Englisch | Türkisch | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Phrasals | call on (someone) v. | birine söz vermek |
Phrasals | call on (someone) v. | cevap vermesi için birini seçmek/kaldırmak |
Phrasals | call on (someone) v. | (birini) kovalamak (ilgi duyduğu için) |
Phrasals | call on (someone) v. | (birinin) peşine düşmek (ilgi duyduğu için) |
Phrasals | call on (someone) v. | (birini) bir şey yapmaya çağırmak/davet etmek |
Phrasals | call on (someone) v. | (birinden) bir şey yapmasını istemek |
Phrasals | call on (someone) v. | (birini) ziyaret etmek |
Phrasals | call on (someone) v. | (birine) uğramak |