|
- You wouldn't have come if you didn't think it was important.
- Onun önemli olduğunu düşünmeseydin gelmezdin.
- I think his opinion is important.
- Onun görüşünün önemli olduğunu düşünüyorum.
- Since this is important, I'd like you to attend to it yourself.
- Önemli olduğu için, senin ilgilenmeni istiyorum.
- I know that this is important to you.
- Bunun senin için önemli olduğunu biliyorum.
- Tom felt it was important that you know this.
- Tom bunu bilmenin önemli olduğunu düşündü.
- There were many things that I thought were important at that time that I no longer believe are important.
- Artık önemli olduğuna inanmadığım, o zamanlar önemli olduğunu düşündüğüm çok şey vardı.
- Do you think that eating breakfast every day is important?
- Her gün kahvaltı yapmanın önemli olduğunu düşünüyor musunuz?
- What is important for you?
- Sizin için önemli olan nedir?
- But how are you going to decide what is important, and what isn't?
- Ama neyin önemli olup olmadığına nasıl karar vereceksin?
- This must be important.
- Bu önemli olmalı.
- Take a step back, evaluate what is important, and enjoy life.
- Bir adım geri at, neyin önemli olduğunu değerlendir ve hayatın tadını çıkar.
- You said it was important.
- Önemli olduğunu söylemiştin.
- I know that this is important for us all.
- Ben bunun hepimiz için önemli olduğunu biliyorum.
- Petroleum has been important since ancient times.
- Petrol eski zamanlardan beri önemli olmuştur.
- He said it was important.
- Önemli olduğunu söyledi.
- I asked Tom why he thought that was important.
- Tom'a bunun neden önemli olduğunu düşündüğünü sordum.
- You said that it was important.
- Bunun önemli olduğunu söyledin.
- I think friends are important.
- Arkadaşların önemli olduğunu düşünüyorum.
- He said that it was important.
- Adam önemli olduğunu söyledi.
- Scientists consider the invention to be important.
- Bilim insanları bu buluşun önemli olduğunu düşünüyorlar.
- But how are you going to decide what is important, and what isn't?
- Ama neyin önemli olup olmadığına nasıl karar vereceksiniz?
- You said it was important that I see you.
- Seni görmemin önemli olduğunu söylemiştin.
- Scientists consider the invention to be important.
- Bilim adamları buluşun önemli olduğunu düşünüyor.
- It is correct to say that psychological readiness is important in this therapy.
- Bu terapide psikolojik hazırlığın önemli olduğunu söylemek yerinde olur.
- You said it was important that I see you.
- Seninle görüşmemin önemli olduğunu söyledin.
- This had better be important.
- Bu önemli olsa iyi olur.
- I think that recording is important.
- O kaydın önemli olduğunu düşünüyorum.
- You said that it was important.
- Önemli olduğunu söylemiştin.
- Do you feel giving gifts is important?
- Hediye vermenin önemli olduğunu düşünüyor musunuz?
- If it had been important, I would've done it.
- Eğer önemli olsaydı, yapardım.
- Tom would have apologized to Mary if he had thought it was important.
- Tom önemli olduğunu düşünseydi Mary'den özür dilerdi.
- I think birthdays are important.
- Doğum günlerinin önemli olduğunu düşünüyorum.
- I think that cultural exchanges are important.
- Kültürel alışverişin önemli olduğunu düşünüyorum.
- Tom said it was important.
- Tom önemli olduğunu söyledi.
- They said that it was important.
- Onlar bunun önemli olduğunu söylediler.
- Tom knows this is important to Mary.
- Tom bunun Mary için önemli olduğunu biliyor.
- You said it was important.
- Bunun önemli olduğunu söyledin.
- Take a step back, evaluate what is important, and enjoy life.
- Bir adım geri at, neyin önemli olduğunu değerlendir ve hayattan keyif al.
- I thought this was important.
- Bunun önemli olduğunu düşünmüştüm.
- I always knew it was important.
- Onun önemli olduğunu her zaman biliyordum.
- I did what was important to me.
- Benim için önemli olan şeyi yaptım.
- I don't think any of this is important.
