Verlauf

gözleme

Bedeutungen von dem Begriff "gözleme" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 25 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
Common Usage
1	Common Usage	gözleme	pancake n.
General
2	General	gözleme	muttering n.
3	General	gözleme	watch n.
4	General	gözleme	waffle n.
5	General	gözleme	observing n.
6	General	gözleme	monitor n.
7	General	gözleme	doughnut n.
8	General	gözleme	prospect n.
9	General	gözleme	lookout n.
10	General	gözleme	watching n.
11	General	gözleme	observation n.
12	General	gözleme	monitoring n.
13	General	gözleme	donut n.
14	General	gözleme	outlook n.
Politics
15	Politics	gözleme	supervising n.
Gastronomy
16	Gastronomy	gözleme	hotcake n.
17	Gastronomy	gözleme	griddlecake n.
18	Gastronomy	gözleme	turkish pancake n.
19	Gastronomy	gözleme	flannel cake n.
20	Gastronomy	gözleme	flapjack n.
21	Gastronomy	gözleme	battercake n.
22	Gastronomy	gözleme	pancake n.
23	Gastronomy	gözleme	hot cake n.
24	Gastronomy	gözleme	flapcake n.
25	Gastronomy	gözleme	flannel-cake n.

Bedeutungen, die der Begriff "gözleme" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 67 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
General
1	General	kuş gözleme	bird watching n.
2	General	gözleme günü	pancake day n.
3	General	gözleme (inceleme vb)	observing n.
4	General	gözleme sistemine bilgi sağlayan birim	reporting unit for surveillance n.
5	General	gofret/bir çeşit gözleme	waffle n.
6	General	gözleme süresi	observation period n.
7	General	titreşim gözleme	condition monitoring n.
8	General	sistem gözleme merkezi	system monitoring centre n.
9	General	bir tür gözleme	waffle n.
10	General	yıldız gözleme	stargazing n.
11	General	gözleme listesi	watch list n.
12	General	gözleme listesi	watchlist n.
13	General	gözleme dayalı araştırma	observational study n.
14	General	kişisel gözleme dair	autoptic adj.
15	General	kişisel gözleme ait	autoptic adj.
16	General	kişisel gözleme dair	autoptical adj.
17	General	kişisel gözleme ait	autoptical adj.
18	General	gözleme dayalı	eyeball adj.
19	General	gözleme bağlı	eyeball adj.
20	General	deneyim ve gözleme göre yönlendirilen	hard-nosed adj.
21	General	bilimsel gözleme dayalı	observational adj.
22	General	bilimsel gözleme ilişkin	observational adj.
23	General	gözleme dayalı	data-based adj.
24	General	doğrudan gözleme dayanan	firsthand adj.
Trade/Economic
25	Trade/Economic	gözleme dayalı araştırma	observational research n.
26	Trade/Economic	gözleme dayalı	empirical adj.
Law
27	Law	(tahkikat jürisi) iddianame hazırlanmadan önce kişisel bilgi veya gözleme dayanarak (bir suçu) işaret etmek	present [dialect] v.
Technical
28	Technical	durum gözleme	condition monitoring n.
29	Technical	florışıllı gözleme	fluoroscopy n.
30	Technical	gözleme yapım	pancaking n.
31	Technical	gözleme izlencesi	monitor program n.
32	Technical	gözleme ızgarası	waffle iron n.
33	Technical	gözleme borusu	inspection pipe n.
34	Technical	gözleme programı	monitor program n.
35	Technical	gözleme curuf	pancake slag n.
36	Technical	gözleme aynası	window-mirror n.
Computer
37	Computer	gözleme bilgisayarı	monitoring station n.
38	Computer	gözleme yazılımı	monitoring software n.
39	Computer	gözleme izlencesi	monitor program n.
40	Computer	titreşim gözleme	condition monitoring n.
41	Computer	tehdit gözleme	threat monitoring n.
Informatics
42	Informatics	tehdit gözleme	threat monitoring n.
43	Informatics	uzaktan gözleme	remote monitoring n.
Telecom
44	Telecom	gözleme dayalı	empirical adj.
Electric
45	Electric	gözleme bilgisayarı	monitoring station n.
Automotive
46	Automotive	çevresel gözleme	around-view monitor n.
Aeronautic
47	Aeronautic	otomatik gözleme dayalı sistem	automatic dependent surveillance n.
Medical
48	Medical	elektrokardiyografik gözleme cihazı	electrocardiographic monitoring equipment n.
Gastronomy
49	Gastronomy	bir tür gözleme	roti n.
50	Gastronomy	esmer buğdaydan yapılmış küçük gözleme	blini n.
51	Gastronomy	gözleme hamuru	pancake batter n.
52	Gastronomy	halka şeklinde gözleme	doughnut n.
53	Gastronomy	haşhaşlı gözleme	savoury pancake topped with poppy seeds n.
54	Gastronomy	halka şeklinde gözleme	donut n.
55	Gastronomy	mısır unundan yapılan gözleme	hoecake n.
56	Gastronomy	tavada gözleme tarzında pişirilen mısır ekmeği	johnny-cake n.
Biology
57	Biology	biyolojik gözleme	biological monitoring n.
58	Biology	biyolojik gözleme	biologic monitoring n.
59	Biology	biyo-gözleme	biomonitoring n.
Biochemistry
60	Biochemistry	gözleme dayalı	empirical adj.
Astronomy
61	Astronomy	galaksilerin birbirlerinden uzaklaşma hızlarının aralarındaki uzaklıkla orantılı olduğunu ifade eden, gözleme dayalı bir kanun	hubble law n.
62	Astronomy	galaksilerin birbirlerinden uzaklaşma hızlarının aralarındaki uzaklıkla orantılı olduğunu ifade eden, gözleme dayalı bir kanun	hubble's law n.
Philosophy
63	Philosophy	gözleme dayalı	descendentalistic adj.
64	Philosophy	(önerme) doğruluk değeri gözleme dayalı	synthetic adj.
Environment
65	Environment	gel-git gözleme	tidal observation n.
66	Environment	kuvvetli deprem hareketini gözleme	observation of strong earthquake motion n.
Printery
67	Printery	proses gözleme	process monitoring n.