Türkisch - Englisch
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Französisch - Englisch
Spanisch - Englisch
Englisch Synonyme
Synonyme
Über uns
Werkzeuge
Quellen
Kontakt
Einloggen / Registrieren
Licht Ausschalten
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonyme
Werkzeuge
Über uns
Quellen
Kontakt
Einloggen / Registrieren
EN-TR
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Spanisch - Englisch
Französisch - Englisch
Englisch Synonyme
Türkisch - Englisch
Französisch - Englisch
Spanisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Verlauf
gemiye
Bedeutungen von dem Begriff
"gemiye"
im Englisch Türkisch Wörterbuch : 3 Ergebniss(e)
Kategorie
Türkisch
Englisch
General
1
General
gemiye
on board
adv.
2
General
gemiye
aboard
adv.
Marine
3
Marine
gemiye
home
adv.
Bedeutungen, die der Begriff
"gemiye"
mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 194 Ergebniss(e)
Kategorie
Türkisch
Englisch
Common Usage
1
Common Usage
gemiye bindirmek
embark
v.
2
Common Usage
gemiye binmek
embark
v.
General
3
General
gemiye binme
embarkation
n.
4
General
gemiye bindirme
embarking
n.
5
General
iskelenin gemiye yakın tarafı
shipside
n.
6
General
birini zorla bir gemiye miço olarak alma
shanghaiing
n.
7
General
gemiye bindirme
embarkation
n.
8
General
gemiye kaçak binen yolcu
stowaway
n.
9
General
gemiye binen
boarder
n.
10
General
gemiye binme
boarding
n.
11
General
gemiye mal yükleyebilmek için limana ödenmesi gereken para
lastage [obsolete]
n.
12
General
hurda olarak satılan eski bir gemiye ait malzemeler
marine store
n.
13
General
erkekleri alıkoyarak gemiye zorla tayfa olarak alan kimse
shanghaier
n.
14
General
mal yüklemek (gemiye)
ship
v.
15
General
gemiye bindirmek
ship
v.
16
General
başka gemiye aktarmak
transship
v.
17
General
binmek (gemiye vb)
board
v.
18
General
sarhoş edip gemiye zorla tayfa olarak almak
shanghai
v.
19
General
gemiye yüklemek
ship
v.
20
General
gemiye binmek
ship
v.
21
General
uzayda başka gemiye kenetlemek
dock
v.
22
General
gemiye binmek
imbark
v.
23
General
gemiye binmek
go on board the ship
v.
24
General
gemiye binmek
go aboard the ship
v.
25
General
gemiye çıkmak
go aboard the ship
v.
26
General
gemiye çıkmak
board the ship
v.
27
General
gemiye çıkmak
go on board the ship
v.
28
General
gemiye çıkmak
come on board the ship
v.
29
General
gemiye binmek
board the ship
v.
30
General
gemiye binmek
come on board the ship
v.
31
General
gemiye bindirmek
imbark
v.
32
General
gemiye binmek
get on board
v.
33
General
gemiye binmek
board
v.
34
General
birini/bir şeyi gemiye almak/yüklemek
take someone or something aboard
v.
35
General
(gemiye) yeniden yüklemek
relade
v.
36
General
gemiye yüklenmek
be shipped
v.
37
General
gemiye binmek
make ship
v.
38
General
gemiye binmek
take shipping
v.
39
General
gemiye koymak
vessel
v.
40
General
(geçen gemiye verilen) selamlama veya teşhis sinyali
hail
v.
41
General
gemiye binmek
inbarge
v.
42
General
gemiye yüklemek
steve
v.
43
General
gemiye bildirilmiş
embarked
adj.
Phrasals
44
Phrasals
(gemiye) su almak
take on
v.
45
Phrasals
gemiye/uçağa binmek
get aboard
v.
46
Phrasals
(başka bir gemiye) rüzgar yönünden yaklaşmak
bear down on
v.
Proverb
47
Proverb
nereye gideceğini bilmeyen gemiye hiçbir rüzgar yardım edemez
no wind serves him who addresses his voyage to no certain port
48
Proverb
hedefi olmayan gemiye hiçbir rüzgar yardım etmez
no wind favors he who has no destined port
Colloquial
49
Colloquial
bir gemiye kargo indirip bindirirken yanına bağlanan kızak
the skids
n.
50
Colloquial
gemiye zarar vermek
lay up
v.
