weasel - Türkisch Englisch Wörterbuch

weasel

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Bedeutungen von dem Begriff "weasel" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 24 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
Common Usage
weasel n. gelincik
The weasel killed all of our chickens.
Gelincik bütün tavuklarımızı telef etmiş.

More Sentences
General
weasel n. sansar
The weasel is noted for its bad smell.
Sansar kötü kokusuyla bilinir.

More Sentences
weasel n. çakal
That guy is a weasel.
O adam çakalın teki.

More Sentences
Zoology
weasel n. gelincik
The carnivores include sables, Siberian weasels, and ermines.
Etoburlar arasında samurlar, Sibirya gelincikleri ve erminler bulunur.

More Sentences
General
weasel n. sinsi kimse
weasel n. kakım
weasel n. kurnaz
weasel n. samur
weasel v. anlamsız kelimeler kullanmak
weasel v. belirsiz olmak
weasel v. yanıltmak
weasel v. katakulli ile başarmak
weasel v. kurnazlıkla yolunu bulmak
weasel v. sinsice elde etmek
Colloquial
weasel n. laf olsun torba dolsun minvalinde söz
weasel v. doğruluğu şüpheli bilgilerin kaynağı olarak gösterilen sözde otorite
Textile
weasel n. elde eğrilmiş ipliğin yarda ölçüsüne göre uzunluğunu hesaplamak için kullanılan bir tür iplik sarıcı
Transportation
weasel n. hem karada hem de suda gidebilen hafif bir taşıma aracı
Zoology
weasel n. sansar
weasel n. samur
weasel n. görünüşü ve doğası itibariyle gerçek gelinciklere benzeyen memeli hayvan
weasel n. gelincik benzeri hayvanların kürkü veya derisi
Linguistics
weasel n. anlam bozan kelime
British Slang
weasel n. aşağılık tip

Bedeutungen, die der Begriff "weasel" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 101 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
Phrasals
weasel out v. yırtmak
You can't weasel out of this.
Bundan yırtamazsın.

More Sentences
weasel out (of something) v. (bir şeyden) sıyrılmak
You're not going to weasel out of it.
Bu işten sıyrılamayacaksın.

More Sentences
weasel out v. kaytarmak
You're not going to weasel out of it.
Bundan kaytaramayacaksın.

More Sentences
General
weasel word n. laf olsun torba dolsun minvalinde söz
weasel word n. elle tutulur bilgi vermeyen genelgeçer tabir
weasel out of something v. yan çizmek
weasel (out) v. sorumluluktan kaçmak
weasel (out) v. sözünden dönmek
weasel (out) v. sözünü tutmamak
weasel word v. kaçamaklı sözler etmek
weasel-word v. sözde uzmanları kaynak göstererek argüman savunmak
weasel-worded adj. anlam bozucu kelimeler içeren
weasel-worded adj. kafa karıştırmak için kaçamaklı ifade edilen
weasel-worded adj. sözde uzman görüşleri ve yuvarlak laflarla savunulan
weasel-worded adj. kaçamak
Phrasals
weasel out v. sıvışmak
weasel out (of something) v. (bir şeyden) kaytarmak
weasel out v. debelenerek çıkmak
weasel out (of something) v. dar (bir şeyden) çıkmak
weasel out (of something) v. dar (bir şeyden) sıyrılıp çıkmak
weasel out v. hileyle kaçmak
weasel out (of something) v. (bir şeyden) yırtmak
weasel out (of something) v. dar (bir şeyden) debelenerek çıkmak
weasel out (of something) v. (bir şeyden) sıvışmak
weasel out (of something) v. (birinden) sinsice bir şey sızdırmak
weasel out v. paçayı kurtarmak
weasel out v. sıyrılarak çıkmak
weasel out (of something) v. (bir şeyden) paçayı kurtarmak
weasel out (of something) v. hileyle (bir şeyden) kaçmak
weasel out (of something) v. (bir şeyden) sıvışıp kaçmak
weasel out (of something) v. (birinden) bir şey yolmak
weasel out v. zar zor çıkmak
weasel out (of something) v. (birinden) bir şeyi hileyle ele geçirmek
weasel out v. sıyrılmak
weasel out v. sıvışıp kaçmak
weasel out v. yan çizmek
weasel out (of something) v. (birinden) bir şey koparmak
weasel out (of something) v. dar (bir şeyden) zar zor çıkmak
weasel out v. yan çizmek
weasel out v. sözden dönmek
Colloquial
weasel-faced adj. sansar suratlı
weasel-faced adj. yüzü çirkin, ince, keskin veya sivri hatlara sahip olan (kişi)
you weasel exclam. seni sinsi
you weasel exclam. seni kurnaz
Idioms
weasel words n. kaçamak sözler
catch a weasel asleep v. onun gibi kurnaz birini gafil avlamak
catch a weasel asleep v. onun gibi bir tilkiyi hazırlıksız yakalamak
catch a weasel asleep v. her an tetikte olan birini atlatmak
catch a weasel asleep v. bir gözü açık uyuyanı atlatmak
catch a weasel asleep v. tilki uykusuna yatan birini gafil avlamak
weasel out v. katakulli ile başarmak
weasel out v. sinsice elde etmek
Media
weasel text n. web sayfasında popüler veya tartışmalı bir içeriğin neden kaldırıldığını açıklayan mesaj
Automotive
weasel [us] n. (palet zincirleriyle) karda kullanılan bir motorlu taşıt
Zoology
new world least weasel (mustela rixosa) n. amerika ve kanada'da görülen bir bayağı gelincik
tiger weasel n. eski dünya'ya özgü bir gelincik
malacca weasel (viverricula malaccensis) n. çin ve güneydoğu asya'ya özgü, siyah benekli kırçıl kürkü olan ve afrika misk kedisinden daha küçük bir misk kedisi
malacca weasel (viverricula indica) n. çin ve güneydoğu asya'ya özgü, siyah benekli kırçıl kürkü olan ve afrika misk kedisinden daha küçük bir misk kedisi
weasel sportive lemur n. kısa kuyruklu bir lemur
weasel lemur n. kısa kuyruklu bir lemur
greater weasel lemur n. kısa kuyruklu bir lemur
honey weasel n. bal porsuğu
longtail weasel n. uzun kuyruklu gelincik
shorttail weasel n. kakın
long-tailed weasel n. uzun kuyruklu gelincik
shorttail weasel n. kuzey yarımküre’ye özgü, beyaz kürklü bir gelincik
old world least weasel n. avrupa’ya özgü bir bayağı gelincik
long-tailed weasel n. amerika’ya özgü, iri ve kuyruğunun ucu siyah olan bir gelincik
longtail weasel n. amerika’ya özgü, iri ve kuyruğunun ucu siyah olan bir gelincik
longtail weasel n. uzun kuyruklu gelincik
long-tailed weasel n. uzun kuyruklu gelincik
old world least weasel n. avrupa'ya özgü mustela cinsinin en küçük üyesi
snake weasel n. afrika'ya özgü şeritli bir gelincik türü
Botanic
yellow weasel-snout n. sarı ballıbaba
yellow weasel-snout n. avrasya'da yetişen sarı çiçekli otsu bir bitki
Linguistics
weasel word n. anlam bozucu kelime
weasel worded n. anlam bozan kelimeli
Military
wild weasel n. wild weasel uçağı
Ornithology
weasel duck n. genç erkek sütlabi
weasel coot n. genç erkek sütlabi
weasel coot n. dişi sütlabi
weasel duck n. dişi sütlabi
Slang
crap-weasel n. önemli bir konuya maydanoz olan çıkıntı tip
crap-weasel n. birşeyleri bok eden tip
crap-weasel n. bir şeyin içine eden kimse
crap-weasel n. uzun süredir peşinde koşulan kimseyi ayartıp onunla çıkmaya başlayan kimse
weasel word n. ifadeyi yanıltıcı hale getirmek için kullanılan kelime
shake the weasel v. tuvalete gitmek
shake the weasel v. sıçmak
weasel out v. koparmak
weasel out of v. koparmak
weasel out v. çaktırmadan sıyrılmak
weasel out v. hileyle ele geçirmek
weasel out of v. sinsice bir şey sızdırmak
weasel out v. bir şey yolmak
weasel out v. çaktırmadan sıvışmak
weasel out v. sinsice bir şey sızdırmak
weasel out v. çaktırmadan kaçmak
weasel out of v. hileyle ele geçirmek
weasel out of v. bir şey yolmak
British Slang
weasel-water v. lezzetsiz yavan içecek