide gezegenlerin her birine ayrılan 30'ar derecelik burç dilimi term n.
gezegenlerin yaptığı 30 derecelik açı semisextile n.
güneşe yakınlığı nedeniyle her yıl 24 ila 30 gün arası görünmez olan (yıldız, gezegen) combust adj.
Zoology
30 inç boyunda küçük bir valabi sandy wallaby (macropus agiles) n.
30 inç boyunda küçük bir valabi common wallaby (macropus agiles) n.
30 ila 50 milyon yıl önce kuzey amerika ve avrupa'da yaygın olan, meyve ve böceklerle beslenen soyu tükenmiş bir primat grubu omomyid n.
30 ila 50 milyon yıl önce kuzey amerika ve avrupa'da yaygın olan, meyve ve böceklerle beslenen soyu tükenmiş bir primat grubu omomyid group n.
Botanic
yüksekliği 30 m'nin üstünde olan ağaç megaphanerophyte n.
Agriculture
tohum valfinin açılıp ekim işleminin yapılmasını sağlayan tel üzerine 30-40 inç aralıklarla yerleştirilmiş küçük yumrular check wire button n.
Social Sciences
30-40'lı yaşlarda olup hem yaşlanan ebeveynlerinin hem de çocuklarının bakımıyla aynı anda ilgilenen jenerasyon sandwich generation n.
History
(orta çağ galleri'nde) yaklaşık 30-50 köyden oluşan arazi commot n.
(orta çağ galleri'nde) yaklaşık 30-50 köyden oluşan arazi commote n.
(oy kullanmayı hak etmeyen iması ile) yaşı 21 ile 30 arasında olan kadın flapper [uk] n.
(anglo-sakson hukukunda) 30 akre büyüklüğünde araziye sahip olan köylü gebur n.
Religious
30 kasıma en yakın olan pazar günü advent sunday n.
bir kişinin ölümünü takip eden 30. günde anısına düzenlenen ayin trental n.
(katoliklerde) kişinin ölümünü takip eden 30. günde anısına düzenlenen ayin trigintal n.
(katoliklerde) kişinin ölümünü takip eden 30. günde anısına düzenlenen ayin tricenarium n.
(katoliklerde) kişinin ölümünü takip eden 30. günde anısına düzenlenen ayin tricenary n.
30 gün süren ve her yıl gün doğumundan batımına kadar oruç tutularak ibadet edilen, islam takviminin dokuzuncu ayı rhamadan n.
30 gün süren ve her yıl gün doğumundan batımına kadar oruç tutularak ibadet edilen, islam takviminin dokuzuncu ayı rhamadhan n.
kuran'ın 30. suresi romans n.
Geography
dünya yüzeyinden 30-190 km yükseklikte, güneş radyasyonu ile başlatılan fotokimyasal reaksiyonların meydana geldiği atmosfer katmanı chemosphere n.
okyanuslarda 30* kuzey enlemiyle 30* güney enlemi arasında sürekli esen rüzgarlar trade winds n.
roma'nın 30 km doğusunda bir kent tibur n.
roma'nın 30 km doğusunda bir kent tivoli n.
30 derece kuzey veya 30 derece güney kuşaklarında yer alan enlem horse latitude n.
Meteorology
hem kuzey hem de güney yarımkürede yaklaşık 30° ila 50° enlemleri arasında esen batı rüzgarı anti-trade n.
Geology
rusya'daki podkamennaya tunguska nehri yakınlarında 30 haziran 1908 tarihinde meydana gelen göktaşı kaynaklı büyük bir patlama tunguska event n.
ferromagnezyen mineral oranı yüzde 30 ile 60 arasında değişen (volkanik kayaç) mesocratic adj.
Military
yaklaşık %30'luk patlayıcılık riski bulunan bir bomba türü penetration bomb n.
Hunting
30 kalibrelik makineli tüfek thirty n.
30 kalibrelik tüfek thirty-thirty n.
Card
oyun başlamadan elde bulunan kartlarla yapılan 30 puanlık skor repique n.
bir elde 30 puan alma pique n.
oyun başlamadan elde bulunan kartlarla 30 puanlık skor yapmak repique v.
(piket) bir elde 30 puan almak pique v.
Mythology
(yunan mitolojisinde) kral augeas'ın içinde 3000 öküz besleyip 30 yıl temizletmediği, herkül'ün içine ırmak akıtarak temizlediği ahırlar augean stables n.
Printery
23 × 31, 22¹/₂ × 29 veya 22 × 30 inçlik kağıt imperial n.
Engineering
(hat ölçümünde) 30 metre uzunluk station n.
Modern Slang
30 yaş üstü kimse an old n.
radyolarda genellikle 30 yaş üstüne hitap eden pop ve yumuşak rock müzik listeleri adult contemporary n.
Star Wars
ızgara 24b-30 grid 24b-30 n.