Idioms
51
Idioms
gemiye zamanında gelememek
break ship
v.
52
Idioms
(gemiye, trene, uçağa birini veya bir şeyi) almak
take aboard
v.
53
Idioms
gemiye binmek/çıkmak
go aboard
v.
54
Idioms
gemiye binmek/çıkmak
come aboard
v.
55
Idioms
trene, gemiye veya uçağa binmek
get aboard something
v.
56
Idioms
gemiye rota vermek
steady the ship
v.
57
Idioms
(kumanda düdüğü) gemiye komutan veya yüksek rütbeli personel geldiğinde çalmak
pipe the side
v.
Speaking
58
Speaking
gemiye hoş geldiniz
welcome on board
expr.
Trade/Economic
59
Trade/Economic
boş gemiye denge arttırmak için alınan safra
water ballast
n.
60
Trade/Economic
duran gemiye çarpma
allision
n.
61
Trade/Economic
gemiye yükleme izni
loading permit
n.
62
Trade/Economic
gemiye ya da yüke el koyma
arrest of ship cargo
n.
63
Trade/Economic
gemiye tayfa alma
manning
n.
64
Trade/Economic
gemiye yüklenemeyen yük
short shipment
n.
65
Trade/Economic
gemiye ya da eşyaya kasten yapılan zarar veya kaza
barratry
n.
66
Trade/Economic
gemiye çıkan gümrükçü
tidewaiter
n.
67
Trade/Economic
gemiye yükleme
shipment
n.
68
Trade/Economic
gemiye verilen belge
sea letter
n.
69
Trade/Economic
malları zincirle gemiye çekmek için ödenen bağlama ücreti
slinging
n.
70
Trade/Economic
tarafsız gemiye savaşta verilen serbest geçiş belgesi
navicert
n.
71
Trade/Economic
boşaltma masrafları gemiye ait olmaksızın
free discharge
expr.
Law
72
Law
kıyı devletinin kendi sularında bulunan ve kural ihlali yapmış başka gemi veya uçakla işbirliği yapan yabancı flamalı bir gemiye yaptırım uygulayabilmesi
constructive presence
n.
Insurance
73
Insurance
malların gemiye yüklendiğini tevsik eden konşimento
shipped bill
n.
Technical
74
Technical
iki veya daha fazla verici istasyondan gemiye veya uçağa gelen radyo sinyalleri vasıtasıyla bir geminin veya uçağın konumunun belirlenmesi
radio fix
n.
75
Technical
gemiye yükleme
shipment
n.
76
Technical
gemiye limanda yapılan muayene
docking survey
n.
77
Technical
gemiye yakıt alma
bunker supplying
n.
78
Technical
kömür alma (gemiye)
coaling
n.
Computer
79
Computer
gemiye yakıt al
re-fuel ship
expr.
80
Computer
gemiye yakıt alındı
ship re-fueled
expr.
Transportation
81
Transportation
gemiye/uçağa yeniden binme
reembarkation
n.
82
Transportation
gemiye/uçağa yeniden yükleme
reembarkation
n.
83
Transportation
gemiye/uçağa yeniden bindirme
reembarkation
n.
84
Transportation
gemiye/uçağa yeniden binme
re-embarkation
n.
85
Transportation
gemiye/uçağa yeniden yükleme
re-embarkation
n.
86
Transportation
gemiye/uçağa yeniden bindirme
re-embarkation
n.
87
Transportation
(gemiye veya uçağa) yükleme
embarquement
n.
88
Transportation
bir gemiye yüklenen tüm yüke dair verilerin ayrıntılı listesi
ocean manifest
n.
89
Transportation
filikanın gemiye bağlanması
pickup
n.
90
Transportation
gemiye bağlanan filika
pickup
n.
91
Transportation
yük konteynerlerinin gemiye yüklendiği kargo tedarik zinciri
fishyback
n.
92
Transportation
gemiye/uçağa yeniden binmek
reembark
v.
93
Transportation
gemiye/uçağa yeniden yüklemek
reembark
v.
94
Transportation
gemiye/uçağa yeniden bindirmek
reembark
v.
95
Transportation
gemiye/uçağa yeniden binmek
re-embark
v.
96
Transportation
gemiye/uçağa yeniden yüklemek
re-embark
v.
97
Transportation
gemiye/uçağa yeniden bindirmek
re-embark
v.
98
Transportation
(kömürü) gemiye yüklemek
fitt
v.
