olmazsa olmaz

Bedeutungen von dem Begriff "olmazsa olmaz" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 14 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
General
1	General	olmazsa olmaz	indispensable adj.
Your assistance is indispensable for us. Yardımın bizim için olmazsa olmazdır. More Sentences
2	General	olmazsa olmaz	essential adj.
Fruits and vegetables are essential to a balanced diet. Meyve ve sebzeler dengeli beslenmenin olmazsa olmazıdır. More Sentences
Speaking
3	Speaking	olmazsa olmaz	is a must expr.
A washing machine is a must for a house. Çamaşır makinesi bir ev için olmazsa olmazdır. More Sentences
General
4	General	olmazsa olmaz	prerequisite for adj.
5	General	olmazsa olmaz	undispensable adj.
6	General	olmazsa olmaz	unspared [obsolete] adj.
7	General	olmazsa olmaz	inevitable adj.
8	General	olmazsa olmaz	core adj.
Colloquial
9	Colloquial	olmazsa olmaz	absolute must n.
10	Colloquial	olmazsa olmaz	must-have n.
Idioms
11	Idioms	olmazsa olmaz	worth your weight in gold adj.
Politics
12	Politics	olmazsa olmaz	sine qua non expr.
Latin
13	Latin	olmazsa olmaz	sine qua non adj.
14	Latin	olmazsa olmaz	sine qua non expr.

Bedeutungen, die der Begriff "olmazsa olmaz" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 17 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
General
1	General	olmazsa olmaz şart	sine qua non n.
2	General	olmazsa olmaz özellik	umbra n.
Phrases
3	Phrases	su olmazsa, hayat olmaz	without water, there is no life expr.
Idioms
4	Idioms	olmazsa olmaz şeyler	bare necessities n.
5	Idioms	olmazsa olmaz kişi	straw that stirs the drink n.
6	Idioms	kendini olmazsa olmaz/vazgeçilmez gören kimse	a fly on the wheel n.
7	Idioms	(bir şey için) olmazsa olmaz bir şey	a sine qua non (of/for something) [us] n.
8	Idioms	(bir şeyin) zaruri/olmazsa olmaz şartı	a sine qua non (of/for something) [us] n.
9	Idioms	olmazsa olmaz bir şart	a sine qua non n.
10	Idioms	olmazsa olmaz şey	the be-all and end-all n.
11	Idioms	olmazsa olmaz parça	bread and butter n.
12	Idioms	olmazsa olmaz olmak	be worth your weight in gold v.
13	Idioms	olmazsa olmaz olmak	be worth one's weight in gold v.
14	Idioms	olmazsa olmaz olmak	be worth its weight in gold v.
15	Idioms	büyük bir işin ya da örgütün olmazsa olmaz ama çok önemli olmayan bir parçası	a small cog in a large wheel expr.
16	Idioms	büyük bir işin ya da örgütün olmazsa olmaz ama çok önemli olmayan bir parçası	a small cog in a large machine expr.
Latin
17	Latin	olmazsa olmaz şey	sine qua non n.