make play - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

make play

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Bedeutungen von dem Begriff "make play" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 1 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
General
make play v. oynatmak

Bedeutungen, die der Begriff "make play" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 64 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
General
make somebody play v. çaldırmak
Colloquial
make play with v. alaya almak
make play with v. dalga geçmek
make a play for v. ilgisini çekmeye çalışmak
make play with v. makara yapmak
Idioms
make a big play of something v. abartılı bir şekilde dikkat çekmek
make a great play of something v. abartılı bir şekilde dikkat çekmek
make a play for somebody v. ayartmaya çalışmak
make great play of/with something v. çok vurgulamak
make great play of/with something v. üzerinde çok durmak
make great play of/with something v. şiddetle/önemle vurgulamak
make great play of/with something v. bir şeyi önemle belirtmek
make much play of/with something v. çok vurgulamak
make much play of/with something v. üzerinde çok durmak
make much play of/with something v. şiddetle/önemle vurgulamak
make much play of/with something v. bir şeyi önemle belirtmek
make a grandstand play v. tribünlere oynamak
make a grandstand play v. seyirciye oynamak
make a grandstand play v. şov yapmak (spor)
make a grandstand play v. havalı hareket yapmak (spor)
make a grandstand play v. afili hareket yapmak (spor)
make a grandstand play v. şık hareket yapmak (spor)
make a grandstand play v. etkileyici hareket yapmak (spor)
make a grandstand play v. drama yapmak
make a grandstand play v. şov yapmak
make a grandstand play v. gösteriş yapmak
make a grandstand play v. hava atmak
make a grandstand play v. göz boyamak
make a grandstand play v. şekil yapmak
make much play of (something) v. (bir şeye) önemle dikkat çekmek
make much play with (something) v. (bir şeye) önemle dikkat çekmek
make a play v. -in ilgisini çekmeye çalışmak
make a play v. '-i etkilemeye çalışmak
make a play v. '-e kur yapmak
make a play v. oyun/hile yapmak
make a play for (someone or something) v. (birini/bir şeyi) oyunla elde etmeye çalışmak
make a play for (someone or something) v. (birini/bir şeyi) bir plan yaparak elde etmeye çalışmak
make a play for (someone or something) v. (birini/bir şeyi) dalavereyle elde etmeye çalışmak
make a play for (someone) v. (birinin) ilgisini çekmeye çalışmak
make a play for (someone) v. (birini) etkilemeye çalışmak
make a play for (someone) v. (birine) kur yapmak
make a play for something v. bir şeyi oyunla elde etmeye çalışmak
make a play for something v. bir şeyi bir plan yaparak elde etmeye çalışmak
make a play for something v. bir şeyi dalavereyle elde etmeye çalışmak
make great play of something v. bir şeyi çok vurgulamak
make great play of something v. bir şeyin üzerinde çok durmak
make great play of something v. bir şeye abartılı bir şekilde dikkat çekmek
make great play of something v. bir şeyi şiddetle/önemle vurgulamak
make great play of something v. bir şeyi önemle belirtmek
make a great play of something [uk] v. bir şeyi çok vurgulamak
make a great play of something [uk] v. bir şeyin üzerinde çok durmak
make a great play of something [uk] v. bir şeye abartılı bir şekilde dikkat çekmek
make a great play of something [uk] v. bir şeyi şiddetle/önemle vurgulamak
make a great play of something [uk] v. bir şeyi önemle belirtmek
make play of v. -e dikkat çekmek
make play of v. '-i vurgulamak
make play of v. '-in üzerinde çok durmak
make play of v. '-i şiddetle/önemle vurgulamak
make play of v. '-i önemle belirtmek
make play of (something) v. (bir şeye) dikkat çekmek
make play of (something) v. (bir şeyi) vurgulamak
make play of (something) v. (bir şeyin) üzerinde çok durmak
make play of (something) v. (bir şeyi) şiddetle/önemle vurgulamak
make play of (something) v. (bir şeyi) önemle belirtmek