authorize - English Turkish Sentences
English Turkish
authorize izin vermek v.
  • They authorize Muslim workers to leave early in Ramadan.
  • Müslüman işçilere Ramazan'da erken ayrılmaları için izin veriyorlar.
  • She authorizes her children to grow their hair long.
  • Çocuklarına saçlarını uzatmaları için izin veriyor.
  • Who authorized this?
  • Buna kim izin verdi?
Show More (13)
authorize onaylamak v.
  • Use of deadly force has been authorized.
  • Ölümcül kuvvet kullanımı onaylandı.
  • Who authorized the filming?
  • Çekimi kim onayladı?
  • Who authorized this?
  • Bunu kim onayladı?
Show More (0)
authorize yetki vermek v.
  • The parliament can authorize the police to have control over the area.
  • Parlamento, polise bölge üzerinde kontrol yetkisi verebilir.
  • Have you ever authorized me to leave early?
  • Hiç erken ayrılmam için bana yetki verdin mi?
Show More (-1)