stabilized - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

stabilized

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Bedeutungen von dem Begriff "stabilized" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 6 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
General
stabilized adj. istikrarlı
stabilized adj. sabitleştirilmiş
stabilized adj. stabilize
stabilized adj. sağlamlaştırılmış
stabilized adj. sabit
Construction
stabilized adj. kararlılaştırılmış

Bedeutungen, die der Begriff "stabilized" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 47 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
General
stabilized road n. stabilize yol
be stabilized v. sabitleştirilmek
Technical
bitumen stabilized soil n. bitümle stabilize edilmiş toprak
microalloyed stabilized steels n. çok az alaşımlı dengeli çelikler
stabilized zirconia n. dengelileştirilmiş zirkonya
stabilized platform n. dengeli platform
stabilized glass n. dinlendirilmiş cam
stabilized steel n. dinlendirilmiş çelik
stabilized feedback amplifier n. kararlı geri beslemeli kuvvetlendirici
chemically stabilized soil n. kimyasal yollarla stabilize edilmiş toprak
tar stabilized soil n. katranla stabilize edilmiş zemin
partially stabilized zirconia n. kısmi dengelileştirilmiş zirkonya
zirconia stabilized with mgo n. magnezya dengeli zirkonya
stabilized road n. stabilize yol
stabilized material n. stabilize malzeme
stabilized base course n. stabilize edilmiş temel tabakası
stabilized soil n. stabilize toprak
stabilized soil n. stabilize zemin
stabilized glass n. stabilize cam
three-axis stabilized spacecraft n. üç eksende dengelenmiş uzay aracı
3-axis stabilized spacecraft n. üç eksende dengelenmiş uzay aracı
partially stabilized adj. kısmi dengelileştirilmiş
Informatics
stabilized power supply n. dengeli güç kaynağı
stabilized feedback n. kararlı geribesleme
Telecom
stabilized power supply n. dengeli güç kaynağı
attitude-stabilized satellite n. kararlı konumlu uydu
attitude stabilized satellite n. yüksekliği kararlı hale getirilmiş uydu
altitude stabilized satellite n. davranışı kararlı hale getirilmiş uydu
Construction
cement-stabilized soil n. çimento ile stabilize edilmiş toprak
ytrria stabilized zirconia n. itriya ile kararlı duruma getirilmiş zirkonya
stabilized road n. stabilize yol
stabilized filling n. stabilize dolgu
Traffic
mechanically stabilized earth n. mekanik olarak stabilize edilmiş zemin
Aeronautic
azimuth stabilized n. azimut dengeleme
cement-stabilized sand n. çimento ile sabitlenmiş kum
gyro stabilized platform n. cayro dengeli platform
stabilized glide slope indicator n. stabilize süzülüş açısı göstergesi
Medical
stabilized patient n. stabilize hasta
stabilized patient n. kontrol altına alınan hasta
Chemistry
yttria-stabilized tetragonal zirconia n. itriyum oksitle kararlı hale getirilmiş tetragonal zirkonyum oksit
be stabilized with v. ile kararlı hale getirilmek
yttria-stabilized adj. itriya dengeli
Environment
environmentally stabilized area n. çevre kontrolü yapılmış alan
Military
stabilized front n. istikrarlı cephe
stabilized warfare n. stabilize harp hali
stabilized front n. stabilize cephe
stabilized warfare n. stabilize harp