| Türkisch | Englisch | |
|---|---|---|
| Idioms | ||
| Idioms | iyi kişi | good egg n. |
| Türkisch | Englisch | |
|---|---|---|
| General | ||
| General | iyi yiyecek ve içecekten anlayan kişi | gourmet n. |
| General | çok iyi kişi | beauty n. |
| Colloquial | ||
| Colloquial | başarılı/iyi/uygun olacağı kesin kişi veya şey | good bet n. |
| Colloquial | çok iyi/aşırı iyi (bir şey veya kişi) | a hell of a someone or something adv. |
| Colloquial | çok iyi/aşırı iyi (bir şey veya kişi) | a helluva someone or something adv. |
| Colloquial | çok iyi/sıkı/süper/harika (kişi/şey) | one heck of a (something or someone) expr. |
| Idioms | ||
| Idioms | hep iyi olan, asla kötü olamayan, mükemmel davrandığını sanan kişi | goody two shoes person n. |
| Idioms | işini iyi ve temiz yapan kişi | a safe pair of hands n. |
| Trade/Economic | ||
| Trade/Economic | kişi ve örgüt ihtiyaçlarının en iyi biçimde karşılanması için iş niteliklerini belirleme süreci | job design n. |
| Cinema | ||
| Cinema | başlangıçta kızgın sert biri görünen zamanla iyi bir kişi olduğu anlaşılan anime karakteri | tsundere n. |
| Slang | ||
| Slang | birçok konuda uzman olan iyi dans eden karşı cinsle konuşma konusunda iyi olan kişi | brofessional n. |
