şişkinlik - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

şişkinlik



Bedeutungen von dem Begriff "şişkinlik" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 46 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
Common Usage
şişkinlik swelling n.
General
şişkinlik bulginess n.
şişkinlik intumescence n.
şişkinlik turgidness n.
şişkinlik lump n.
şişkinlik knoll n.
şişkinlik swell n.
şişkinlik surfeit n.
şişkinlik tympany n.
şişkinlik tumefaction n.
şişkinlik inflation n.
şişkinlik tumidity n.
şişkinlik turgor n.
şişkinlik tumescence n.
şişkinlik bulge n.
şişkinlik turgidity n.
şişkinlik turgescence n.
şişkinlik node n.
şişkinlik bag n.
şişkinlik belly n.
şişkinlik extumescence n.
şişkinlik ventosity [obsolete] n.
şişkinlik windiness n.
şişkinlik distent n.
şişkinlik cushion [obsolete] n.
şişkinlik dropsicalness n.
şişkinlik pooch n.
şişkinlik curmurring n.
şişkinlik swollenness n.
Idioms
şişkinlik case of the dropsy n.
Technical
şişkinlik vaulting n.
şişkinlik distension n.
şişkinlik bulge n.
şişkinlik camber n.
Medical
şişkinlik intumescence n.
şişkinlik puffiness n.
şişkinlik lump n.
şişkinlik ganglion n.
şişkinlik tumefaction n.
şişkinlik ventricosity n.
şişkinlik dyspepsy n.
şişkinlik bulge n.
şişkinlik tumour n.
şişkinlik flatulence n.
şişkinlik tumor n.
şişkinlik flatuosity [obsolete] n.

Bedeutungen, die der Begriff "şişkinlik" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 36 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
şişkinlik nedeni ventosity [obsolete] n.
kafada şişkinlik clour n.
şişkinlik yaratan distensile adj.
Trade/Economic
durgun şişkinlik stagflation n.
finansal şişkinlik financial bubble n.
Automotive
(taşıt tekerleklerindeki) aşırı şişkinlik overinflation n.
Medical
ağrı ve şişkinlik abdominal pain and bloating n.
apseli şişkinlik blain n.
damarda bölgesel şişkinlik aneurysm n.
damarda bölgesel şişkinlik aneurysm n.
düğümcük şişkinlik nodule n.
el veya ayak parmağındaki şişkinlik (soğuktan dolayı) chilblain n.
genelde yemekten sonra batında oluşan şişkinlik bloating n.
karında şişkinlik distention n.
kadınlarda aybaşı (mens) öncesi görülen şişkinlik aşırı yemek yeme arzusu ve meme hassasiyeti gibi belirtiler moliminal symptoms n.
öğün sonrası şişkinlik postprandial bloating n.
şişkinlik inmesi detumescence n.
testiste şişkinlik swelling in the testis n.
yeme sonrası şişkinlik postprandial bloating n.
(midede) şişkinlik bloatedness n.
şişkinlik yapmak bloat v.
şişkinlik yapan flatulent adj.
şişkinlik yapan (midede ve bağırsakta) windy adj.
şişkinlik yapan (midede ve bağırsakta) windy adj.
şişkinlik yaratan inflative [obsolete] adj.
Pathology
derideki iltihap dolu şişkinlik empyesis n.
iştah kaybı, şişkinlik, kilo kaybı, kas ağrısı ve steatore şeklinde ortaya çıkan, çölyak hastalığı, spru ve kistik fibroz ile ilişkilendirilen bir sendrom malabsorption syndrome n.
testiste tümör benzeri şişkinlik sarcocele n.
Veterinary
koyunlarda şişkinlik yapan bir hastalık blast n.
kuşların ayaklarında görülen, genellikle enfeksiyon kaynaklı şişkinlik bumble-foot n.
at bacağında meydana gelen şişkinlik clap n.
atın dudaklarında şişkinlik flaps n.
Zoology
şişkinlik (at) wind colic n.
Botanic
simbiyotik bakteri içeren baklagil bitkisinin köklerindeki şişkinlik nodule n.
çeşitli otlarda görülen, gövdede şişkinlik ve yapraklarda bozulma yaratan bir hastalık tulip root n.
Breeding
şişkinlik yapmak heave [dialect] [uk] v.