Türkisch - Englisch
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Französisch - Englisch
Spanisch - Englisch
Englisch Synonyme
Synonyme
Über uns
Werkzeuge
Quellen
Kontakt
Einloggen / Registrieren
Licht Ausschalten
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonyme
Werkzeuge
Über uns
Quellen
Kontakt
Einloggen / Registrieren
EN-TR
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Spanisch - Englisch
Französisch - Englisch
Englisch Synonyme
Türkisch - Englisch
Französisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Verlauf
ayrılmak (bir yerden)
Bedeutungen von dem Begriff
"ayrılmak (bir yerden)"
im Englisch Türkisch Wörterbuch : 1 Ergebniss(e)
Kategorie
Türkisch
Englisch
General
1
General
ayrılmak (bir yerden)
cut loose from
v.
Bedeutungen, die der Begriff
"ayrılmak (bir yerden)"
mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 79 Ergebniss(e)
Kategorie
Türkisch
Englisch
General
1
General
araçla bir yerden ayrılmak
drive off
v.
2
General
bir yerden ayrılmak
depart from
v.
3
General
ayrılmak (bir yerden/gruptan)
cut loose from
v.
4
General
ayrılmak (bir yerden taşınarak)
take off
v.
5
General
bir yerden ayrılmak
make departure
v.
6
General
bir yerden ayrılmak
depart from some place
v.
7
General
bir yerden aceleyle ayrılmak
absquatulate
v.
8
General
bir yerden ayrılmak
leave a place
v.
9
General
bir yerden ayrılmak
quit a place
v.
10
General
(bir yerden) ayrılmak
walk [obsolete]
v.
11
General
bir yerden hızla ayrılmak
jump
v.
12
General
bir yerden ayrılmak
check out
v.
13
General
(bir yerden) ayrılmak
chuck [south africa]
v.
Phrasals
14
Phrasals
bir yerden zorla/istemeyerek ayrılmak
tear (oneself) away (from someone or something)
v.
15
Phrasals
çiftler halinde bir yerden ayrılmak
pair off
v.
16
Phrasals
bir yerden hareket etmek/ayrılmak
leave from some place
v.
17
Phrasals
bir yere gitme için (bir yerden) ayrılmak
leave for some place
v.
18
Phrasals
bir yerden aceleyle çıkmak/ayrılmak
rush off from
v.
19
Phrasals
(bir yerden) biri ile gitmek/ayrılmak/çıkmak
leave with someone
v.
20
Phrasals
(at veya bisiklikte vb.) bir yerden ayrılmak
ride away
v.
21
Phrasals
(bir yerden) ayrılmak
tear out of
v.
22
Phrasals
(bir yerden başka bir yer) için ayrılmak
desert (someone or something) for (someone or something)
v.
23
Phrasals
(bir yerden başka bir yer) için ayrılmak
desert (someone or something) to (someone or something)
v.
24
Phrasals
bir yerden ayrılmak
proceed from
v.
25
Phrasals
bir yerden ayrılmak
proceed from
v.
26
Phrasals
bir yerden ayrılmak
go out
v.
27
Phrasals
tekerlekli bir araçla (bir şeyden/yerden) ayrılmak
wheel out of (something or some place)
v.
28
Phrasals
(bir şeyden/bir yerden) aniden ayrılmak
burst out of (somewhere or something)
v.
29
Phrasals
(bir yerden) ayrılmak
clear off (of some place)
v.
30
Phrasals
(bir yerden) ayrılmak
clear out (of some place)
v.
31
Phrasals
(bir yerden) ayrılmak/dağılmak
fan out (from some place)
v.
32
Phrasals
(bir yerden ayrılmak üzere) yola çıkmak
ride off
v.
33
Phrasals
(bir yerden uçakla) gitmek/ayrılmak
fly from (something)
v.
34
Phrasals
(bir yerden) hemen ayrılmak
fly out of (some place)
v.
35
Phrasals
(bir şeyden/yerden) ayrılmak
get out of (something)
v.
36
Phrasals
(bir yerden) usulca/dikkatlice çıkmak/ayrılmak
nose out (of something)
v.
37
Phrasals
(bir şeyden/bir yerden) ayrılmak
secede from (something or some place)
v.
38
Phrasals
(bir yerden) akın akın gitmek/çıkmak/ayrılmak
stampede out of (some place)
v.
39
Phrasals
(bir yerden) güruh halinde gitmek/çıkmak/ayrılmak
stampede out of (some place)
v.
40
Phrasals
(buharlı bir araç bir şeyden/bir yerden) uzaklaşmak/yola çıkmak/ayrılmak
steam out of (something or some place)
v.
