Verlauf

without prejudice

Bedeutungen von dem Begriff "without prejudice" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 5 Ergebniss(e)

	Kategorie	Englisch	Türkisch
General
1	General	without prejudice adj.	önyargısız
2	General	without prejudice adv.	halel getirmeksizin
3	General	without prejudice adv.	ihtirazi kayıt ile
4	General	without prejudice adv.	etki altında kalmadan
Law
5	Law	without prejudice n.	önyargı veya taraf tutma olmaksızın

Bedeutungen, die der Begriff "without prejudice" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 21 Ergebniss(e)

	Kategorie	Englisch	Türkisch
General
1	General	without prejudice to prep.	(bir tarafın) haklarını çiğnemeden
2	General	without prejudice to prep.	zarar vermeden
3	General	without prejudice of prep.	...önyargısı olmadan
Phrases
4	Phrases	without any prejudice expr.	hiçbir önyargı olmaksızın
5	Phrases	without prejudice to the provisions expr.	hükümler saklı kalmak koşuluyla
6	Phrases	without prejudice to the exceptions in the law expr.	kanundaki istisnalar hariç olmak üzere
7	Phrases	without prejudice to any rights implied by statute or common law or under the provisions of this agreement expr.	tüzük ya da genel hukuk tarafından kastedilen ya da bu anlaşmanın hükümleri çerçevesindeki herhangi bir hak saklı kalmak koşuluyla
8	Phrases	without prejudice to the generality of the foregoing expr.	yukarıdaki prensibin genelliğine zarar gelmeksizin
9	Phrases	without prejudice to the generality of the foregoing expr.	yukarıdaki hükümlerin genel niteliğine halel getirmeksizin
10	Phrases	without prejudice to the generality of the foregoing expr.	yukarıdaki hükümlerin genel niteliğini kısıtlamaksızın
11	Phrases	without prejudice to the generality of the foregoing expr.	yukarıdaki hükümlerin genel niteliğini sınırlamaksızın
Trade/Economic
12	Trade/Economic	without prejudice to ...'s warranties expr.	garantileri saklı kalmak üzere
Law
13	Law	dismissal without prejudice n.	davanın usulden reddi
14	Law	wp (without prejudice) n.	halel getirmeksizin
15	Law	wp (without prejudice) n.	önyargı olmaksızın
16	Law	wp (without prejudice) n.	taraf tutmaksızın
17	Law	without prejudice to expr.	halel getirmeksizin
18	Law	without prejudice to the legitimate interests of the right holder expr.	hak sahibinin meşru menfaatlerine halel getirmeksizin
19	Law	without prejudice to expr.	halel getirmeksizin
20	Law	without prejudice to contract expr.	sözleşmeye halel gelmeden
Politics
21	Politics	without prejudice to the provisions expr.	hükümler saklı kalmak koşuluyla