mide - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

mide



Bedeutungen von dem Begriff "mide" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 31 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
Common Usage
mide stomach n.
mide tummy n.
General
mide gizzard n.
mide pyrosis n.
mide bread basket n.
mide belly n.
mide man n.
mide maw n.
mide tum n.
mide stomach n.
mide gut n.
mide gorge n.
mide inner woman n.
mide gastric adj.
Colloquial
mide gutbucket n.
Idioms
mide the inner man/woman n.
mide breadbasket n.
mide dinner basket n.
Medical
mide stomach n.
Anatomy
mide stomach n.
mide ventriculus n.
Marine Biology
mide gaster n.
Zoology
mide gastric mill n.
mide ventriculus n.
mide maw n.
mide gigerium n.
Slang
mide breadbasket n.
mide dinner basket n.
mide dinner basket n.
mide mary [obsolete] n.
British Slang
mide newingtons n.

Bedeutungen, die der Begriff "mide" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 500 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
araba yolculuğundan kaynaklanan mide bulantısı carsickness n.
mide bulandırıcı olma nauseousness n.
mide bozukluğu stomach upset n.
mide bulantısı nauseation n.
mide bulantısı qualm n.
kum saati mide hourglass stomach n.
mide fesadı crapulence n.
mide fesadı indigestion n.
her türden taşıtın hareketinden kaynaklanan mide bulantısı motion sickness n.
mide iltihabı gastritis n.
mide bozukluğu a stomach upset n.
mide bulandırıcılık qualmishness n.
mide bulantısı queasiness n.
gaz (mide ve bağırsaktaki) wind n.
mide bulanması queasiness n.
mide bulantısı sickness n.
mide fesadı upset stomach n.
mide bulantısı wamble n.
mide ağrısı collywobbles n.
mide kanaması gastric bleeding n.
mide bulantısı nausea n.
mide ülseri stomach ulcer n.
mide bulandırıcı kişi whoreson n.
mide bozulması upset stomach n.
mide ülseri gastric ulcer n.
mide ekşimesi heartburn n.
gevişgetiren hayvanlardaki ikinci mide reticulum n.
boş mide empty tummy n.
mide iltihabı tummy bug n.
boş mide empty stomach n.
mide ağrısı tummy ache n.
mide fesadı geçirmiş kimse cropsick n.
mide fesadı geçiren kimse cropsick n.
mide gazı flatulence n.
mide gurultusu stomach rumble n.
mide yanması rahatsızlığı acid-reflux disorder n.
mide ekşimesi acid reflux n.
mide bulandırıcı olma ugsomeness [scottish] n.
mide bulandırma yuckiness n.
mide kazınması hunger pangs n.
mide kazınması hunger pains n.
aşırı alkol tüketiminden sonra görülen nahoş fiziksel etkiler (baş ağrısı, uyuşukluk, mide bulantısı) holdover n.
mide dolusu yiyecek miktarı gutful n.
mide bulandırıcı çöp filth n.
mide gurultusundan fal bakma gastromancy n.
mide bulandıran yiyecek/içecek puke n.
mide bulantısı squeasiness n.
mide bulantısı surfeit n.
mide bulandırmak sicken v.
mide bulandırmak make sick v.
mide bulandırmak turn one's stomach v.
sancımak (mide) gripe v.
bulandırmak (mide) turn v.
bozuk olmak (mide) be upset v.
ekşimek (mide) be upset v.
mide bulandırmak nauseate v.
boş mide ile seyahat etmek travel on an empty stomach v.
mide bulandırıcı fulsome adj.
mide bulandırıcı sickening adj.
mide bulandırıcı sickly adj.
mide bulandırıcı qualmish adj.
mide bulandırıcı queasy adj.
bozuk (mide) upset adj.
mide ağzına ait cardiac adj.
daha mide bulandırıcı sicklier adj.
geviş getiren hayvanların dördüncü mide bölümü ile ilgili abomasal adj.
mide bulandırıcı puky adj.
mide bulandırıcı noisome adj.
mide bulandırıcı offensive adj.
mide bulandırıcı vile adj.
mide bulandırıcı nauseous adj.
mide bulandırıcı loathsome adj.
mide bulandırıcı nauseating adj.
mide bulandırıcı stomach-turning adj.
mide bulandıran stomach-turning adj.
mide bulandırıcı stomach-upsetting adj.
mide bulandırıcı nauseative adj.
mide bulandırıcı ugsome adj.
bozuk (mide) upset adj.
bozulmuş (mide) upset adj.
mide bulandırıcı gosh–awful adj.
mide bulandıran yucko adj.
mide bulandıran vomitous adj.
mide bulandırıcı (kimse) whoreson adj.
mide bulandırıcı mawky adj.
mide bulandırıcı mawmish [obsolete] adj.