41
Phrasals
öfkeyle/bir hışımla (bir şeyden/bir yerden) ayrılmak
steam out of (something or some place)
v.
42
Phrasals
(bir yerden) hiddetle ayrılmak
storm out of (some place)
v.
43
Phrasals
(bir yerden) güruh halinde çıkmak/ayrılmak
throng out of (some place)
v.
44
Phrasals
(bir yerden) kalabalık halde çıkmak/ayrılmak
throng out of (some place)
v.
45
Phrasals
(bir şeyden/bir yerden) birer ikişer çıkmak/ayrılmak
trickle out (of something or some place)
v.
Colloquial
46
Colloquial
(bir şeyden/yerden) ayrılmak
get outta (something)
v.
47
Colloquial
(bir yerden) çıkmak/ayrılmak
quit (some place)
v.
Idioms
48
Idioms
(soğuk/tehlikeli) bir yerden ayrılmak
beat a retreat
v.
49
Idioms
(bir yerden) gitmek/ayrılmak
make a move
v.
50
Idioms
(rahat bir yerden) kalıcı olarak göç etmek/ayrılmak
pull up roots
v.
51
Idioms
(bir yerden) ayrılmak
take leave of somewhere
v.
52
Idioms
bir yerden ayrılmak
cut a path
v.
53
Idioms
sıkıcı/iç bayıcı bir yerden ayrılmak
get out of this popsicle stand
v.
54
Idioms
bir yerden aniden ayrılmak
be off like a prom dress (in may)
v.
55
Idioms
bir yerden ayrılmak üzere olmak
be on the way out
v.
Archaic
56
Archaic
(bir yerden) ayrılmak
void
v.
Slang
57
Slang
bir yerden hızla/çabucak/bir an önce ayrılmak/uzaklaşmak
drag (one's) ass
v.
58
Slang
bir yerden hızla/çabucak/bir an önce ayrılmak/uzaklaşmak
haul (one's) ashes
v.
59
Slang
bir yerden hızla/çabucak/bir an önce ayrılmak/uzaklaşmak
bag ass
v.
60
Slang
bir yerden hızla/çabucak/bir an önce ayrılmak/uzaklaşmak
barrel ass out of (somewhere)
v.
61
Slang
bir yerden hızla/çabucak/bir an önce ayrılmak/uzaklaşmak
cut ass out of (somewhere)
v.
62
Slang
bir yerden hızla/çabucak/bir an önce ayrılmak/uzaklaşmak
drag ass out of (somewhere)
v.
63
Slang
bir yerden hızla/çabucak/bir an önce ayrılmak/uzaklaşmak
shag ass (out of something or some place)
v.
64
Slang
bir yerden yavaş yavaş/sürüne sürüne/tembelce kalkmak/ayrılmak/uzaklaşmak
shag ass (out of something or some place)
v.
65
Slang
bir yerden hızla/çabucak/bir an önce ayrılmak/uzaklaşmak
bag ass out of (somewhere)
v.
66
Slang
bir yerden ayrılmak/uzaklaşmak
drag (one's) ass
v.
67
Slang
bir yerden hızlıca/çabucak/alelacele ayrılmak
bug out
v.
68
Slang
bir yerden hızlıca/çabucak/alelacele ayrılmak
make like a bee and buzz off
v.
69
Slang
bir yerden ayrılmak
blow out of somewhere
v.
70
Slang
bir yerden hızla ayrılmak
agitate the gravel
v.
71
Slang
bir yerden ayrılmak/kalkmak/çıkmak
drag one's ass
v.
72
Slang
bir yerden ayrılmak/kalkmak/çıkmak
drag it
v.
73
Slang
bir yerden hızla/çabucak/bir an önce ayrılmak
drag/haul ass
v.
74
Slang
bir yerden ayrılmak/kalkmak/çıkmak
drag/haul ass
v.
75
Slang
sıkıcı/iç bayıcı bir yerden ayrılmak
get out of this taco stand
v.
76
Slang
bir yerden hızlıca ayrılmak
make like a banana and split
v.
77
Slang
bir yerden hızla/çabucak/bir an önce ayrılmak/uzaklaşmak
barrel ass out of somewhere
v.
78
Slang
(bir yerden) ayrılmak
buzz along
v.
79
Slang
bir yerden hızla/çabucak/bir an önce ayrılmak/uzaklaşmak
shag ass out of somewhere
v.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of ayrılmak (bir yerden)
×
Term Options
Übersetzung Vorschlagen / Korrigieren
Französisch Englisch Wörterbuch
Spanisch Englisch Wörterbuch
Deutsch Englisch Wörterbuch
Englisch Synonyme Wörterbuch
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy