Verlauf

konser

Bedeutungen von dem Begriff "konser" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 4 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
Common Usage
1	Common Usage	konser	concert n.
General
2	General	konser	gig n.
3	General	konser	performance n.
Art
4	Art	konser	concert n.

Bedeutungen, die der Begriff "konser" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 89 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
General
1	General	konser salonu	auditorium n.
2	General	konser vb gibi bir etkinlikte sanatçıların sahne alma sırası	lineup n.
3	General	hasılat (maç/konser/sirk vb'nde bilet satışından sağlanan)	gate n.
4	General	gösteri veya konser vb yerine ilerisi için verilen bilet	rain check n.
5	General	yardım amacıyla düzenlenen konser	benefit concert n.
6	General	konser salonu	concert hall n.
7	General	konser listesi	concert list n.
8	General	konser listesi	list of concerts n.
9	General	konser alanı	concert area n.
10	General	konser müdavimi	concertgoer n.
11	General	dünya turu konser serisi	world tour concert series n.
12	General	konser öncesi ana grup öncesi çıkan grup	opening act (us) n.
13	General	konser öncesi ana grup öncesi çıkan grup	warm-up act (us) n.
14	General	konser/gösteri izleme hakkını daha sonra kullanma hakkı	rain check n.
15	General	konser piyanosu	concert grand n.
16	General	konser piyanosu	concert piano n.
17	General	konser meraklısı	concertgoer n.
18	General	konser vb gibi bir etkinlikte sanatçıların sahne alma sırası	line-up n.
19	General	hayır işi konser	benefit concert n.
20	General	hayır amacıyla düzenlenen konser	benefit concert n.
21	General	hayır işi konser	charity concert n.
22	General	hayır amacıyla düzenlenen konser	charity concert n.
23	General	konser yeri	place of concert n.
24	General	konser yeri	location of concert n.
25	General	danslı konser	record hop n.
26	General	konser piyanisti	concert pianist n.
27	General	dinleyicilerin dans da edebildiği konser	record hop n.
28	General	konser salonu veya stadyumda koltuk numarası olmayan (rezerve edilmemiş) bölüm	general admission n.
29	General	konser salonu veya stadyumda koltuk numarası olmayan (rezerve edilmemiş) bölümün bilet ücreti	general admission n.
30	General	konser veren kimse	gigman n.
31	General	konser müdavimi	concert-goer n.
32	General	konser meraklısı	concert-goer n.
33	General	konser öncesi ana grup öncesi çıkan grup	supporting act [uk] n.
34	General	yalnızca erkeklere açık konser	smoker [uk] n.
35	General	ayakta dinlenen konser	promenade concert n.
36	General	gitmek (konser müze vb'ne)	take something in v.
37	General	konser vermek	perform v.
38	General	konser vermek	give a concert v.
39	General	konser vermek	appear in concert v.
40	General	taşrada konser vermek	barnstorm v.
41	General	konser izlemek	watch a concert v.
42	General	(konser sırasında) sahneden seyirciye doğru atlamak	stage-dive v.
43	General	birlikte konser veren erkek ve kadınlara ait olan	mixed adj.
44	General	konser sonrası gelişen	postconcert adj.
45	General	konser sonrası meydana gelen	postconcert adj.
46	General	konser öncesine ait veya ilgili	preconcert adj.
Phrasals
47	Phrasals	(konser/sinema vb) birini bir yere getirmek	usher someone into some place v.
48	Phrasals	(konser/sinema vb) birini bir yere getirmek	usher someone or something in v.
Phrases
49	Phrases	gösteri/konser vs. sona erdi	elvis has left the building expr.
Colloquial
50	Colloquial	güzel parti/konser	stone groove n.
51	Colloquial	on numara parti/konser	stone groove n.
52	Colloquial	konser gibi bir kalabalıkta havada elden ele dolaşmak	body-surf v.
Idioms
53	Idioms	stadyumda, konser alanında yüksekte kalan ve sahaya/sahneye en uzak bölüm	nosebleed seat n.
54	Idioms	stadyumda, konser salonunda en ucuz koltuk kategorisi	nosebleed seat n.
55	Idioms	iptal edilmiş bir maç veya konser vb'nin daha ileri bir tarihteki tekrarı için verilen bileti almak	take a rain check on v.
Speaking
56	Speaking	(bu saatlerde) iyi bir konser var mı?	are there any good concerts on? expr.
57	Speaking	iyi bir konser var mı?	are there any good concerts? expr.
58	Speaking	konser saat kaçta başlıyor?	what time does the concert begin? expr.
Institutes
59	Institutes	cemal reşit rey konser salonu	cemal resit rey concert hall n.
Telecom
60	Telecom	abonelerin telefonla konser veya tiyatro dinlemelerine olarak sağlayan, 19. yüzyılın sonlarında verilen bir hizmet	theatrophone n.
Architecture
61	Architecture	çağdaş konser salonları	odea n.
62	Architecture	çağdaş bir konser salonu	odeon n.
63	Architecture	çağdaş konser salonu	odeum n.
Education
64	Education	konser sahte pasifliği	concert pseudo-passiveness n.
Geography
65	Geography	new york'ta bulunan dünyaca ünlü konser salonu	carnegie hall n.
66	Geography	londra'da bir konser salonu	festival hall n.
67	Geography	londra'da bir konser salonu	royal festival hall n.
Art
68	Art	konser salonu	concert hall n.
Music
69	Music	ara (konser)	interlude n.
70	Music	konser salonu	concert hall n.
71	Music	konser ara	interlude n.
72	Music	konser bandosu	concert band n.
73	Music	konser dansı	concert dance n.
74	Music	konser arası	intermission n.
75	Music	müzikal performansların gerçekleştirildiği konser salonu	music hall n.
76	Music	(orkestra, opera, konser, koro) müzik grubu veya etkinliklerini yönetme sanatı ve tekniği	direction n.
77	Music	konser uvertürü	concert overture n.
78	Music	tüm şarkıcıların aynı anda farklı şarkılar söyledikleri konser	dutch concert n.
79	Music	konser performansına uygun parça	concertstück n.
80	Music	konser olmaması	disconcert n.
81	Music	konser vermeme	disconcertion n.
82	Music	konser alanı dışında çalınması için bestelenmiş müzik (kutlamalar, filmler)	gebrauchsmusik n.
83	Music	uzun bir eserden alınan müziğin konser için yapılan orkestral düzenlemesi	suite n.
84	Music	konser vermek	concertize v.
85	Music	konser vermek	concertise v.
86	Music	müzik konserleri veya konser dansları için tasarlanmış	concert adj.
87	Music	müzik konserleri veya konser danslarında icra edilen	concert adj.
Theatre
88	Theatre	konser ara	intermission n.
89	Theatre	1888'de amsterdam'da açılmış bir konser salonu	concertgebouw n.