99
Transportation
(gemiye) kömür yüklemek
fitt
v.
Aeronautic
100
Aeronautic
uzayda başka gemiye kenetlemek
dock
v.
Marine
101
Marine
gemiye kereste yükleyebilmek için bordasına açılan dört köşe lumbar
raft port
n.
102
Marine
gemiye çıkan gümrükçülerden sorumlu icra gümrük memuru
tidesurveyor
n.
103
Marine
bir gemiden başka gemiye aktaran kimse
transhipper
n.
104
Marine
bir gemiden başka gemiye aktaran kimse
transshipper
n.
105
Marine
tahıl veya benzeri yüklerin gemiye doldurulduğu ambar ağzı
trimming hatch
n.
106
Marine
tahıl veya benzeri yüklerin gemiye doldurulduğu ambar ağzı
trimming hole
n.
107
Marine
bir gemiye yükleme veya boşaltma için tanınan süre
lay days
n.
108
Marine
bir gemiye yükleme veya boşaltma için tanınan süre
lay time
n.
109
Marine
dalgaların kırılmadan gemiye çarpması
a clear breach
n.
110
Marine
gemiye binme
embarkment
n.
111
Marine
gemiye yükleme işi
shipping
n.
112
Marine
gemiye yükün yüklendiği an ile gemiden yükün boşaltıldığı an arasında geçen dönem
tackle to tackle
n.
113
Marine
gemiye binme
embarcation
n.
114
Marine
gemiye binme
embarkation
n.
115
Marine
gemiye monteli yolculuk veri kaydetme cihazı
shipborne voyage data recorder
n.
116
Marine
gemiye ağırlık veren demir
ballast
n.
117
Marine
gemiye bindirme
embarkation
n.
118
Marine
gemiye yükleme yapan
freighter
n.
119
Marine
gemiye binme merdiveni
boarding ladder
n.
120
Marine
gemiye bindirme
embarkment
n.
121
Marine
gemiye monte edilen radar
shipborne radar
n.
122
Marine
gemiye yükleme-boşaltma
stevedore
n.
123
Marine
gemiye çıkış tahtası
gangplank
n.
124
Marine
gemiden gemiye nakletme
transhipment
n.
125
Marine
gemiye bindirme
embarcation
n.
126
Marine
gemiye binme
boarding a vessel
n.
127
Marine
ingilizce'de gemiye ilk defa binmiş kişiler için kullanılan alaycı ifade
landlubber
n.
128
Marine
karaya oturan gemiye bakmakla görevli memur
receiver of wreck
n.
129
Marine
konşimento düzenlenene kadar yükün gemiye bindirildiğini gösteren belge
mate's receipt
n.
130
Marine
malın gemiye yüklendiği liman
port of loading
n.
131
Marine
malların gemiye yüklenmesi için yazılan yazı
receiving note
n.
132
Marine
malları gemiye yükleme yazısı
receiving note
n.
133
Marine
yükün gemiye alındığı bildirilen ve ikinci kaptan tarafından veya onun adına imzalanan belge
mate's receipt
n.
134
Marine
yükün gemiye ambalajsız yüklenmesi
laden in bulk
n.
135
Marine
zorla bir gemiye miço olarak alınmış kimse
shanghaied
n.
136
Marine
muhbir veya gözcü tarafından gemiye iletilen, yaylım ateşi için mesafenin fazla olduğunu belirten bir rapor
large spread
n.
137
Marine
gemiye direk yerleştirme
masting
n.
138
Marine
düşmanların gemiye çıkmasını önlemek için geminin yanında bulunan güçlü halatlar
boarding nettings
n.
139
Marine
denizcilerin gemiye çıkmak ve çıkılmasını önlemek için kullandığı mızrak
boarding pike
n.
140
Marine
balıkları gemiye çekmek için kullanılan küçük bir ağ
brail
n.
141
Marine
geminin başka gemiye veya rüzgara karşı konumu
gage
n.
142
Marine
sahilden gemiye su taşımak için kullanılan küçük mancana
gang cask
n.
143
Marine
gemi evraklarının gemiye teslim edilmesi
documentation
n.
144
Marine
gemiye asılan bayrak veya bandıralar
flying colors
n.
145
Marine
gemiye yan tarafından çıkmak için kullanılan halat veya zincir merdiven
sea ladder
n.
146
Marine
geminin yan tarafına tutturulmuş, gemiye binilmesini sağlayan metal levha veya çubuklar
sea ladder
n.