(kas kasılması, mide spazmı gibi) anormal derecede fazla kuvvet sergileyen hyperdynamic adj.
mide bulandırıcı retropulsive adj.
mide bulandırıcı gut-wrenching adj.
mide bulantısı olan nauseous adj.
mide bulandırıcı chunderous [australia] adj.
yutularak mide yoluyla uygulanabilen internal adj.
mide bulandırıcı filthy adj.
mide bulandırıcı scrimy adj.
mide bulandıran sickish adj.
mide bulandırıcı poisonous adj.
mide bulandırıcı poisonsome [obsolete] adj.
mide bulandırıcı squeasy adj.
mide bulandırıcı bir şekilde nauseatingly adv.
mide bulandırıcı bir şekilde noisomely adv.
mide bulandırırcasına sickeningly adv.
mide bulandırarak sickishly adv.
mide bulandırarak sicklily adv.
mide bulandırarak sickly adv.
Colloquial
mide virüsü stomach bug n.
mide mikrobu stomach bug n.
mide bulantısı the urge to purge n.
mide bulandırıcı şey horror show n.
gerginlik nedeniyle mide bölgesinde karıncalanma butterflies n.
(renk) mide bulandırıcı bilious adj.
mide bulandırıcı derecede kötü bilious adj.
Idioms
(duyguların orada hissedildiği varsayılan) mide boşluğu the pit of one's stomach n.
küçük ama mide bulandıran pürüz fly in the ointment n.
mide boşluğu pit of the stomach n.
sağlam mide (kolay kolay bulanmayan) cast-iron stomach n.
küçük ama mide bulandıran pürüz a fly in the ointment n.
küçük ama mide bulandıran pürüz the fly in the ointment n.
küçük ama mide bulandıran pürüz a fly in the ointment n.
mide rahatsızlığı sour stomach n.
mide ekşimesi sour stomach n.
mide şişkinliği sour stomach n.
mide bulantısı sour stomach n.
mide yanması sour stomach n.
mide boşluğu the pit of your stomach n.
(duyguların orada hissedildiği varsayılan) mide boşluğu the pit of your stomach n.
mide boşluğu the pit of the stomach n.
(duyguların orada hissedildiği varsayılan) mide boşluğu the pit of the stomach n.
mide bulandırmak leave a bad taste in the/your mouth v.
mide bulandırmak leave a nasty taste in the/your mouth v.
sinek küçüktür ancak mide bulandırır fly in the ointment expr.
sinek küçüktür, ama mide bulandırır a fly is small but it is enough to make you sick expr.
Speaking
ne kadar mide bulandırıcı! how disgusting! expr.
Tourism
yolculuk esnasındaki hareket kaynaklı mide bulantısı travel sickness n.
Technical
içersine küçük bir kamera sokularak mide içinin fotoğrafını çekme yöntemi gastrophotography n.
mide içinin muayenesi gastroscopy n.
mide içini muayene etmek için kullanılan cihaz gastroscope n.
mide bulandırıcı objectionable n.
Aeronautic
uçuşta genellikle sinirlilik hali ve türbülans faktörlerinin birlikte yol açtığı mide bulantısı hissi air sickness n.
Marine
geminin denizde sallanması nedeniyle hissedilen mide bulantısı sea sickness n.
