katlanır - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

katlanır



Bedeutungen von dem Begriff "katlanır" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 14 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
katlanır folding adj.
katlanır pliant adj.
katlanır collapsible adj.
katlanır collapsable adj.
katlanır portable adj.
katlanır foldaway adj.
katlanır pliable adj.
katlanır pleated adj.
katlanır buxom [obsolete] adj.
katlanır portable [obsolete] adj.
katlanır fold-up adj.
katlanır slipper [dialect] adj.
Technical
katlanır pliable adj.
katlanır pliant adj.

Bedeutungen, die der Begriff "katlanır" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 114 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
katlanır araba üstü hood n.
katlanır iskemle folding chair n.
katlanır çocuk arabası foldable stroller n.
katlanır kapı folding door n.
katlanır şemsiye compact umbrella n.
katlanır sandalye lawn chair n.
katlanır yatak collapsible shelter n.
katlanır bebek arabası stroller n.
katlanır masa folding table n.
katlanır mezura folding rule n.
katlanır koltuk folding arm chair n.
katlanır koltuk folding chair n.
katlanır koltuk folding armchair n.
katlanır pencere folding casement n.
katlanır bisiklet fold-up bike n.
katlanır bisiklet fold-up bicycle n.
katlanır tekerlekli sandalye folding type wheelchair n.
katlanır tekerlekli sandalye foldable wheelchair n.
katlanır tekerlekli sandalye folding wheelchair n.
katlanır yatak rollaway bed n.
katlanır merdiven folding steps n.
katlanır bisiklet folding bike n.
katlanır bisiklet folding bicycle n.
katlanır alışveriş arabası folding cart n.
katlanır cam folding glass n.
katlanır cihaz pop-up n.
katlanır bileşen pop-up n.
katlanır eşya foldaway n.
katlanır konferans koltuğu strapontin n.
katlanır otobüs koltuğu strapontin n.
Proverb
gülü seven dikenine katlanır there's no rose without a thorn
göz görmeyince gönül katlanır what the eye doesn't see the heart doesn't grieve over
gülü seven dikenine katlanır he that would have eggs must endure the cackling of hens
gülü seven dikenine katlanır who loves me loves my dog
gözün görmediğine, gönül katlanır what the eye doesn't see, the heart doesn't grieve over
göz görmezse, gönül katlanır what the eye doesn't see, the heart doesn't grieve over
gülü seven dikenine katlanır take the bitter with the sweet
göz görmeyince/akıl bilmeyince gönül katlanır where ignorance is bliss, tis folly to be wise
gülü seven dikenine katlanır never a rose without a prick
gülü seven dikenine katlanır never a rose without the prick
Colloquial
gözün görmediğine, gönül katlanır what the eye doesn't see expr.
göz görmezse, gönül katlanır what the eye doesn't see expr.
Idioms
profesyonel güreşte katlanır sandalyeyi alıp rakibine vurmak give (one) the chair v.
gülü seven dikenine katlanır love me, love my dog expr.
gülü seven dikenine katlanır one who loves roses should endure the thorns expr.
gülü seven dikenine katlanır no rose without a thorn expr.
sonucuna (biri/kendi) katlanır on (one's) (own) head be it expr.
sonucuna (biri) katlanır on somebody's head be it expr.
ispiyonlayan kişi ispiyonlamanın cezasını çeker/sonuçlarına katlanır snitches get stitches (and end up in ditches) expr.
ispiyonlayan kişi ispiyonlamanın cezasını çeker/sonuçlarına katlanır snitches get stitches and wind up in ditches expr.
Technical
katlanır kepenk boxing shutter n.
katlanır masa folding table n.
katlanır metre folding rule n.
katlanır çerçeve accordion sash n.
katlanır mezura folding rule n.
katlanır kapı sereni meeting stile n.
katlanır kapı flap door n.
katlanır merdiven trestle ladder n.
katlanır arkalıklı kuşet folding rest bunk n.
katlanır gözlük lorgnette n.
katlanır masa tilt-top table n.
katlanır halka collapsible ring n.
katlanır iskemle x-chair n.
katlanır/açılır kapanır vinç folding crane n.
katlanır arkalıklı kuşet kiti folding rest bunk kit n.
tablası katlanır masa tilt-top table n.
teleskobik ve katlanır vinç hydraulic telescopic and foldable crane n.
katlanır merdiven articulated ladder n.
sol katlanır basamak retractable steps v.
Textile
katlanır ve genişletilebilen cepleri olan, gömlek gibi vücuda oturan kemerli ceket safari jacket n.
Construction
katlanır bomlu mobil vinç knuckle boom mobile crane n.
katlanır merdiven folding ladder n.
katlanır kapı bifolding door n.
katlanır iskele folding scaffold n.
katlanır kapı folding door n.
katlanır kapı folding gate n.
Woodworking
tablası katlanır masa tip table n.
tablası katlanır masa tip-top table n.
katlanır masa gateleg table n.
Furniture
katlanır masa tip-top table n.
katlanır masa tip table n.
katlanır bir masanın üstünün hem kalkmasını hem dönmesini sağlayan yapı birdcage n.
Automotive
bölünmeli katlanır arka koltuklar split folding rear seats n.
bölünmeli katlanır arka koltuklar split bench seat n.
katlanır stepne folding spare wheel n.
katlanır arka koltuk split folding rear seat n.
katlanır tavan flip top n.
katlanır arka koltuklar folding rear seats n.
katlanır aynalar folding mirrors n.
katlanır direksiyon kolonu collapsible steering column n.
katlanır kapı folding door n.
katlanır koltuk folding seat n.
katlanır kumaş tavan folding cloth sunroof n.
katlanır masa tray table n.
katlanır kamp karavanı folding camping trailer n.
katlanır sert tavan retractable hardtop n.
katlanır stepne collapsible spare tire n.
katlanır tavan hood n.
katlanır yan dikiz aynaları retracting side view mirrors n.
Marine
katlanır pervane folding prop n.
seyir defterine kaydedilecek verilerin not alındığı katlanır sayfa log slate n.
Medical
katlanır sedye tilt-table n.
katlanır hastane sedyesi foldable hospital stretcher n.
Military
katlanır üst örtü buggy-tyne cover n.
Theatre
katlanır tavan book-ceiling n.
katlanır tahta perde book-flat n.
Printery
katlanır kutu kartonu folding box board n.
oluklu mukavva katlanır kutu corrugated board folding box n.
Entomology
yelpaze gibi katlanır kanatları olan böceklere verilen ad rhipipter n.
yelpaze gibi katlanır kanatları olan böceklere verilen ad rhipipteran n.
Slang
sonucuna (biri) katlanır it will be (one's) ass expr.
Modern Slang
aklını kullanmayan sonucuna katlanır a hard head makes a soft ass n.
laf dinlemeyen sonucuna katlanır/gününü görür a hard head makes a soft ass n.
kafasının dikine giden sonucuna katlanır a hard head makes a soft ass n.