a pot - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

a pot

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Bedeutungen von dem Begriff "a pot" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 1 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
General
a pot n. külek

Bedeutungen, die der Begriff "a pot" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 86 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
General
a pot of tea n. bir çaydanlık dolusu çay
Proverb
a watched pot never boils başında beklenen su kaynamaz
you can't get a quart into a pint pot bir şeyi hacminden küçük bir yere sığdıramazsın
you can't get a quart into a pint pot hacmi büyük bir şeyi küçük bir şeyin içine sığdıramazsın
you can't get a quart into a pint pot koca şeyi küçücük yere sığdıramazsın
you cannot get a quart into a pint pot küçücük bir yere alacağından fazla şeyi sığdıramazsın
Idioms
a chicken in every pot n. bolluk
a little pot is soon hot n. küçük enişte
a pot of gold n. hayalleri süsleyen para/servet
a chicken in every pot n. bereket
a little pot is soon hot n. öfkeli şirin
a chicken in every pot n. zenginlik
a little pot is soon hot n. patlamaya hazır bomba gibi olan kimse
a chicken in every pot n. refah
a little pot is soon hot n. barut fıçısı gibi olan kişi
a little pot is soon hot n. kızdırması kolay olan kişi
a chicken in every pot n. her tencerede bir tavuk
a chicken in every pot n. bolluk bereket
a chicken in every pot n. refah
a chicken in every pot n. her mahallede bir milyoner
a chicken in every pot n. varlık
a chicken in every pot n. genel zenginlik
a melting pot n. pota
a melting pot n. çeşitli ırk ve ulustan insanların kaynaştığı yer
a melting pot n. farklı insanların, kültürlerin, fikirlerin bir arada var olduğu ortam
a pot of gold [us] n. çok para vadeden şey
a pot of gold [us] n. ileride çok kazandırması umulan şey
a pot of gold [us] n. çok para getirecek şey
a pot of gold [us] n. büyük gelir/kazanç kapısı
a pot of gold [us] n. hayali kazanç
a pot of gold [us] n. altın küpü
get a quart into a pint pot v. birşeyi sığmayacağı biryere koymaya/tıkmaya çalışmak
not have a pot to piss in v. bir dikili ağacı olmamak
put a quart into a pint pot v. birşeyi sığmayacağı biryere koymaya/tıkmaya çalışmak
not have a pot to piss in v. çok fakir olmak
not having a pot to piss in nor a window to throw it out of v. çok fakir olmak
don't have a pot to piss in v. fakirlik fukaralık içinde kıvranmak
don't have a pot to piss in v. fakirlikten kırılmak
don't have a pot to piss in v. içecek ayranı olmamak
take a pot shot v. yersiz/düşünmeden eleştirmek
fit a quart into a pint pot v. küçük bir kaba/yere tıkıştırmak
fit a quart into a pint pot v. küçük bir kaba/yere tıka basa koymak
fit a quart into a pint pot v. küçük bir kaba/yere sıkıştırmak
fit a quart into a pint pot v. küçük bir kaba/yere tıkmak
fit a quart into a pint pot v. kabın/bir yerin alacağından fazlasını tıkıştırmak
fit a quart into a pint pot v. hacmi büyük bir şeyi küçük bir şeyin içine sığdırmaya çalışmak
squeeze a quart into a pint pot v. koca şeyi küçücük şeyin içine sığdırmaya çalışmak
squeeze a quart into a pint pot v. küçük bir kaba/yere tıkıştırmak
squeeze a quart into a pint pot v. küçük bir kaba/yere tıka basa koymak
squeeze a quart into a pint pot v. küçük bir kaba/yere sıkıştırmak
squeeze a quart into a pint pot v. küçük bir kaba/yere tıkmak
squeeze a quart into a pint pot v. kabın/bir yerin alacağından fazlasını tıkıştırmak
squeeze a quart into a pint pot v. hacmi büyük bir şeyi küçük bir şeyin içine sığdırmaya çalışmak
squeeze a quart into a pint pot v. iki ayağını bir pabuca sığdırmak/sokmak
squeeze a quart into a pint pot v. iki ayağı bir pabuca girmek
get a quart into a pint pot v. küçük bir yere sığdırmaya çalışmak
get a quart into a pint pot v. küçük bir yere tıkmaya çalışmak
get a quart into a pint pot v. hacmi büyük bir şeyi küçük bir şeyin içine sığdırmaya çalışmak
get a quart into a pint pot v. imkansızı başarmaya çalışmak
fit a quart into a pint pot v. küçük bir yere sığdırmaya çalışmak
fit a quart into a pint pot v. küçük bir yere tıkmaya çalışmak
fit a quart into a pint pot v. hacmi büyük bir şeyi küçük bir şeyin içine sığdırmaya çalışmak
fit a quart into a pint pot v. imkansızı başarmaya çalışmak
get/pour/put a quart into a pint pot [uk] v. küçük bir yere sığdırmaya çalışmak
get/pour/put a quart into a pint pot [uk] v. küçük bir yere tıkmaya çalışmak
get/pour/put a quart into a pint pot [uk] v. hacmi büyük bir şeyi küçük bir şeyin içine sığdırmaya çalışmak
get/pour/put a quart into a pint pot [uk] v. imkansızı başarmaya çalışmak
get a quart into a pint pot v. imkansızı başarmaya çalışmak
get a quart into a pint pot v. hacmi büyük bir şeyi küçük bir şeye sığdırmaya çalışmak
get a quart into a pint pot v. küçük bir yere tıkmaya/sığdırmaya çalışmak
get a quart into a pint pot v. bir şeyi sığmayacağı bir yere koymaya/tıkmaya çalışmak
fit a quart into a pint pot v. imkansızı başarmaya çalışmak
fit a quart into a pint pot v. hacmi büyük bir şeyi küçük bir şeye sığdırmaya çalışmak
fit a quart into a pint pot v. küçük bir yere tıkmaya/sığdırmaya çalışmak
fit a quart into a pint pot v. bir şeyi sığmayacağı bir yere koymaya/tıkmaya çalışmak
don't have a pot to piss in (or a window to throw it out of) expr. züğürt
Gastronomy
kebap cooked in a sealed clay pot n. testi kebabı
Slang
have a pot v. göbeği olmak
not have a pot to pee in [us] v. çok fakir olmak
not have a pot to pee in [us] v. beş kuruşu olmamak
not have a pot to pee in [us] v. meteliğe kurşun atmak
not have a pot to pee in [us] v. elinde avucunda kalmamak
not have a pot to piss in [us] v. çok fakir olmak
not have a pot to piss in [us] v. beş kuruşu olmamak
not have a pot to piss in [us] v. meteliğe kurşun atmak
not have a pot to piss in [us] v. elinde avucunda kalmamak