tabakalar halinde - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

tabakalar halinde



Bedeutungen von dem Begriff "tabakalar halinde" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 5 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
tabakalar halinde stratified adj.
tabakalar halinde lamellary adj.
tabakalar halinde lamellate adj.
tabakalar halinde lamellated adj.
tabakalar halinde lamellose adj.

Bedeutungen, die der Begriff "tabakalar halinde" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 34 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
tabakalar halinde dizilim delamination n.
ince tabakalar halinde satılan sabun soap flakes n.
ince tabakalar halinde dökülmek flake off v.
tabakalar halinde dizmek delaminate v.
ince tabakalar halinde metal leaf v.
tabakalar halinde yerleştirmek dess [dialect] [uk] v.
tabakalar halinde biriktirmek dess [dialect] [uk] v.
tabakalar halinde yerleştirmek dass [dialect] [uk] v.
tabakalar halinde biriktirmek dass [dialect] [uk] v.
kopup ince tabakalar halinde dökülmek scale (off) v.
tabakalar halinde düşmek sheet v.
tabakalar halinde dizilmiş delaminated adj.
tabakalar halinde hazırlanmış laminary adj.
tabakalar halinde bulunan stratiform adj.
ince tabakalar halinde lankly adv.
Phrasals
bir şeyi ince tabakalar halinde dökmek flake something off of something v.
bir şeyi ince tabakalar halinde dökmek flake something off v.
-den ince tabakalar halinde dökülmek flake off of v.
-den ince tabakalar halinde dökmek flake off of v.
(bir şeyden) ince tabakalar halinde dökülmek flake off of (something) v.
(bir şeyden) ince tabakalar halinde dökmek flake off of (something) v.
Technical
tabakalar halinde tokmaklama tamping in layers n.
tabakalar halinde tokmaklama ramming in layers n.
tabakalar halinde sıkıştırma compaction in layers n.
tabakalar halinde yaymak layer v.
tabakalar halinde hazırlamak wafer v.
paralel tabakalar halinde düzenlemek superstrate v.
Mining
çinko karbonat içeren beyaz, grimsi veya sarımsı kitleler ya da tabakalar halinde bulunan bir mineral zinc bloom n.
çinko karbonat içeren beyaz, grimsi veya sarımsı kitleler ya da tabakalar halinde bulunan bir mineral hydrozincite n.
genellikle ince tabakalar halinde bulunan doğal gümüş iyodürden oluşan sarımsı veya yeşilimsi altıgen bir mineral iodyrite n.
Gastronomy
üstüste tabakalar halinde makarna lasagna n.
üstüste tabakalar halinde makarna lasagne n.
Chemistry
ince tabakalar halinde kristalleşerek ışığı polarize eden iyodokin sülfatı herapathite n.
Geology
ince ve esnek tabakalar halinde meydana gelip yakıldığında oldukça kötü koku yayan bir hidrokarbon minerali dysodile n.