Englisch | Türkisch | |||
---|---|---|---|---|
Common Usage | ||||
Common Usage | recall v. | hatırlamak | ||
I recall that the President-in-Office of the Council has been twice. Konsey Dönem Başkanı'nın iki kez geldiğini hatırlıyorum. More Sentences |
||||
Common Usage | recall v. | anımsamak | ||
I cannot recall Tom smiling. Tom'u yüzü gülerken hiç anımsamıyorum. More Sentences |
||||
General | ||||
General | recall v. | hatırlatmak | ||
The Constitution will be an historic development recalling the 1957 Treaty of Rome. Anayasa, 1957 Roma Antlaşmasını hatırlatan tarihi bir gelişme olacaktır. More Sentences |
||||
General | recall v. | geri çağırmak | ||
The company recalled the defective products. Şirket, kusurlu ürünleri geri çağırdı. More Sentences |
||||
General | recall v. | anımsamak | ||
I don't recall seeing them. Onları gördüğümü anımsamıyorum. More Sentences |
||||
Trade/Economic | ||||
Trade/Economic | recall n. | geri çağrılma | ||
Both are critical to the identification and swift recall of contaminated products. Her ikisi de kontamine ürünlerin belirlenmesi ve hızlı bir şekilde geri çağrılması için kritik öneme sahiptir. More Sentences |
||||
Technical | ||||
Technical | recall v. | anımsamak | ||
I don't recall. Anımsamıyorum. More Sentences |
||||
Technical | recall v. | hatırlamak | ||
It recalls, recognises, reaffirms, reiterates and then goes on to do it all again. Hatırlatır, tanır, teyit eder, tekrar eder ve sonra hepsini tekrar yapmaya devam eder. More Sentences |
||||
General | ||||
General | recall n. | geri alma | ||
General | recall n. | geri isteme | ||
General | recall n. | anımsama | ||
General | recall n. | geri gelme emri | ||
General | recall n. | hatırlatma | ||
General | recall n. | geri gelme işareti | ||
General | recall n. | iptal | ||
General | recall n. | feshetme | ||
General | recall n. | azletme | ||
General | recall n. | geri çağırma | ||
General | recall n. | geri toplama | ||
General | recall n. | bellek | ||
General | recall n. | hafıza | ||
General | recall v. | geri istemek | ||
General | recall v. | dönmek | ||
General | recall v. | anımsatmak | ||
General | recall v. | geri çekmek | ||
General | recall v. | feshetmek | ||
General | recall v. | uyandırmak (duygu) | ||
General | recall v. | geri almak | ||
General | recall v. | tekrar aramak | ||
General | recall v. | iptal etmek | ||
General | recall v. | çağrıştırmak | ||
Trade/Economic | ||||
Trade/Economic | recall n. | iade talebi | ||
Trade/Economic | recall n. | hatalı olduğu anlaşılan ürün için üretici tarafından yapılan iade çağrısı | ||
Trade/Economic | recall n. | geri çağırma | ||
Trade/Economic | recall n. | azletme | ||
Trade/Economic | recall n. | feshetme | ||
Trade/Economic | recall n. | geri alma | ||
Trade/Economic | recall n. | iptal etme | ||
Trade/Economic | recall n. | işten el çektirme | ||
Trade/Economic | recall n. | (piyasadan) toplatma | ||
Trade/Economic | recall v. | iadesini istemek | ||
Trade/Economic | recall v. | iade talep etmek | ||
Trade/Economic | recall v. | gerekli ayar ve düzeltmeleri yapmak için tüketiciden hatalı ürünün iadesini talep etmek | ||
Trade/Economic | recall v. | geri almak | ||
Trade/Economic | recall v. | feshetmek | ||
Trade/Economic | recall v. | iptal etmek | ||
Trade/Economic | recall v. | memuriyetten çıkarmak | ||
Law | ||||
Law | recall v. | geri almak | ||
Law | recall v. | kalan cezayı çekmek | ||
Law | recall v. | lağvetmek | ||
Politics | ||||
Politics | recall n. | geri çağırma | ||
Technical | ||||
Technical | recall v. | yeniden aramak | ||
Computer | ||||
Computer | recall n. | geri çekme | ||
Computer | recall expr. | geri çek | ||
Automotive | ||||
Automotive | recall n. | geri çağırma | ||
Psychology | ||||
Psychology | recall n. | hatırlama | ||
Military | ||||
Military | recall n. | askeri birliğin toplanması için borazan vb. ile yapılan çağrı | ||
Military | recall n. | toplanma borusu | ||
Military | recall n. | içtima borusu |