bass - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

bass

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Bedeutungen von dem Begriff "bass" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 27 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
Common Usage
bass n. bas
bass n. levrek
General
bass n. kontrbas
bass n. ıhlamur ağacı kabuğu
bass n. basgitar
bass n. hani
bass n. bas
bass n. bas sesli şarkıcı
bass n. sak gibi malzemeden yapılmış eşya
bass adj. kalın sesli
bass adj. pes
bass adj. bas sesli
bass adj. alçak perdeli
Colloquial
bass n. yenebilir deniz veya tatlısu balığı
Electric
bass n. elektrikli ses sinyalinin düşük frekans bileşeni
bass n. elektrikli ses sinyalinin düşük frekans bileşenini kontrol için kullanılan düğme
Marine Biology
bass n. levrek
bass n. centrarchidae familyasına ait çeşitli kuzey amerika tatlı su balıklarına verilen ad
bass n. serranidae familyasına ait çeşitli deniz balıklarına verilen ad
Botanic
bass n. halat, hasır gibi malzemelerin yapımında kullanılan lifli bir malzeme
bass n. (kısaca) ıhlamur ağacı
Fishery
bass n. elyaftan yapılan balık çantası
Art
bass n. bas
Music
bass n. basso
bass n. kalın ses
bass n. akorun en düşük noktası
bass n. tüm vokal veya enstrümantal ton aralığının alt yarısı

Bedeutungen, die der Begriff "bass" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 215 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
General
bass guitar n. bas
bass clef n. fa anahtarı
bass guitar n. basgitar
bass drum n. büyük davul
chilean sea bass n. şili levreği
bass drop n. şarkının kırılma noktası
Colloquial
play bass v. bas çalmak
Idioms
couldn't hit a bull in the ass with a bass fiddle expr. beceriksiz
couldn't hit a bull in the ass with a bass fiddle expr. sakar
Technical
bass boost n. alçak seslerin kuvvetlendirilmesi
bass control n. bas kontrolü
bass compensation n. kalın sesleri düzenleme
bass control n. kalınlık ayarı
double bass n. kontrbas
automatic bass control n. otomatik bas kontrolü
automatic bass control n. otomatik bas kontrolu
bass control n. pestlik ayarı
bass-bar n. titreşim çubuğu
Computer
master bass n. ana bas
bass bypass n. bas geçişi
bass control n. bass denetimi
bass level n. bas düzeyi
bass decrement n. baş azalış
bass increment n. bas artış
Electric
bass boost n. alçak seslerin kuvvetlendirilmesi
bass response n. düşük frekans tepkisi
Television
bass boost n. bas yükseltici
Architecture
bass-relief adj. bas rölyef tarzında (heykel)
Automotive
bass frequency n. bas frekans
bass booster n. bas yükseltici
piston pin bass n. piston pimi yuvası
Gastronomy
rock bass n. işkine balığı
steamed sea bass enveloped in paper n. kağıtta levrek
poached sea bass n. levrek buğulama
grilled fillet of sea bass n. levrek fileto ızgara
sea bass fillet n. levrek fileto
sea bass steamed n. levrek buğulama
sea bass n. levrek
sea bass n. levrek balığı
fillet of sea bass n. levrek filetosu
grilled sea bass n. levrek ızgara
Physics
bass frequency n. alçak frekans
bass frequency n. bas frekans
Marine Biology
black bass (centropistes striata) n. abd'nin atlantik kıyısına özgü siyah çizgileri olan bir tür levrek
black sea bass n. abd'nin atlantik kıyısına özgü siyah çizgileri olan bir tür levrek
rock bass (centropristis philadelphica) n. bir tür deniz levreği
rock bass (centropristis philadelphica) n. eşkina balığı
rock bass (centropristis philadelphica) n. taşbalığı
rock bass (centropristis philadelphica) n. mavrusgil
rock sea bass n. bir tür deniz levreği
rock sea bass n. eşkina balığı
rock sea bass n. taşbalığı
rock sea bass n. mavrusgil
red bass (sciaenops ocellatus) n. işkine
red bass (sciaenops ocellatus) n. bir tür kuzey atlantik kayabalığı
red bass (lutjanus bohar) n. tropik mercan resifleri ve yosun yataklarında görülen bir yem balığı
channel bass (sciaenops ocellatus) n. işkine balığı
tiger bass (micropterus dolomieu) n. berrak nehir ve göllerde yetişen bir kara levrek
smallmouth bass n. berrak nehir ve göllerde yetişen bir kara levrek
smallmouth black bass n. berrak nehir ve göllerde yetişen bir kara levrek
peacock bass n. güney amerika'daki nehirlerde bulunan cichla cinsi levrek benzeri balıklara verilen ad