Medical
mide yanması acid reflux n.
mide ekşimesi acid reflux n.
mide ve spazm çözücü olarak kullanılan aromatik pastil ve hap cachunde n.
mide yanması agita n.
mide ekşimesi agita n.
mide ekşimesi cardiac passion n.
mide salınımını uyarmak üzere belirli mahiyet ve miktarda yenilen yemek test meal n.
yutulan kılların mide ve bağırsakta oluşturduğu kütle trichobezoar n.
mide ve bağırsakta yutulan kılların oluşturduğu kütle hair ball n.
akciğer-mide siniri pneumogastric nerve n.
akciğer-mide siniri pneumogastric n.
akciğer-mide siniri vagus nerve n.
akciğer-mide siniri wandering nerve n.
akciğer-mide siniri tenth cranial nerve n.
akciğer-mide siniri nervus vagus n.
akciğer-mide siniri tenth cranial nerve n.
akciğer-mide siniri vagus n.
dev mide ülseri giant gastric ulcer n.
erken evre mide kanseri early stage stomach cancer n.
erken evre mide kanseri early stage gastric cancer n.
farmasötik form için mide yıkama çözeltisi stomach irrigation n.
gastrointestinal/mide-bağırsak sintigrafisi gastrointestinal scintigraphy n.
heterotopik mide mukozası heterotopic gastric mucosa n.
karpuzun üzerindeki bantlara benzer şekilde midede paralel kırmızılıların oluşması ile karakterize bir mide oluşumu watermelon stomach n.
karpuz mide watermelon stomach n.
kendiliğinden neonatal mide delinmesi spontaneous neonatal gastric perforation n.
kum saati mide hour-glass stomach n.
lokal ileri evre mide kanseri locally advanced gastric cancer n.
mide ekşimesi heartburn n.
mide salgı bezleri gastric n.
mide ağrısı stomachache n.
mide ülseri stomach ulcer n.
mide-bağırsak kanalı gastrointestinal tract n.
mide yanması pyrosis n.
mide-bağırsak çözeltisi gastroenteral solution n.
mide duvarı stomach wall n.
mide tümörleri stomach neoplasms n.
mide ile yemek borusu arasındaki kaslar lower esophageal sphincter n.
mide kelepçesi ameliyatı vertical banded gastroplasty surgery n.
mide asid sekresyonu gastric acid secretion n.
mide gurultusu borborygmi n.
mide fıtığı gastrocoele n.
mide yıkayan tulumba stomach pump n.
mide kanaması gastrointestinal bleeding n.
mide bilimi gastrology n.
mide-bağırsak sıvısı gastroenteral liquid n.
mide duvarını yaygın şekilde tutan mide kanseri linitis plastica n.
mide ekşimesi brash n.
mide rahatsızlığı stomach upset n.
mide mukozası gastric mucosa n.
mide sıvısı gastric juice n.
mide kelepçesi adjustable gastric band n.
mide ve bağırsak ameliyatı gastro entero stomy n.
mide krampı stomach cramp n.
mide iltihabı gastritis n.
mide bulantısı önleyici/giderici anti-nausea n.
mide atonisi gastric atony n.
mide mikrobu stomach virus n.
mide ülseri peptic ulcer n.
mide ekşimesinden dolayı yemek borusunda veya midede duyulan yanma hissi heartburn n.
mide mukoza hasarı gastric mucosal injury n.
mide asidi stomach acid n.
mide bulantısı nausea n.
mide rezeksiyonu gastrectomy n.
mide yanması heartburn n.
mide kapısı pylorus n.
mide taşı gastrolith n.
mide ameliyatı gastric surgery n.
mide sıvısı gastric fluid n.
mide kanseri gastric cancer n.
mide sondası stomach tube n.
mide kelepçesi ameliyatı vertical banded gastroplasty n.
mide kapısı kasıncı pylorospasm n.
mide ve bağırsakların iltihabı gastroenteritis n.
mide şişkinliği stomach bloating n.
mide ağrısı stomachalgia n.
mide-bağırsak emülsiyonu gastroenteral emulsion n.
mide-bağırsak kanaması gastrointestinal bleeding n.
mide sıkışması gastrostenosis n.
mide ve özofagusun iltihaplanması gastroesophagitis n.
mide içeriği stomach contents n.
mide yıkama tulumbası stomach pump n.
mide sıvısı digestive fluid n.
mideden yemek borusuna mide sıvısının kaçması gastroesophageal reflux n.
mide rahatsızlığı stomach discomfort n.
mide fitobezoarının endoskopik fragmentasyonla çıkarılması extraction of gastric phytobezoar by endoscopic fragmentation n.
