|
- He was known as London's most eligible bachelor.
- Londra'nın en gözde bekarı olarak bilinirdi.
- Are you a bachelor, too?
- Sen de mi bekarsın?
- Tom was still a bachelor at that time.
- Tom o zaman hâlâ bekardı.
- Aren't you going to Tom's bachelor party?
- Tom'un bekârlığa veda partisine gitmiyor musun?
- Tom is a bachelor.
- Tom bir bekar.
- I'm not a bachelor anymore.
- Artık bekar değilim.
- The reason both brothers gave for remaining bachelors was that they couldn't support both airplanes and a wife.
- Her iki kardeşin de bekar kalmalarının nedeni hem uçaklara hem de bir eşe bakamayacak olmalarıydı.
- Are you a bachelor, too?
- Sen de bekar mısın?
- Are you still a bachelor?
- Hala bekar mısın?
- Tom remained a bachelor until his death.
- Tom ölene kadar bekar kaldı.
- Tom is a bachelor, isn't he?
- Tom bir bekar, değil mi?
- If he were a bachelor, I would marry him.
- O bir bekar olsaydı onunla evlenirdim.
- Are you still a bachelor?
- Hâlâ bekar mısın?
- Are you going to Tom's bachelor party?
- Tom'un bekârlığa veda partisine gidiyor musun?
- I'm a bachelor.
- Ben bekarım.
- You're a bachelor too?
- Sen de mi bekarsın?
- That man is definitely a bachelor.
- O adam kesinlikle bir bekar.
- Tom is a bachelor, isn't he?
- Tom bekar, değil mi?
- If he were a bachelor, I would marry him.
- Eğer bekar olsaydı, onunla evlenirdim.
- Why's Tom still a bachelor?
- Tom neden hala bekar?
- Tom was still a bachelor then.
- Tom o zamanlar hâlâ bekârdı.
- Tom was a bachelor his whole life.
- Tom tüm hayatı boyunca bir bekardı.
- Tom is a confirmed bachelor.
- Tom onaylanmış bir bekar.
- That man is definitely a bachelor.
- Bu adam kesinlikle bir bekar.
- Both brothers said that they couldn't support both a wife and an airplane, so they spent their lives as bachelors.
- Her iki kardeş de hem bir eşe hem de bir uçağa bakamayacaklarını, bu yüzden hayatlarını bekar olarak geçirdiklerini söylediler.
- Aren't you a bachelor, too?
- Sen de bekar değil misin?
- Are you bachelors?
- Bekar mısınız?
- Are all three of you bachelors?
- Sizin üçünüz bekâr mısınız?
- That's why I'm a bachelor.
- Bu yüzden bekarım.
- Tom is still a bachelor.
- Tom hala bekar.
- No, I'm still a bachelor.
- Hayır, ben hala bekarım.
- Why's Tom still a bachelor?
- Neden Tom hâlâ bir bekar?
- Whether you get married or stay a bachelor, you'll regret it either way.
- İster evlen ister bekar kal, her iki durumda da pişman olacaksın.
- I'm not a bachelor anymore.
- Ben artık bekar değilim.
- He remained a bachelor all his life.
- Hayatı boyunca bekar kaldı.
- Aren't both of you bachelors?
- İkiniz de bekar değil misiniz?
- I am a bachelor.
- Ben bekarım.
- Aren't you a bachelor, too?
- Sen de bekâr değil misin?
- Tom was still a bachelor at that time.
- Tom o zamanlar hâlâ bekârdı.
- Are both of you bachelors?
- İkiniz de bekar mısınız?
- Aren't you a bachelor?
- Sen bekar değil misin?
- We're having a bachelor party for Tom at my place tonight.
- Bu gece benim evimde Tom için bekârlığa veda partisi veriyoruz.
- Are all three of you bachelors?
- Üçünüz de bekar mısınız?
- Tom remained a bachelor until his death.
- Tom ölene kadar bekâr kaldı.
- That's why I'm a bachelor.
- Bekar olmamın nedeni bu.
- Tom is still a bachelor.
- Tom hâlâ bir bekar.
- Are you and Tom both bachelors?
- Sen ve Tom ikiniz de bekar mısınız?
- Tom remained a bachelor his whole life.
- Tom hayatı boyunca bekar kaldı.
- Are you a bachelor?
- Bekar mısın?
- No, I'm still a bachelor.
- Hayır, hala bekarım.
- Tom is a bachelor.
- Tom bir bekardır.
- I'll throw you a bachelor party.
- Sana bir bekârlığa veda partisi düzenleyeceğim.
- Are all three of you bachelors?
- Sizin üçünüz bekar mısınız?
- Aren't both of you bachelors?
- İkiniz de bekâr değil misiniz?
- Tom was a bachelor his whole life.
- Tom hayatı boyunca bekârdı.
Show More (52)
|