rock bass (ambloplites rupestris) n. mississippi ve büyük göllerde av ve gıda amaçlı yakalanan bir balık
striped bass n. çizgili levrek
sea bass n. deniz levreği
kind of bass n. hani
calico bass (promoxis nigromaculatus) n. kuzey ve orta amerika denizlerinde bulunan siyah lekeli bir balık
sunshine bass n. melez bir tatlı su levreği türü
smallmouthed bass (micropterus dolomieu) n. küçük ağızlı levrek
smallmouthed bass (micropterus dolomieu) n. küçük ağızlı kara levrek
smallmouthed black bass (micropterus dolomieu) n. küçük ağızlı levrek
smallmouthed black bass (micropterus dolomieu) n. küçük ağızlı kara levrek
smallmouth bass n. küçük ağızlı levrek
smallmouth bass n. küçük ağızlı kara levrek
brown bass n. küçük ağızlı levrek
brown bass n. küçük ağızlı kara levrek
bronze bass n. küçük ağızlı levrek
bronze bass n. küçük ağızlı kara levrek
bronze bass n. küçük ağızlı levrek
bronze bass n. küçük ağızlı kara levrek
giant bass (stereolepis gigas) n. dev kara levrek
giant black sea bass (stereolepis gigas) n. dev kara levrek
giant sea bass (stereolepis gigas) n. dev kara levrek
black sea bass n. kara levrek
sea bass n. işkine benzeri çeşitli balık türlerine verilen ad
giant bass (stereolepis gigas) n. dev kara levrek
giant black sea bass (stereolepis gigas) n. dev kara levrek
black sea bass (stereolepis gigas) n. dev kara levrek
black sea bass (centropristes striatus) n. kara levrek
sea bass (centropristes striatus) n. kara levrek
chilean sea bass (dissostichus eleginoides) n. patagonya dişbalığı
chilean sea bass (dissostichus eleginoides) n. güney atlantik, pasifik ve hint okyanuslarının derinliklerinde yaşayan büyük bir sofra balığı
white sea bass (cynoscion nobilis) n. kuzey amerika'nın pasifik kıyısında yaşayan üstü gri altı gümüşi renkte olan büyük bir işkine balığı
yellow bass (morone interrupta) n. bir kuzey amerika tatlı su levreği
largemouth bass n. büyük ağızlı kara levrek
largemouth black bass n. büyük ağızlı kara levrek
largemouthed bass n. büyük ağızlı kara levrek
largemouthed black bass n. büyük ağızlı kara levrek
widemouth bass n. büyük ağızlı kara levrek
bigmouth bass n. büyük ağızlı kara levrek
black bass n. büyük ağızlı kara levrek
florida bass n. büyük ağızlı kara levrek
green bass n. büyük ağızlı kara levrek
gilsdorf bass n. büyük ağızlı kara levrek
oswego bass n. büyük ağızlı kara levrek
kelp bass (paralabrax clathratus) n. pasifik kıyısında görülen hafif benekli alacalı bir deniz levreği
warmouth bass n. özellikle doğu abd'de görülen büyük ağızlı bir tatlı su güneş balığı
kelp bass (paralabrax clathratus) n. washington ve güney aşağı kaliforniya arasındaki sahil şeridine özgü benekli bir levrek
kentucky black bass n. bir kara levrek türü
spotted black bass n. bir kara levrek türü
european sea bass n. avrupa deniz levreği
european sea bass n. bayağı levrek
largemouth bass n. ılık ve durgun sularda görülen büyük bir siyah levrek
largemouth black bass n. ılık ve durgun sularda görülen büyük bir siyah levrek
largemouthed bass n. ılık ve durgun sularda görülen büyük bir siyah levrek
largemouthed black bass n. ılık ve durgun sularda görülen büyük bir siyah levrek
black sea bass (centropistes striata) n. abd'nin atlantik kıyısına özgü mavimsi siyah çizgili bir deniz levreği
black bass (centropristes striatus) n. siyah levrek balığı
black bass n. kuzey amerika'nın pasifik kıyısına özgü yaygın bir kaya balığı
black bass n. üstü siyahımsı altı gümüşi olan bir sarıağız balığı
calico bass (paralabrax clathratus) n. kaliforniya kıyılarında görülen bir koyu renkli bir deniz levreği
blackmouth bass (synagrops bellus) n. siyah ağızlı küçük bir deniz balığı
smallmouth black bass n. küçük ağızlı levrek
smallmouth black bass n. küçük ağızlı kara levrek
white bass (morone chrysops) n. beyaz levrek
white bass (morone chrysops) n. kuzey amerika'ya özgü gümüş renkli bir tatlı su, sofra ve av balığı
white bass (morone americana) n. beyaz levrek
white bass (morone americana) n. tatlısu levreği
white bass (morone americana) n. abd'ye özgü koyu yeşil-gri renkli küçük ve göçmen bir levrek balığı
