yüklenmiş - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

yüklenmiş



Bedeutungen von dem Begriff "yüklenmiş" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 19 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
yüklenmiş shipped adj.
yüklenmiş loaded adj.
yüklenmiş embarked adj.
yüklenmiş charged adj.
yüklenmiş laded adj.
yüklenmiş encumbered adj.
yüklenmiş burdened adj.
yüklenmiş tapped adj.
yüklenmiş laden adj.
yüklenmiş freight [obsolete] adj.
yüklenmiş freighted adj.
Idioms
yüklenmiş carrying a load adj.
Trade/Economic
yüklenmiş charged adj.
Automotive
yüklenmiş charged adj.
Marine
yüklenmiş burdened adj.
Slang
yüklenmiş carrying a (heavy) load adj.
yüklenmiş charged up adj.
yüklenmiş charged (up) adj.
yüklenmiş charged (up) adj.

Bedeutungen, die der Begriff "yüklenmiş" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 59 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
fazla yüklenmiş overladen adj.
önceden yüklenmiş preloaded adj.
uçağa yüklenmiş embarked adj.
trene yüklenmiş entrained adj.
fazlasıyla yüklenmiş overladen adj.
yüklenmiş (uçağa vb) embarked adj.
fabrikada yüklenmiş factory installed adj.
konteynıra yüklenmiş containerised adj.
konteynıra yüklenmiş containerized adj.
aşırı yüklenmiş overloaded adj.
aşırı yüklenmiş overburdened adj.
şimşekle yüklenmiş enfouldered adj.
ata yüklenmiş horse adj.
az yüklenmiş light adj.
ağır eşyalar yüklenmiş heavily-laden adj.
aşırı sorumluluk yüklenmiş overburdened adj.
Colloquial
ile yüklenmiş/doldurulmuş laded with adj.
ile yüklenmiş/doldurulmuş laden with adj.
(birine) zoraki yüklenmiş upon (one) adj.
Idioms
biri/bir şey sırtına yüklenmiş stuck with someone or something adj.
sırtına yüklenmiş stuck with adj.
aşırı sorumluluk yüklenmiş hard-pressed adj.
sırtına yüklenmiş saddled with adj.
(biri/bir şey) sırtına yüklenmiş saddled with (someone or something) adj.
Trade/Economic
bir mamule yüklenmiş maliyet applied cost n.
değer yüklenmiş kart stored value card n.
mamule yüklenmiş genel giderler applied overhead n.
satış hasılatı tarafından karşılanmış ya da stoklara yüklenmiş maliyet absorbed cost n.
stoklara yüklenmiş maliyet absorbed cost n.
yüklenmiş konşimento shipped bill of lading n.
aşırı yüklenmiş overladen adj.
fabrikada yüklenmiş hot loaded adj.
vergi yüklenmiş betaxed adj.
Technical
aşırı yüklenmiş dirençler overloaded resistors n.
ısı yayan numunelerle yüklenmiş deney odası test chamber loaded with heat-dissipating specimens n.
normal yüklenmiş kil normally loaded clay n.
sinüzoidal olmayan akımlarla yüklenmiş transformatör transformer loaded with non-sinusoidal currents n.
tek yönlü yüklenmiş çekme numunesi uniaxially loaded tension specimen n.
yüklenmiş kil loaded clay n.
yüklenmiş açık loaded span n.
yüklenmiş baskılı tel levha loaded printed wire board n.
yüklenmiş çevrim loaded circuit n.
yüklenmiş devre loaded circuit n.
aşırı yüklenmiş overloaded adj.
fabrıkada yüklenmiş hot loaded adj.
önceden yüklenmiş pre-loaded adj.
yay ile yüklenmiş spring-loaded adj.
Computer
yüklenmiş dosya upload n.
fonksiyonun aşırı yüklenmiş versiyonu overload n.
bilgisayara yüklenmiş bir programı kaldırmak uninstall v.
fabrikada yüklenmiş hot loaded adj.
önceden yüklenmiş already downloaded adj.
ön yüklenmiş preinstalled adj.
Electric
pozitif yüklenmiş plus adj.
Aeronautic
uçağın yakıtsız, fakat diğer bütün yüklerin yüklenmiş hali zero fuel weight n.
Marine
gemiye yüklenmiş shipped adj.
Math
aşırı yüklenmiş fonksiyon overloaded function n.
Military
intihar saldırısında kullanılmak üzere patlayıcı yüklenmiş uçak kamikaze n.
Slang
şarjı yüklenmiş charged up adj.