mide kelepçesi lap band n.
mide hastalıkları uzmanı gastrologer n.
mide zarı stomach lining n.
mide bandı ameliyatı stomach stapling n.
mide büyümesi gastromegaly n.
mide kelepçesi stomach staple n.
mide özsuları gastric juices n.
mide ekşimesine karşı ilaç antacid n.
mide özsuyu analizi gastric analysis n.
mide kanseri tedavisinde kullanılan kombine kemoterapi rejimi fam regimen for gastric cancer n.
mide kapısı çıkarımı pylorectomy n.
mide yıkama gastric lavage n.
mide obstrüksiyonu gastric obstruction n.
mide iççeperi tahrişi atrophic gastritis n.
mide kapısı açımı pylorotomy n.
mide yıkama çözeltisi stomach irrigation n.
mide ekşimesi pyrosis n.
mide bandı ameliyatı vertical banded gastroplasty surgery n.
mide genişlemesi tympanites n.
mide-bağırsak hastalıkları gastrointestinal disorders n.
mide asidi gastric acid n.
mide-bağırsak yangısı gastroenteritis n.
mide kanseri tanısıyla ameliyat edilen hasta patient operated with the diagnosis of gastric carcinoma n.
mide yanması epigastric burning n.
mide guddesi peptic gland n.
mide bezleri gastric glands n.
mide-bağırsak iltihabi enterogastritis n.
mide adenokarsinomu gastric adenocarcinoma n.
mide suyu enzimi pepsine n.
mide sondası gastric tube n.
mide çıkarma gastrectomy n.
mide ve kalınbağırsağı kesip açma amliyatı gastrocolotomy n.
mide ağrısı stomach-ache n.
mide çeperi stomach wall n.
mide ekşimesi ile birlikte ağza acı sıvı gelmesi water brash n.
mide ve bağırsak iltihabı stomach flu n.
mide delinmesi gastric perforation n.
mide krampı abdominal cramp n.
mide kanseri gastric carcinoma n.
mide ve kalın bağırsağı kesip açma ameliyatı gastrocolotomy n.
mide ve bağırsak iltihabı gastroenteritides n.
mide ekşimesi acid indigestion n.
mide bulantısı veren ilaç nauseant n.
mide nevraljisi gastralgia n.
mide bulantısı sickness n.
mide-bağırsak kanserleri gastrointestinal cancers n.
mide kelepçesi laparoscopic adjustable gastric band n.
mide balonu gastric balloon n.
mide küçültme ameliyatı laparoscopic sleeve gastrectomy n.
mide küçültme ameliyatı sleeve gastrectomy n.
mide bağırsak iltihabına neden olan virüs norovirus n.
mide gribi stomach flu n.
mide balonu stomach balloon n.
mide yanması acid indigestion n.
mide sarkması gastroptosis n.
mide düşüklüğü gastroptosis n.
mide suyu gastric juice n.
mide plastiği gastroplasty n.
mide boşalması gastric emptying n.
mide kasılması stomach/gastric contraction n.
mide rahatsızlıkları stomach disorders n.
mide lipomu gastric lipoma n.
mide ameliyatı gastrectomy n.
mide virüsü stomach virus n.
mide salgıbezi peptic gland n.
mide bandı ameliyatı vertical banded gastroplasty n.
mide yangısı gastritis n.
mide hastalıkları uzmanı gastrologist n.
mide ağızlaşması gastrogastrostomy n.
mide aktivitesi gastric activity n.
mide kelepçesi ameliyatı stomach stapling n.
mide-bağırsak süspansiyonu gastroenteral suspension n.
mide ve bağırsak iltihabı gastroenteritis n.
mide antrumundan alınan endoskopik biyopsi materyali endoscopic antral biopsy specimens n.
mide fıtığı stomach hernia n.
mide rahatsızlığı stomach problem n.
mide-duedenum iltihabı gastroduodenitis n.
mide ülseri gastric ulcer n.
mide kanserinin cerrahi tedavisi surgical treatment of gastric cancer n.
mide duvarlarının yumuşaması gastromalacia n.
mide suyu hormonu gastrine n.
mide ve bağırsak yangısı gastroenteritis n.