stone bass n. iskorpit hanisi
stone bass n. atlantik ve akdeniz'e özgü büyük bir tuzlu su levreği
european bass (dicentrarchus labrax) n. bayağı levrek
mud bass n. abd'nin doğusuna özgü küçük bir tatlı su güneş balığı
mud bass n. özellikle abd'nin doğusunda görülen büyük ağızlı bir tatlı su güneş balığı
mud bass (acantharchus pomotis) n. abd'nin doğusuna özgü bir tatlı su balığı
mud bass (acantharchum pomotis) n. abd'nin doğusuna özgü bir tatlı su balığı
grass bass n. kuzey ve orta amerika denizlerinde bulunan siyah lekeli bir balık
grass bass n. büyük ağızlı kara levrek
grass bass n. ılık ve durgun sularda görülen büyük bir siyah levrek
rock bass n. güneşbalığı
rock bass n. kaya güneşbalığı
rock bass n. çizgili levrek
rock bass n. kayabalığı
rock bass n. kaya levreği
rock bass n. ayıbalığı familyasından bir tatlısu balığı
rock bass n. kaliforniya ve komşu meksika kıyılarında yaygın olarak bulunan paralabrax cinsi levrek
white bass (lepibema chrysops) n. kuzey amerika'ya özgü, levreğe benzeyen sofralık bir tatlı su balığı
yellow bass (morone interrupta) n. kuzey amerika'ya özgü, siyah şeritleri olan sarı bir tatlı su levreği
bass (perca fluviatilis) n. avrupa'ya özgü bir tatlı su levreği
freshwater bass (bass) n. kuzey amerika'ya özgü micropterus cinsinden tatlı su balığı
hsb (hybrid striped bass) n. hibrit çizgili levrek
hybrid striped bass n. hibrit çizgili levrek
strawberry bass n. kuzey amerika'ya özgü bir tatlı su balığı
Botanic
bass (tilia americana) n. amerikan ıhlamuru
Fishery
fish bass n. elyaftan yapılan balık çantası
bass boat n. genellikle tatlı sularda, levrek veya diğer tava balığı balıkçılığı için tasarlanmış küçük tekne
Geography
bass strait n. bass boğazı
bass strait n. tazmanya ve avustralya arasında yer alan bir kanal
bass lake n. wisconsin eyaletinde yerleşim yeri
bass river n. new jersey eyaletinde yerleşim yeri
Sport
ground bass n. direngen baslı beste
Art
principal double bass n. kontrabas grup şefi
bass-relief n. şekillerin arka plandan çok az öne çıktığı rölyef heykel
Music
figured bass n. şifreli bas
bass flute n. bas flüt
auto bass cord section n. akor bölümü
bass control n. bas ayarı
bass frequency n. bas frekans
bass player n. basçı
bass guitarist n. bas gitarist
ground bass n. bas melodi
bass-baritone n. bas bariton
bass horn n. bas sesli üflemeli çalgı
bass drum n. bas davul
bass guitar n. bas gitar
bass voice n. bas ses
bass clarinet n. bas klarnet
bass guitarist n. basçı
bass-drum n. kalın ses veren büyük davul
bass compensation n. kalın sesleri düzenleme
double bass n. kontrbas
auto bass cord section n. otomatik bas
fretless bass guitar n. perdesiz bas gitar
figured bass n. sürekli bas
thorough bass n. sürekli bas
contra bass n. telli kontrbas
double-bass n. telli kontrbas
bass viol n. viyolonsel
bass fiddle n. kontrbas
bass music n. 1980'li yıllarda elektronik davul aletlerinin kullanıldığı rap veya hip hop müziği
bass part n. bas dizilimi
bass viol n. bas viyol
buffo bass n. on sekizinci yüzyıl italyan operasında komik bir parça okuyan bas şarkıcı
bass part n. polifonik müzikte en pes kısım
drum 'n' bass n. bas gitar ve davul sesi ağırlıklı, yüksek tempolu bir elektronik dans müziği
drum-and-bass n. bas gitar ve davul sesi ağırlıklı, yüksek tempolu bir elektronik dans müziği
bass note n. bas notası
continued bass n. sürekli bas
continued bass n. parça boyunca süren bas
satb (soprano, alto, tenor, bass) n. soprano, alto, tenor, bas
figured bass n. armonik diziyi pes notaların altına sayı yerleştirerek belirtme sistemi
figured bass n. armonik diziyi pes notaların altına sayı yerleştirerek gösterme
slap bass n. kontrbasın teller çekilip bırakılarak çalınması
drum & bass n. bir elektronik müzik janrı
bass house n. bir elektronik müzik janrı
future bass n. bir elektronik müzik janrı
bass (voice) adj. davudi
double-bass adj. normal bas/ses aralığının bir oktav altında olan
Slang
bass-ackward expr. kıçından
bass-ackward expr. tersinden
bass-ackward expr. tersten
bass-ackward expr. karman çorman
bass-ackwards expr. kıçından
bass-ackwards expr. tersinden
bass-ackwards expr. tersten
bass-ackwards expr. karman çorman