147
Marine
gemiye binişi sağlayan metal levha veya çubuklar
sea steps
n.
148
Marine
gemiye yan tarafından çıkmak için kullanılan halat veya zincir merdiven
sea steps
n.
149
Marine
(gemiye ait) koruyucu zırh plaka
cuirass
n.
150
Marine
bir gemiye ait düz kıç bölümü
square stern
n.
151
Marine
gemiye çarmıh basamağı oluşturmak
rattle
v.
152
Marine
gemiye uyrukluk belgesi vermek
register
v.
153
Marine
(başka bir gemiye) rüzgarın estiği yönden yaklaşmak
bear down upon
v.
154
Marine
(çıpayı) gemiye doğru çekmek
come home
v.
155
Marine
başka bir gemiye rüzgarın estiği taraftan yaklaşmak
gain the wind
v.
156
Marine
bir gemiden başka gemiye aktarmak
tranship
v.
157
Marine
gemiye yüklemek
ship
v.
158
Marine
gemiye karina koymak
keel
v.
159
Marine
gemiye binmek
set off on a voyage by ship
v.
160
Marine
gemiye safra koymak
ballast a vessel
v.
161
Marine
gemiye kılavuzluk etmek
pilot
v.
162
Marine
gemiye dalga basmak
ship a sea
v.
163
Marine
gemiye binmek
take ship
v.
164
Marine
tekrar gemiye binmek
reship
v.
165
Marine
tekrar gemiye bindirmek
reship
v.
166
Marine
(gemiye) yüklemek
lade
v.
167
Marine
(gemiye) demirleme alanı tahsis etmek
berth
v.
168
Marine
(gemiye veya yolcularına) el sallayarak işaret etmek
weave [obsolete]
v.
169
Marine
gemiye zorla çıkarak saldırmak
board
v.
170
Marine
(gemiye) uzun direk takmak
overmast
v.
171
Marine
(gemiye) ağır direk takmak
overmast
v.
172
Marine
(gemiye) sahiplik ve yükü bildiren evrakları vermek
document
v.
173
Marine
(sefer halindeki gemiye) yaklaşmak
forereach
v.
174
Marine
sefer halindeki gemiye yaklaşmak
forereach
v.
175
Marine
(gemiye) yükleme yapmak
stevedore
v.
176
Marine
gemiye istiflemek
stevedore
v.
177
Marine
gemiye yüklenmiş
shipped
adj.
178
Marine
gemiye uygun şekilde düzenlenmeyen
lubberly
adj.
179
Marine
gemiye ait veya ilişkili
sea
adj.
180
Marine
gemiye doğru
home
adv.
181
Marine
çapa gemiye çekiliyor
the anchor comes home
expr.
182
Marine
herkes gemiye!
all aboard!
expr.
183
Marine
gemiye selam
ahoy
expr.
Marine Biology
184
Marine Biology
şekli gemiye benzeyen bir çift kabuklu deniz yumuşakçası
noah's ark (arca noae)
n.
Agriculture
185
Agriculture
gemiye yüklenen hububat
general cargo
n.
Military
186
Military
gemiye komutan veya yüksek rütbeli personel geldiğinde çalınan düdük
boatswain's pipe
n.
187
Military
gemiye ikmal maddeleri ve teçhizatıyla binecek personelin tümünden oluşan geçici idari tim
embarkation team
n.
188
Military
askeri harekat için gemiye binen kimse
boarder
n.
189
Military
gemiye çıkılarak yapılan bir saldırıyı püskürten denizci
broader
n.
190
Military
saldırmak veya arama yapmak için gemiye çıkan grup
boarding party
n.
191
Military
gemiye tahsis edilen süvari
horse marine
n.
192
Military
gemiye yapılacak asıl yükleme öncesi seçili malzemelerin gemiye yüklenmesi
preload loading
n.
193
Military
(amfibi harekatlarda) çıkarma kuvvetlerinin bir kısmını gemiye yerleştirerek kıyıdaki mevcudiyeti azaltma tekniği
seabasing
n.
Archaic
194
Archaic
yeniden gemiye yüklemek
reimbark
v.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of gemiye
×
Term Options
Übersetzung Vorschlagen / Korrigieren
Französisch Englisch Wörterbuch
Spanisch Englisch Wörterbuch
Deutsch Englisch Wörterbuch
Englisch Synonyme Wörterbuch
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy