toxic - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

toxic

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Bedeutungen von dem Begriff "toxic" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 25 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
Common Usage
toxic adj. zehirli
General
toxic adj. toksik
toxic adj. çok zararlı
toxic adj. kötü niyetli
toxic adj. iyi gelmeyen
Trade/Economic
toxic adj. değeri önemli ölçüde düşmüş
toxic adj. piyasada satılamayacak derecede değer kaybetmiş
toxic adj. sahibine ciddi zarar ettirme olasılığı olan (finansal varlık)
Technical
toxic n. zehir
toxic adj. ağılı
toxic adj. toksik
toxic adj. zehirleyici
toxic adj. zehirli
Automotive
toxic n. toksik
Medical
toxic adj. ağılı
toxic adj. toksik
Pathology
toxic n. zehirli kimyasal madde
toxic n. zehirli madde
toxic adj. ölümcül
toxic adj. zararlı
Food Engineering
toxic adj. toksik
toxic adj. zehirli
Chemistry
toxic adj. zehirli
Biochemistry
toxic adj. ağılı
Environment
toxic adj. toksik

Bedeutungen, die der Begriff "toxic" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 157 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
Common Usage
non-toxic adj. zehirli olmayan
General
toxic amaurosis n. toksik amoroz
toxic gases n. zehirli gazlar
toxic wastes n. zehirli atıklar
toxic fanbase n. toksik hayran grubu
non-toxic adj. zarar vermeyen
non-toxic adj. yenilebilen veya soluğa zararlı olmayan
Colloquial
toxic bachelor n. ıssız adam
toxic bachelor n. benmerkezci, duyarsız ve bağlanmaktan korkan bekar erkek
toxic waste dump n. iğrenç kişi/şey
toxic waste dump n. çöplük gibi yer/şey
toxic waste dump n. tiksindirici kişi/yer/şey
toxic waste dump n. zehir saçan kişi/yer/şey
toxic waste dump n. kabul edilemez kişi/yer/şey
toxic waste dump n. çekilmez kişi/yer/şey
toxic waste dump n. rezalet kişi/yer/şey
toxic waste dump n. berbat kişi/yer
toxic waste dump n. rezil kişi/yer
toxic waste dump n. kötü kişi/yer
Trade/Economic
toxic bank n. sorunlu banka
toxic bank n. diğer bankaların sahip olduğu düşük gelir getiren varlıkları elinde tutmak ve yönetmek için kurulmuş finansal kuruluş
toxic debt n. mevcut şartlarda fiyatlanamayan ve bankaların bilançolarında zehirli atık olarak görülen kredi
toxic substances n. zehirli atık maddeler
Technical
toxic solution n. ağılı çözelti
toxic fume n. ağılı duman
toxic gas n. ağılı gaz
toxic substance n. toksik madde
detection and measurement of toxic gases n. toksik gazların tespit ve ölçümü
toxic effect n. toksik tesiri
non-toxic and non-corrosive natural gas n. toksit ve korozif olmayan doğal gaz
combustible and toxic gases and vapours n. yanıcı ve toksik gazlar ve buharlar
toxic hazards due to fires n. yangınların sebep olduğu toksik tehlikeler
detection of combustible or toxic gases and vapours n. yanıcı veya toksik gazların ve buharların belirlenmesi
combustible and toxic gases n. yanıcı ve toksik gazlar
toxic substance n. zehirli madde
detection of toxic gases n. zehirli gazların algılanması
assessment of toxic hazard n. zehirlilik tehlikesi değerlendirmesi
toxic gas n. zehirli gaz
toxic solution n. zehirli eriyik
toxic fume n. zehirli duman
detection of toxic gases or oxygen n. zehirli gazların veya oksijenin algılanması
toxic solution n. zehirli çözelti
toxic fumes n. zehirli duman
Construction
toxic combustion emission n. yanarken açığa çıkan zehirli gaz
Woodworking
toxic effectiveness of wood preservative against soft rotting micro-fungi n. ahşap koruyucunun yumuşak çürüyen mikro mantarlara karşı toksik etkinliği
Automotive
toxic compounds n. toksik bileşimler
toxic emission n. toksik emisyon
toxic emissions n. zehirli emisyonlar
Marine
toxic substance n. zehirli madde
Medical
toxic shock n. stafilokokla ilişkilendirilen ciddi akut (bazen ölümcül) enfeksiyondan kaynaklanan bir sendrom
toxic solution n. ağılı çözelti
toxic fumes n. ağılı duman
toxic gas n. ağılı gaz
alimentary toxic aleukia n. alimenter toksik alöki
surgical treatment of benign non-toxic multinodular goiter n. benin nontoksik multinodüler guatrın cerrahi tedavisi
bupivacaine-related toxic reaction n. bupivakaine bağlı toksik reaksiyon
delayed toxic exposure effect n. geçikmiş toksik maruziyet etkileri
toxic epidermal necrolysis n. lyell sendromu
median toxic dose n. medyan toksik doz
toxic epidermal necrolysis n. toksik epidermal nekroliz
toxic colitis and toxic megacolon n. toksik kolit ve toksik megakolon
toxic megacolon and bleeding n. toksik megakolon ve kanama
toxic effect n. toksik etki
the agency for toxic substances and disease registry n. toksik madde ve hastalık kayıt ajansı
toxic megacolon n. toksik megakolon
toxic inhalants n. toksik inhaler ajanlar
non-toxic silicate-based drying agent n. toksik olmayan silikat bazlı kurutma ajanı
toxic mechanisms n. toksik mekanizmalar
toxic multinodular goitre n. toksik multinodüler guatr
toxic nodular goitre n. toksik multinodüler guatr
toxic shock syndrome n. toksik şok sendromu
toxic solitary nodule n. toksik soliter nodül
toxic nodular struma n. toksik multinodüler guatr
toxic reactions n. toksik reaksiyonlar
toxic lymphangitis n. toksik lenfanjit
toxic gas inhalation n. toksik gaz inhalasyonu
toxic plants n. zehirli bitkiler
autoclaves and sterilizers using toxic gas n. zehirli gaz kullanan otoklavlar ve sterilizatöler
non-toxic adj. nontoksik
taken in toxic doses adj. toksik dozlarda alınan
non toxic adj. toksik olmayan
toxic- pref. zehirli, toksik anlamı veren ön ek
Psychology
toxic personality n. sosyal gerilime veya tatsızlığa sebep olan kişi
toxic psychosis n. toksik psikoz
toxic-infectious psychosis n. toksik-enfeksiyonel psikoz
toxic delirium n. toksik hezeyan
toxic negativity n. toksik negatiflik
toxic positivity n. toksik pozitiflik
Pathology
toxic condition n. zehirlenme
toxic shock n. toksik şok sendromu
toxic shock n. ortamda stafilokok varlığı ile ilişkilendirilen ciddi akut (bazen ölümcül) olabilen bir enfeksiyondan kaynaklanan sendrom
toxic jaundice n. toksik maddelerin neden olduğu ve semptomlarından biri sarılık olan hepatit
toxic epidermal necrolysis n. toksik epidermal nekroliz
toxic gastroenteritis and colitis n. toksik gastroenterit ve kolit
toxic erythema n. toksik eritem
thyrotoxicosis with toxic single thyrd nodule n. toksik tek tiroid nodüllü tirotoksikoz
toxic reaction n. toksik reaksiyon
toxic nephropathy n. toksik nefropati
toxic myoneural disorders n. toksik miyonöral bozukluklar
myopathy due to toxic agents n. toksik ajanlara bağlı miyopati
thyrotoxicosis with toxic multinodular goitre n. toksik multinodüler guatrlı tirotoksikoz
toxic encephalopathy n. toksik ensefalopati
polyneuropathy due to toxic agents n. toksik ajanlara bağlı polinöropatiler
toxic diffuse goiter n. basedow hastalığı
toxic diffuse goiter n. ekzoftalmik guatr
toxic diffuse goiter n. toksik guatr
Optics
toxic amaurosis n. toksik amorozis
toxic amblyopia n. toksik ambliyopi
Veterinary
toxic paralysis n. koyunlarda bir tür gıda zehirlenmesi
Chemistry
airborne toxic material n. havadaki toksik meddeler
toxic agent n. toksik etmen
toxic chemical n. toksik kimyasal
toxic material n. toksik malzeme
toxic substance n. zehirli madde
Biology
toxic molecule n. toksik molekül
Agriculture
toxic pesticides n. zehirli tarım ilaçları
Forestry
determination of the toxic values against wood destroying basidiomycetes cultured on an agar medium n. agar ortamında oduna zarar veren basidiomisetlere karşı zehirlilik değerlerinin tayini
Social Sciences
toxic relationship n. zararlı ilişki
Environment
toxic dumpsite n. toksik çöplük
toxic waste site n. toksik çöplük
toxic waste dump n. toksik çöplük
toxic site n. toksik çöplük
toxic waste area n. toksik çöplük
toxic industrial waste n. endüstriyel zehirli atık
maximum allowable toxic concentration n. izin verilebilir azami zehir yoğunluğu
direct concentration measurement of toxic gases n. toksik gazların derişimlerinin doğrudan ölçülmesi
toxic dose n. toksik doz
direct detection of toxic gases n. toksik gazların doğrudan tespit edilmesi
toxic concentration n. toksik konsantrasyonu
toxic smoke emission n. toksik duman emisyonu
toxic substances n. zehirli maddeler
toxic values n. zehirlilik değerleri
toxic waste n. zehirli atık
Meteorology
air toxic n. hava zehirleyicileri
Military
toxic, chemical, biological, or radiological attack n. toksik, kimyasal, biyolojik veya radyolojik saldırı
biological and toxic weapon convention n. biyolojik ve toksik silahlar konvansiyonu
ammunition and toxic material open storage space n. mühimmat ve zehirli maddeler açık depolama sahası
toxic gas n. toksik gaz
toxic gas yard n. toksik gaz deposu
toxic alarm system n. toksik alarm sistemi
toxic chemical biological or nuclear attack n. toksik kimyasal biyolojik veya nükleer taarruz
toxic attack n. toksik taarruz
toxic warfare n. toksik harp
toxic gas yard n. zehirli gaz deposu
toxic gas n. zehirli gaz
toxic alarm system n. zehirli gaz alarm sistemi
toxic attack n. zehirli gaz taarruzu
toxic chemical agent n. zehirli kimyasal harp maddesi
Abbreviation
tss (toxic shock syndrome) n. toksik şok sendromu
tss (toxic shock syndrome) n. toksik şok sendromu
tss (toxic shock syndrome) n. stafilokokla ilişkilendirilen ciddi akut (bazen ölümcül) enfeksiyondan kaynaklanan bir sendrom
Slang
toxic masculinity n. zehirli erkeklik
toxic masculinity n. zehirli maskülenlik
toxic masculinity n. toksik erkeklik
toxic masculinity n. toksik maskülenlik
toxic masculinity n. olumsuz maskülen davranışlar/tavırlar
toxic masculinity n. sosyal egemenliği, istediğiyle yatıp kalkma özgürlüğünü, saldırganlığı, şiddete meyilli olmayı ve öfke dışındaki duygularını bastırmayı içeren olumsuz maskülen davranışlar