Verlauf

birine bırakmak

Bedeutungen von dem Begriff "birine bırakmak" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 1 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
Phrasals
1	Phrasals	birine bırakmak	give up to v.

Bedeutungen, die der Begriff "birine bırakmak" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 84 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
General
1	General	vasiyet yoluyla bir şeyi birine bırakmak	will to v.
2	General	birine haber bırakmak	leave word with someone v.
3	General	bir mülkü birine bırakmak	escheat an estate to somebody v.
Phrasals
4	Phrasals	(birine ya da bir şeye) bırakmak	concede to (someone or something) v.
5	Phrasals	bir şeyi birine ya da bir gruba bırakmak	concede something to someone or something v.
6	Phrasals	bir şeyi birine bırakmak	leave something to someone v.
7	Phrasals	birine bir şeyi miras bırakmak	pass something down (to someone) v.
8	Phrasals	birine bir şeyi miras bırakmak	pass something on (to someone) v.
9	Phrasals	çocuğunu/çocuklarını birine bırakmak	farm out v.
10	Phrasals	bir şeyi birine miras olarak bırakmak	leave something to someone v.
11	Phrasals	bir işi yapmayı birine bırakmak	leave something to someone v.
12	Phrasals	(kendini/birini/bir şeyi birine veya bir şeye) maruz bırakmak	expose (someone, something, or oneself) to (someone or something) v.
13	Phrasals	bir şeyi birine/bir şeye bırakmak	place something with someone or something v.
14	Phrasals	bir şeyi birine/bir şeye bırakmak	rest something in someone or something v.
15	Phrasals	birini/bir şeyi birine/bir şeye bırakmak	take someone or something over v.
16	Phrasals	yukarıdaki (birine/bir şeye/bir yere) bırakmak	take up to (someone, something, or some place) v.
17	Phrasals	bir şeyi yukarıdaki birine bırakmak	take something up to someone v.
18	Phrasals	(birine) bırakmak	keep with (someone) v.
19	Phrasals	bir şeyi birine bırakmak	keep something with someone v.
20	Phrasals	birini/bir şeyi birine/bir şeye bırakmak	abandon someone or something to someone or something v.
21	Phrasals	birinden/bir şeyden vazgeçip birine/bir şeye bırakmak	abandon someone or something to someone or something v.
22	Phrasals	çocuğunu, evcil hayvanını bir süreliğine birine/bir yere bırakmak	board out v.
23	Phrasals	(birine) bir toprak vermek/bırakmak	cede (something) to (someone) v.
24	Phrasals	(birine) bir arazi vermek/bırakmak	cede (something) to (someone) v.
25	Phrasals	(birini/bir şeyi birine/bir şeye) bırakmak	entrust (someone or something) to (someone or something) v.
26	Phrasals	(birine/bir şeye) güvenip (birini/bir şeyi) bırakmak	entrust (someone or something) with (someone or something) v.
27	Phrasals	çocuğunu/çocuklarını birine bırakmak	farm someone out v.
28	Phrasals	birini/bir şeyi (birine) bırakmak	give someone or something up (to someone) v.
29	Phrasals	bir şeyi kendinden küçük/daha genç birine vermek/bırakmak/devretmek	hand something down v.
30	Phrasals	birini/bir şeyi (birine/bir şeye) bırakmak/bağışlamak	hand someone or something over (to someone or something) v.
31	Phrasals	(birine) miras bırakmak	leave to (one) v.
32	Phrasals	(birine) bırakmak	leave to (one) v.
33	Phrasals	(birine/bir şeye) bırakmak	relinquish to (someone or something) v.
34	Phrasals	(bir şeyi birine/bir şeye) bırakmak	render (something) to (someone or something) v.
35	Phrasals	(birine) baskı yapmayı bırakmak	slack up (on someone) v.
36	Phrasals	(birini birine/bir şeye) maruz bırakmak	subject (one) to (someone or something) v.
37	Phrasals	(birine/bir şeye) göre geri planda bırakmak	subordinate to (someone or something) v.
38	Phrasals	(birini/bir şeyi birine/bir şeye) bırakmak	surrender (someone or something) to (someone or something) v.
39	Phrasals	yukarıdaki (birine/bir şeye) götürmek/bırakmak	take up to v.
40	Phrasals	(birine/bir şeye) bırakmak	transfer to (someone or something) v.
41	Phrasals	(birini/bir şeyi birine/bir şeye) güvenip bırakmak	trust (someone or something) with (someone or something) v.
42	Phrasals	sorumluluğunu/gözetimini (birine/bir şeye) vermek/bırakmak	turn over to (someone or something) v.
