fiziksel güç

Bedeutungen von dem Begriff "fiziksel güç" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 7 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
General
1	General	fiziksel güç	physical power n.
I’m not talking about physical power here. Burada fiziksel güçten bahsetmiyorum. More Sentences
2	General	fiziksel güç	physical force n.
The use of physical force is unacceptable. Fiziksel güç kullanımı kabul edilemez. More Sentences
3	General	fiziksel güç	muscle n.
Jaxon doesn't have enough muscle to work in that field. Jaxon, o alanda çalışacak kadar fiziksel güce sahip değil. More Sentences
4	General	fiziksel güç	foison [scotland] n.
Colloquial
5	Colloquial	fiziksel güç	elbow grease n.
Law
6	Law	fiziksel güç	physical force n.
Slang
7	Slang	fiziksel güç	stick n.

Bedeutungen, die der Begriff "fiziksel güç" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 29 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
General
1	General	amaçlara ulaşırken fiziksel güç kullanımından kaçınma	nonviolence n.
2	General	fiziksel enerji veya güç	foison [scottish] n.
3	General	fiziksel güç kaybı	weakening n.
4	General	fiziksel güç harcama	physical exertion n.
5	General	fiziksel güç kullanmak	resort to physical force v.
6	General	fiziksel güç kullanmak	use physical force v.
7	General	(birinden) fiziksel güç veya çabayla üstün olmak	outmuscle v.
8	General	fiziksel güç gerektiren	physically demanding adj.
9	General	fiziksel güç gerektiren	hardy adj.
10	General	fiziksel güç gerektiren	rough adj.
11	General	fiziksel olmayan güç ile ilişkili	dynamic adj.
Phrasals
12	Phrasals	aşırı fiziksel güç sergilemek	hulk out v.
Colloquial
13	Colloquial	fiziksel güç harcamayı gerektiren iş	elbow grease n.
14	Colloquial	birine fiziksel güç kullanarak bir şey yaptırması için tutulmuş adam	strong-arm man n.
Idioms
15	Idioms	hem zihinsel hem de fiziksel güç/kuvvet	brains and brawn n.
16	Idioms	beyin-kas/zeka-fiziksel güç karşılaştırması	brains versus brawn n.
17	Idioms	zeka ve kas gücü/fiziksel güç bir arada	brains and brawn n.
18	Idioms	fiziksel güç gerektiren iş/görev	a labour of hercules n.
19	Idioms	fiziksel güç isteyen iş/görev	a labour of hercules n.
20	Idioms	sadece fiziksel güç	main strength and awkwardness n.
21	Idioms	fiziksel veya zihinsel olarak güç sarf etmek	dig deep v.
22	Idioms	biraz fiziksel güç uygulamak	use (a little) (bit of) elbow grease v.
23	Idioms	(birinden) zorla/fiziksel güç uygulayarak bir bilgi almak	knock (someone) out of (something) v.
24	Idioms	(birine) zorla/fiziksel güç uygulayarak (bir şeyi) söyletmek	knock (someone) out of (something) v.
25	Idioms	(birinin) ağzından zorla/fiziksel güç uygulayarak (bir şey) almak	knock (someone) out of (something) v.
26	Idioms	fiziksel güç uygulamak	use elbow grease v.
Technical
27	Technical	fiziksel güç ile çalışan motor	physically powered engine n.
28	Technical	makine veya fiziksel güç kullanımı içermeyen	nonmechanical adj.
Sport
29	Sport	fiziksel güç, form ve esneklik için tasarlanmış egzersiz sistemi	pilates n.