mide hastalıkları stomach diseases n.
mide ameliyatı stomach surgery n.
mide aparatı gastric mill n.
mide iltihabı gastroenteritis n.
mide bulantısı şikayeti complaint of nausea n.
mide ve bağırsak iltihabı gastric flu n.
mide yıkama stomach irrigation n.
mide kapısı onarımı pyloroplasty n.
mide bağırsak hastalıkları mütehassısı gastroenterologist n.
mide kanseri stomach cancer n.
mide-bağırsak kanal gastrointestinal tract n.
mide kardiya tümörleri gastric cardia malignancies n.
mide onikiparmak bağırsağı ağızlaşması gastroduodenostomy n.
mide özsuyu digestive juice n.
mide fitobezoarı gastric phytobezoar n.
onikiparmakbağırsağı mide ameliyatı duodenogastrectomy n.
pitotik mide gastroptosis n.
radyasyonun neden olduğu mide iltihabı radiation-induced gastritis n.
skopi altında mide kelepçesi dolumu gastric band filling under fluoroscopy n.
tüp mide ameliyatı laparoscopic sleeve gastrectomy n.
tüp mide ameliyatı sleeve gastrectomy n.
(seyahat kaynaklı) mide bulantısı hapı travel sickness pill n.
asya'nın tropikal bölgelerinde yetişen meyveleri mide toniği olarak kullanılan bitki cardamom n.
mide kelepçesi gastric band n.
mide açlık sekresyonu fasting gastric secretion n.
mide yırtılması gastric rupture n.
mide yırtılması stomach rupture n.
mide bypass ameliyatı gastric bypass surgery n.
safra kesesi ile mide arasında cerrahi bağlantı oluşturulması cholecystogastrostomy n.
bazı bitkilerin nektarında ve bu nektardan üretilen pastörize edilmemiş balda bulunup mide bulantısı, kusma, baş dönmesi ve düzensiz kalp atışı gibi geçici etkileri olan bir nörotoksin grayanotoxin n.
mide ekşimesi heartburning n.
röntgende hastanın mide kelepçesinin yerinden kaydığını gösteren o şeklindeki görünüm the 0-sign n.
tüp mide ameliyatı gastric sleeve surgery n.
mide asidinin azaltılması için kullanılan bir antiasit saturant n.
röntgen veya floroskopik muayenede dokulara kontrast arka plan oluşturmak için (mide, bağırsak) vücudun bir bölgesine enjekte edilen radyoopak bir madde contrast medium n.
mide ve kalın bağırsağa bağlı olup ince bağırsakları kaplayan karın zarı gastrocolic omentum n.
mide kanaması gastrorrhagia n.
mide bağırsak kanalında meydana gelen kanama gastrorrhagia n.
mide bozukluğu ile ilgili cacogastric adj.
mide ağzı ile ilgili cardiacal [obsolete] adj.
mide ağrısıyla ilgili gastralgic adj.
mide ve bağırsağı ilgilendiren gastrocolic adj.
mide (ile ilgili) gastric adj.
mide ağrısına ilişkin gastralgic adj.
mide ve bağırsak hastalıklarıyla ilgili gastroenterological adj.
mide ekşimesine karşı antacid adj.
mide ile ilgili gastricus adj.
mide hizasındaki karın duvarına ait epigastric adj.
mide-bağırsak gastro-intestinal adj.
mide kapısı (ile ilgili) pyloric adj.
mide koruyucu gastroprotective adj.
mide-dalak gastrolienal adj.
mide ve bağırsağa ait gastroenteric adj.
mide ve bağırsağı birlikte ilgilendiren gastrocolic adj.
mide ve dalağa ait gastrolienal adj.
mide üstünde olan epigastrial adj.
mide fesadı geçiren cropsick [dialect] [uk] adj.
mide veya bağırsaklardaki gaza ait flatulent adj.
mide veya bağırsaklarında gaz olan flatulent adj.
mide ekşimesi yapan pyrotic adj.
mide yanmasına ait veya ilgili pyrotic adj.
mide- laparo- pref.
