| Englisch | Türkisch | |||
|---|---|---|---|---|
| General | ||||
| General | reciprocate v. | karşılık vermek | ||
|
They invited us to dinner and a week later we reciprocated. Bizi yemeğe davet ettiler ve bir hafta sonra biz de karşılık verdik. More Sentences |
||||
| General | reciprocate v. | karşılık vermek | ||
|
In conciliation, you must now reciprocate in relation to self-loading and pilotage. Uzlaşmaya varmanız halinde, kendi kendine yükleme ve kılavuzlukla ilgili olarak karşılık vermeniz gerekmektedir. More Sentences |
||||
| General | reciprocate v. | misillemede bulunmak | ||
| General | reciprocate v. | karşılıklı olmak | ||
| General | reciprocate v. | karşılıklı alıp vermek | ||
| General | reciprocate v. | karşılıklı yapmak | ||
| General | reciprocate v. | acısını çıkarmak | ||
| General | reciprocate v. | acısını çıkartmak | ||
| General | reciprocate v. | -e karşılıkta bulunmak | ||
| General | reciprocate v. | -e karşılık vermek | ||
| General | reciprocate v. | mukabele etmek | ||
| General | reciprocate v. | gitgel hareketiyle çalışmak | ||
| General | reciprocate v. | karşılığını yapmak | ||
| Trade/Economic | ||||
| Trade/Economic | reciprocate v. | karşılığını yapmak | ||
| Technical | ||||
| Technical | reciprocate v. | aşağı yukarı hareket etmek | ||
| Technical | reciprocate v. | karşılıklı olarak ileri geri hareket etmek | ||
| Technical | reciprocate v. | karşılıklı hareket etmek | ||
| Mechanic | ||||
| Mechanic | reciprocate v. | ileri geri çalışmak | ||
| Englisch | Türkisch | |||
|---|---|---|---|---|
| General | ||||
| General | reciprocate with v. | karşılığını vermek | ||
| General | reciprocate one's love v. | aşkına karşılık vermek | ||
| Trade/Economic | ||||
| Trade/Economic | reciprocate services n. | karşılıklı hizmetler | ||
| Military | ||||
| Military | reciprocate movement n. | karşılıklı hareket | ||