Verlauf

against the odds

Bedeutungen von dem Begriff "against the odds" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 1 Ergebniss(e)

	Kategorie	Englisch	Türkisch
Idioms
1	Idioms	against the odds expr.	bütün olanaksızlıklara rağmen

Bedeutungen, die der Begriff "against the odds" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 36 Ergebniss(e)

	Kategorie	Englisch	Türkisch
Phrases
1	Phrases	(the) odds are against (something) expr.	(bir şey) pek mümkün değil
2	Phrases	(the) odds are against (something) expr.	her şey (bir şeyin) karşısında
3	Phrases	(the) odds are against (something) expr.	(bir şey) uzak ihtimal
4	Phrases	(the) odds are against (something) expr.	(bir şey) pek olası değil
5	Phrases	(the) odds are against (something) expr.	(bir şey) için pek şans yok
Idioms
6	Idioms	stack the odds against v.	engellemek
7	Idioms	stack the odds against (someone or something) v.	(birine/bir şeye) karşı hile yapmak
8	Idioms	stack the odds against (someone or something) v.	(birini/bir şeyi) oyuna getirmek
9	Idioms	stack the odds against (someone or something) v.	(birine/bir şeye) karşı haksız avantaj sağlamak
10	Idioms	stack the odds against (someone or something) v.	hile yaparak (birine/bir şeye) karşı avantaj sağlamak
11	Idioms	stack the odds against (someone or something) v.	(birine/bir şeye) çalım atmak
12	Idioms	stack the odds against (someone or something) v.	durumu (başka birinin/bir şeyin) aleyhine çevirmek
13	Idioms	against all the odds expr.	bütün engellere rağmen
14	Idioms	against all the odds expr.	her şeye rağmen
15	Idioms	the odds are stacked against me expr.	ibre benden yana değil
16	Idioms	the odds are stacked against me expr.	kazanmam/başarılı olmam pek mümkün değil. ibre benden yana değil
17	Idioms	the odds are stacked against me expr.	kazanma/başarılı olma ihtimalim düşük/zayıf
18	Idioms	the odds are stacked against me expr.	şansım yaver gitmiyor
19	Idioms	against all the odds expr.	tüm zorluklara rağmen
20	Idioms	against all the odds expr.	tüm olanaksızlıklara rağmen
21	Idioms	against all the odds expr.	tüm tuhaflıklara rağmen
22	Idioms	the cards/odds are stacked against somebody/something expr.	durum/şans/ihtimaller (birinden/bir şeyden) yana değil
23	Idioms	the cards/odds are stacked against somebody/something expr.	durum/ihtimaller (birinin/bir şeyin) lehine değil
24	Idioms	the odds are against (someone or something) expr.	(birinin/bir şeyin) hiç/neredeyse hiç şansı yok
25	Idioms	the odds are against (someone or something) expr.	(birinin/bir şeyin) başarıya ulaşması çok zor/pek mümkün değil
26	Idioms	the odds are against (someone or something) expr.	(birinin/bir şeyin) başarması pek olası değil
27	Idioms	the odds are against (someone or something) expr.	şartlar (birinin/bir şeyin) aleyhine
28	Idioms	the odds are against something/somebody doing something expr.	(birinin/bir şeyin) bir şey yapmada hiç/neredeyse hiç şansı yok
29	Idioms	the odds are against something/somebody doing something expr.	(birinin/bir şeyin) başarıya ulaşması çok zor/pek mümkün değil
30	Idioms	the odds are against something/somebody doing something expr.	(birinin/bir şeyin) başarması pek olası değil
31	Idioms	the odds are stacked against (someone or something) expr.	(birinin/bir şeyin) hiç/neredeyse hiç şansı yok
32	Idioms	the odds are stacked against (someone or something) expr.	(birinin/bir şeyin) başarıya ulaşması çok zor/pek mümkün değil
33	Idioms	the odds are stacked against (someone or something) expr.	(birinin/bir şeyin) başarması pek olası değil
34	Idioms	the odds are stacked against (someone or something) expr.	şartlar (birinin/bir şeyin) aleyhine
Speaking
35	Speaking	the odds are stacked against me expr.	şartlar benim aleyhime
36	Speaking	the odds are against one expr.	talih yüzüne gülmüyor