Anatomy
mide ile yemek borusu arasındaki büzücü kas cardiac sphincter n.
mide ağzı cardiae [plural] n.
mide ve kalın bağırsağın bir kısmını saran alt karın zarı caul n.
mide duvarında bezlerin açıldığı çukur alveole n.
mide duvarında bezlerin açıldığı çukur alveolus n.
mide kapısı atardamarı pyloric artery n.
mide kapısı pylorus n.
mide ağzı bezleri cardiac glands n.
mide boşluğu pit of the stomach n.
mide ağzı cardia n.
mide epiplon atardamarları gastroepiploic arteries n.
mide duvarını besleyen atardamarlar arteria gastrica n.
hepatik karaciğer atardamarının mide kapısını besleyen bir dalı ateria gastrica dextra n.
hepatik karaciğer atardamarının mide kapısını besleyen bir dalı right gastric artery n.
diyafram-mide arasındaki özofagus bölümü epicardia n.
mide boşluğu epigastric fossa n.
mide kısa arteri vasa brevis n.
mide kısa arteri arteria gastrica breves n.
mide kısa arteri hort gastric artery n.
mide veni vena gastrica n.
mide duvarındaki venöz kanı boşaltan damarlardan biri vena gastrica n.
mide sol veni vena gastrica sinistra n.
mide kardiyasındaki venöz kanı boşaltan damar vena gastrica sinistra n.
mide sol veni left gastric vein n.
mide kardiyasındaki venöz kanı boşaltan damar left gastric vein n.
mide sağ veni vena gastrica-dextra n.
mide sağ veni pyloric vein n.
mide sağ veni right gastric vein n.
sağ mide toplardamarının bir kolu vena pylorica n.
sağ mide toplardamarının bir kolu prepyloric vein n.
mide sol atardamarı arteria gastrica sinistra n.
mide ile karın boşluğunun dorsal duvarı arasında yer alan karın zarı kıvrımı mesogaster n.
yemek borusu ile mide epitelyumu arasındaki bağlantı oesophagogastric junction n.
mide ve dalağa ilişkin gastrosplenic n.
yemek borusu, mide ve bağırsaklardaki kas tabakasında yer alan bir ağ plexus myentericus n.
bezli mide proventricle n.
ön mide proventricle n.
omurgalılarda mide girişindeki sfinkter işlevli yapı pyloric sphincter n.
omurgasızlarda mide kapakçığı kıvrımı pyloric sphincter n.
omurgalılarda mide girişindeki sfinkter işlevli yapı pyloric valve n.
omurgasızlarda mide kapakçığı kıvrımı pyloric valve n.
burun ve mide ile ilgili nasogastric adj.
mide onikiparmak bağırsağı atardamarı gastroduodenal adj.
mide veya sindirim sistemine ait gastral adj.
mide veya sindirim sistemiyle ilgili gastral adj.
Physiology
mide kimyası gastric chemism n.
mide kimyası stomachal chemism n.
peristalsiz mide ve bağırsakların sindirim sırasındaki dalgalı hareketleri peristalsis n.
mide sindirimi sonucu meydana gelen hemipepton ve antipepton karışımı bir madde amphopeptone n.
mide ve pankreas sindirimi sonucu meydana gelen ürün antipeptone n.
ince bağırsak mukozasında üretilen, mide salgısını ve hareketlerini engelleyen bir hormon enterogastrone n.
mide usaresi chyme n.
(mide) bulanmak rise v.
Pathology
mide ekşimesi cardialgia n.
mide ekşimesi cardialgla n.
mide ekşimesi cardialgy n.
mide asidinin anormal geri akışının özofagusu kaplayan mukoza zarına zarar verdiği ciddi bir reflü hastalığı reflux esophagitis n.
mide asidinin anormal geri akışının özofagusu kaplayan mukoza zarına zarar verdiği ciddi bir reflü hastalığı erosive esophagitis n.
mide asidinin anormal geri akışının özofagusu kaplayan mukoza zarına zarar verdiği ciddi bir reflü hastalığı reflux oesophagitis n.
(mide vb.) duvar veya yüzeyde aşınmış krateriform lezyon niche n.
genellikle zehirli veya tiksindirici maddelerin tetiklediği mide bulantısından kaynaklanan his kaybı nausea anesthesia n.
