Verlauf

dürüstçe

Bedeutungen von dem Begriff "dürüstçe" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 33 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
General
1	General	dürüstçe	faithfully adv.
2	General	dürüstçe	fair adv.
3	General	dürüstçe	downrightly adv.
4	General	dürüstçe	honestly adv.
5	General	dürüstçe	frankly adv.
6	General	dürüstçe	above board adv.
7	General	dürüstçe	levelly adv.
8	General	dürüstçe	fairly adv.
9	General	dürüstçe	rightly adv.
10	General	dürüstçe	above-board adv.
11	General	dürüstçe	open and aboveboard adv.
12	General	dürüstçe	honest and aboveboard adv.
13	General	dürüstçe	evenhandedly adv.
14	General	dürüstçe	uprightly adv.
15	General	dürüstçe	truthfully adv.
16	General	dürüstçe	candidly adv.
17	General	dürüstçe	uprighteously adv.
18	General	dürüstçe	handily adv.
19	General	dürüstçe	honest adv.
20	General	dürüstçe	rightwise [rare] adv.
21	General	dürüstçe	directly adv.
22	General	dürüstçe	freely adv.
23	General	dürüstçe	soothfast adv.
24	General	dürüstçe	sportingly adv.
25	General	dürüstçe	square adv.
26	General	dürüstçe	strictly adv.
Phrases
27	Phrases	dürüstçe	fair-and-square expr.
Colloquial
28	Colloquial	dürüstçe	right out adv.
Idioms
29	Idioms	dürüstçe	fair and square expr.
30	Idioms	dürüstçe	clean hands expr.
Trade/Economic
31	Trade/Economic	dürüstçe	fairly n.
Archaic
32	Archaic	dürüstçe	soothfastly adv.
Slang
33	Slang	dürüstçe	on the rilla expr.

Bedeutungen, die der Begriff "dürüstçe" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 41 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
General
1	General	dürüstçe ve alın teri ile para kazanmak	turn an honest penny v.
2	General	dürüstçe hareket etmek	play the game v.
3	General	adilce ve dürüstçe	white adv.
4	General	aşırı dürüstçe	hypercorrectly adv.
Phrases
5	Phrases	dürüstçe söylemek gerekirse	speaking quite candidly expr.
6	Phrases	dürüstçe söylemem gerekirse	speaking candidly expr.
7	Phrases	dürüstçe söylemek gerekirse	speaking candidly expr.
8	Phrases	dürüstçe söylemek gerekirse	to speak honestly expr.
9	Phrases	dürüstçe söylemem gerekirse	speaking quite candidly expr.
10	Phrases	dürüstçe söylemem gerekirse	to speak honestly expr.
Proverb
11	Proverb	dost, dürüstçe eksiklerini yüzüne söyler	a friend's eye is a good mirror n.
12	Proverb	eş değer şeyleri takas etmek dürüstçe/adilce bir alışveriştir	a fair exchange is no robbery
Colloquial
13	Colloquial	dürüstçe bir soru	an honest question n.
14	Colloquial	dürüstçe açığa vurmak	be out v.
15	Colloquial	doğrudan/dürüstçe anlatmak	be out v.
Idioms
16	Idioms	dürüstçe yapılan iş	an honest buck n.
17	Idioms	kaba veya patavatsız denecek kadar açık/samimi/dürüstçe konuşmak	speak as (one) finds v.
18	Idioms	dürüstçe/namusuyla para kazanmak	earn an honest buck v.
19	Idioms	dürüstçe/namusuyla ekmeğini kazanmak	earn an honest buck v.
20	Idioms	dürüstçe/namusuyla para kazanmak	make an honest buck v.
21	Idioms	dürüstçe/namusuyla ekmeğini kazanmak	make an honest buck v.
22	Idioms	(bir şeyi) dürüstçe elde etmek	come by (something) honestly v.
23	Idioms	açıkça ve dürüstçe konuşmak	not to put too fine a point on it v.
24	Idioms	bir şeyi dürüstçe elde etmek/kazanmak	come by something honestly v.
25	Idioms	dürüstçe birinin yüzüne/gözüne bakmak	look someone in the eye v.
26	Idioms	dürüstçe konuşmak	speak as (one) finds v.
27	Idioms	dürüstçe/samimiyetle konuşmak	shoot from the hip v.
28	Idioms	dürüstçe/namusuyla para kazanmak	earn an honest penny v.
29	Idioms	dürüstçe/namusuyla ekmeğini kazanmak	earn an honest penny v.
30	Idioms	dürüstçe/namusuyla para kazanmak	earn (or turn) an honest penny v.
31	Idioms	dürüstçe/namusuyla ekmeğini kazanmak	earn (or turn) an honest penny v.
32	Idioms	dürüstçe olmak	be above board v.
33	Idioms	ne düşündüğünü dürüstçe dile getirmek	call it/them as (one) sees it/them v.
34	Idioms	ne gördüğünü dürüstçe belirtmek	call it/them as (one) sees it/them v.
35	Idioms	ne düşündüğünü dürüstçe dile getirmek	call it/them like (one) sees it/them v.
36	Idioms	ne gördüğünü dürüstçe dile getirmek	call it/them like (one) sees it/them v.
37	Idioms	dürüstçe elde etmek	come by honestly v.
38	Idioms	dürüstçe (birinin) yüzüne/gözüne bakmak	look (one) in the eye v.
39	Idioms	dürüstçe (birinin) yüzüne/gözüne bakmak	look (one) in the eyes v.
40	Idioms	dürüstçe söylemek gerekirse	not to put too fine a point on it expr.
Psychology
41	Psychology	tukey dürüstçe anlamlı fark testi	tukey's honestly significant difference test n.