1 |
banner |
pankart |
n. |
|
- There was a huge banner at the entrance of town saying 'Welcome.'
- Şehrin girişinde "Hoş geldiniz" yazan büyük bir pankart vardı.
- I noticed today that there are banners hanging in the Parliament's courtyard.
- Bugün Parlamento'nun avlusunda pankartların asılı olduğunu fark ettim.
- Please sit down and remove the banners.
- Lütfen oturun ve pankartları kaldırın.
- I noticed today that there are banners hanging in the Parliament's courtyard.
- Bugün Parlamento'nun bahçesinde pankartların asılı olduğunu fark ettim.
- I therefore ask that these banners be removed.
- Bu nedenle bu pankartların kaldırılmasını rica ediyorum.
- The street is decorated with banners.
- Cadde pankartlarla süslenmişti.
- We made a banner.
- Bir pankart yaptık.
Show More (4)
|
2 |
banner |
bayrak |
n. |
|
- Perhaps the Convention has raised the European banner so high that its feet do not touch the ground.
- Belki de Sözleşme Avrupa bayrağını o kadar yükseğe kaldırmıştır ki ayakları yere değmemektedir.
- Many people gathered under this banner of freedom.
- Birçok insan bu özgürlük bayrağı altında toplandı.
- Many people gathered under this banner of freedom.
- Pek çok kişi bu özgürlük bayrağı altında toplandı.
Show More (0)
|
3 |
banner |
(davaya, prensibe) çağrı |
n. |
|
- The protester marched towards the parliament building under the banner of equality.
- Protestocular eşitlik çağrısı altında parlamento binasına doğru yürüyüşe geçti.
Show More (-2)
|
4 |
banner |
sancak |
n. |
|
- There is a lion skeleton image on the king's banner.
- Kralın sancağında bir aslan iskeleti resmi var.
Show More (-2)
|
5 |
banner |
afiş |
n. |
|
- We made a banner.
- Biz bir afiş yaptık.
Show More (-2)
|