şiddetli mide ağrısı tormina n.
bir tür mide kurdu twisted stomach worm (haemonchus contortus) n.
bir tür mide kurdu twisted wireworm n.
bir tür mide kurdu barber's pole worm n.
mide genişlemesi tympany n.
mide fıtığı gastrocele n.
mide genişlemesi gastrectasia n.
mide bağırsak düşüklüğü gastroenteroptose n.
mide ağrısı stomachache n.
mide bağırsak iltihabı gastroenteritis n.
mide kapısı kasılması gastropylorospasm n.
mide düşüklüğü gastroptose n.
mide düşüklüğü gastroptosis n.
mide ağrısı stomach-ache n.
mide bağırsak düşüklüğü gastroenteroptosis n.
mide genişlemesi gastrectasis n.
mide kanaması gastrorrhegia n.
mide ağrısı gastralgia n.
mide onikiparmak bağırsağı ülseri duodenal ulcer n.
mide spazmı gastrospasm n.
mide atrofisi gastratrophia n.
mide zayıflığı gastrasthenia n.
mide reflüsü esophageal reflux n.
karaciğer veya safra kesesi hastalığından kaynaklanan mide rahatsızlığı biliousness n.
mide genişlemesi wind dropsy n.
mide suyunda hidroklorik asit eksikliği hypochlorhydria n.
mide hastalıkları gastricism n.
mide fesadı gut-rot n.
mide bozulması gut-rot n.
Pharmaceutics
aşırı gazın mide ve bağırsaklardan atılmasını sağlayan ilaç carminative n.
mide ülseri ilacı markası carafate® n.
mide asidi üretimini engelleyen, ülser ve reflü tedavisinde kullanılan bir ilaç nizatidine n.
bazı meme kanseri ve mide kanseri türlerini tedavi etmekte intravenöz verilen insanlaştırılmış monoklonal antikor trastuzumab n.
mide ekşimesini gideren madde alkaliser n.
mide asidi giderici alkaliser n.
mide ekşimesini gideren madde gastric antacid n.
mide asidi giderici gastric antacid n.
mide ekşimesini gideren madde antiacid n.
mide asidi giderici antiacid n.
mide ekşimesini gideren madde alkalizer n.
mide asidi giderici alkalizer n.
mide asidini bastıran proton pompası inhibitörü bir ilaç esomeprazole n.
mide asidi giderici bir ilaç markası maalox® n.
mide bulantısı, hazımsızlık ve ishali tedavi etmek için kullanılan bir salisilat bismuth subsalicylate n.
mide bulantısı ve dimenhidrinatı önlemek için kullanılan bir antihistamin markası gravol® n.
mide ekşimesine karşı ilaç rolaids n.
mide asidi salgısını baskılayıp duodenal ve gastrik ülser ve gastroözofageal reflü hastalığı tedavisinde kullanılan bir proton pompa inhibitörü ilacı omeprazole n.
bir mide asidi giderici markası prevacid® n.
mide rahatsızlığına karşı etkili antibilious adj.
mide rahatsızlığına karşı etkili antibillous adj.
hareketten kaynaklı mide bulantısını ortadan kaldıran anti-motion-sickness adj.
mide bulantısını önleyen antinausea adj.
mide bulantısını hafifleten antinausea adj.
Parasitology
kalın mide kurdu thick stomach worm n.
ortanca mide solucanı medium stomach worm n.
geviş getiren hayvanlarda bulunan bir tür mide kurdu wireworm (haemonchus contortus) n.
at mide sinekleri gasterophilidae n.
at mide sinekleri family gasterophilidae n.
at mide sinekleri genus gasterophilus n.
at mide sineği horse botfly (gasterophilus intestinalis) n.
mide kurdu belly worm n.
Veterinary
bezli mide proventriculus n.
kaslı mide gizzard n.
(sığırlarda) mide iltihabı hoove n.
(köpek) mide torsiyonu bloat n.
evcil hayvanlarda görülen gazlı bir mide rahatsızlığı bloat n.
memelilerde parazit sinek larvalarının mide veya bağırsağı istilası sonucu görülen bir hastalık horse bot n.
Food Engineering
mide ve bağırsak itihabı gastroenteritidis n.
Gastronomy
mide bulantısı stomach upset n.
mide ağrısı stomach ache n.