43	Phrasals	(birine/bir şeye) vermek/bırakmak	turn over to (someone or something) v.
Colloquial
44	Colloquial	(bir işi birine) bırakmak	leave (something) to (one) (to do something) v.
45	Colloquial	(bir işi birine) bırakmak	leave it to someone v.
Idioms
46	Idioms	ilgilenmesi için birine bırakmak	leave (someone or something) in (someone's) care v.
47	Idioms	(birine veya bir şeye) bakma işini birine bırakmak	leave (someone or something) in (someone's) care v.
48	Idioms	ilgilenmesi için birine bırakmak	leave (someone or something) in the care of (someone) v.
49	Idioms	(birine veya bir şeye) bakma işini birine bırakmak	leave (someone or something) in the care of (someone) v.
50	Idioms	ilgilenmesi için birine bırakmak	leave (someone or something) under (someone's) care v.
51	Idioms	(birine veya bir şeye) bakma işini birine bırakmak	leave (someone or something) under (someone's) care v.
52	Idioms	ilgilenmesi için birine bırakmak	place (someone or something) in (someone's) care v.
53	Idioms	(birine veya bir şeye) bakma işini birine bırakmak	place (someone or something) in (someone's) care v.
54	Idioms	ilgilenmesi için birine bırakmak	place (someone or something) in the care of (someone) v.
55	Idioms	(birine veya bir şeye) bakma işini birine bırakmak	place (someone or something) in the care of (someone) v.
56	Idioms	ilgilenmesi için birine bırakmak	place (someone or something) under (someone's) care v.
57	Idioms	(birine veya bir şeye) bakma işini birine bırakmak	place (someone or something) under (someone's) care v.
58	Idioms	birine emanet bırakmak	leave (someone or something) in the charge of (someone) v.
59	Idioms	ilgilenmesi için birine bırakmak	leave (someone or something) in the charge of (someone) v.
60	Idioms	(birine veya bir şeye) bakma işini birine bırakmak	leave (someone or something) in the charge of (someone) v.
61	Idioms	birine emanet bırakmak	place (someone or something) in the charge of (someone) v.
62	Idioms	ilgilenmesi için birine bırakmak	place (someone or something) in the charge of (someone) v.
63	Idioms	(birine veya bir şeye) bakma işini birine bırakmak	place (someone or something) in the charge of (someone) v.
64	Idioms	birine zor bir iş vererek onu zor durumda bırakmak	throw somebody in at the deep end v.
65	Idioms	birine yeterince (yüklü bir miktarda) para bırakmak	set somebody up for life v.
66	Idioms	birine not bırakmak	leave word with someone v.
67	Idioms	birine büyük bir miras bırakmak	leave someone sitting pretty v.
68	Idioms	bir işi birine bırakmak	leave someone to it v.
69	Idioms	sözü birine bırakmak	give someone floor v.
70	Idioms	(birine/biri için) bir mesaj/not bırakmak	leave word for someone v.
71	Idioms	(bir şey üzerindeki) kontrolünü (başka birine/bir şeye) bırakmak	relinquish (one's) grasp on (something) (to someone or something) v.
72	Idioms	(birine/bir şeye) karşı iyilik ve merhamet hissetmeyi bırakmak	harden (one's) heart against (someone or something) v.
73	Idioms	(bir şeyin) kontrolünü (birine/bir şeye) bırakmak	relinquish (one's) hold on (something) (to someone or something) v.
74	Idioms	(bir şeyin) kontrolünü (birine/bir şeye) bırakmak	relinquish (one's) hold over (something) (to someone or something) v.
75	Idioms	meydanı (birine) bırakmak	leave the field open for (one) v.
76	Idioms	yerini birine/bir şeye bırakmak	give place to somebody/something v.
77	Idioms	yerini (birine/bir şeye) bırakmak	give way to (someone or something) v.
78	Idioms	(birine/biri) için mesaj bırakmak	leave word for (one) v.
79	Idioms	(birine/biri) için haber bırakmak	leave word for (one) v.
80	Idioms	(birine/biri) için not bırakmak	leave word for (one) v.
81	Idioms	yerini (birine/bir şeye) bırakmak/kaptırmak	lose ground to (someone or something) v.
82	Idioms	(bir şey üzerindeki) kontrolünü (başka birine/bir şeye) bırakmak	relinquish (one's) grasp over (something) (to someone or something) v.
83	Idioms	(bir şey üzerindeki) kontrolünü (başka birine/bir şeye) bırakmak	relinquish control over (something) (to someone or something) v.
Law
84	Law	(birine) miras bırakmak	infeft v.