- Bunların hiçbirinin önemli olduğunu sanmıyorum.
- I think that this is important.
- Bunun önemli olduğunu düşünüyorum.
- He said it was important.
- O bunun önemli olduğunu söyledi.
- What is important is to keep this in mind.
- Önemli olan bunu hatırınızda tutmanız.
- Grades are important, but they're not everything.
- Notlar önemli olsa da her şey demek değil.
- She said that it was important.
- Önemli olduğunu söyledi.
- Tom said it was important.
- Tom onun önemli olduğunu söyledi.
- If it had been important, I would've done it.
- Önemli olsaydı, onu yapardım.
- The strongest drive in human nature is the wish to be important.
- İnsan doğasındaki en güçlü dürtü, önemli olmak arzusudur.
- I don't consider this to be important.
- Bunun önemli olduğunu düşünmüyorum.
- But how are you going to decide what is important, and what isn't?
- Neyin önemli olup olmadığına nasıl karar vereceksin?
- I know that this is important for us all.
- Bunun hepimiz için önemli olduğunu biliyorum.
- Do you think that eating with your family is important?
- Ailenizle birlikte yemek yemenin önemli olduğunu düşünüyor musunuz?
- The strongest drive in human nature is the wish to be important.
- İnsan doğasındaki en güçlü dürtü önemli olma isteğidir.
- I know this is important to you.
- Bunun senin için önemli olduğunu biliyorum.
- Do you feel birthdays are important?
- Doğum günlerinin önemli olduğunu düşünüyor musun?
- I think that cultural exchanges are important.
- Kültür alışverişlerinin önemli olduğunu düşünüyorum.
- So let's find out what is important to Tom.
- Öyleyse Tom için neyin önemli olduğunu bulalım.
- What is important is not which university you've graduated from but what you've learned in the university.
- Önemli olan hangi üniversiteden mezun olduğunuz değil, üniversitede ne öğrendiğinizdir.
- What is important is to keep this in mind.
- Önemli olan bunu akılda tutmak.
- I didn't think it was important.
- Bunun önemli olduğunu düşünmedim.
- Tom wouldn't have come if he didn't think it was important to be here.
- Tom burada olmanın önemli olduğunu düşünmeseydi gelmezdi.
- Tom said that he thought that education was important.
- Tom eğitimin önemli olduğunu düşündüğünü söyledi.
- What is important is that they use their vote judiciously.
- Önemli olan oylarını akıllıca kullanmalarıdır.
- What is important is that they use their vote judiciously.
- Önemli olan oylarını mantıklı bir şekilde kullanmalarıdır.
- There were many things that I thought were important at that time that I no longer believe are important.
- O zamanlar önemli olduğunu düşündüğüm ama artık önemli olduğuna inanmadığım pek çok şey vardı.
- I did what was important to me.
- Benim için önemli olanı yaptım.
- You wouldn't have come if you didn't think it was important.
- Önemli olduğunu düşünmeseydin gelmezdin.
- I thought this was important.
- Ben bunun önemli olduğunu düşündüm.
- What is important is not how many books you read, but what books you read.
- Önemli olan kaç kitap okuduğunuz değil, hangi kitapları okuduğunuzdur.
- I know that this is important.
- Bunun önemli olduğunu biliyorum.
- Petroleum has been important since ancient times.
- Petrol çok eski zamanlardan beri önemli olmuştur.
- She said it was important.
- Önemli olduğunu söyledi.
- They said it was important.
- Önemli olduğunu söylediler.
- Do you know why this date is important?
- Bu tarihin neden önemli olduğunu biliyor musun?
- She said it was important.
- O bunun önemli olduğunu söyledi.
- Since this is important, I'd like you to attend to it yourself.
- Bu önemli olduğu için buna bizzat katılmanı istiyorum.
- I didn't think it was important.
- Önemli olduğunu düşünmedim.
- They said it was important.
- Onlar bunun önemli olduğunu söyledi.
- They said that it was important.
- Önemli olduğunu söylediler.
- He said that it was important.
- Bunun önemli olduğunu söyledi.
- Petroleum has been important since ancient times.
- Petrol eski çağlardan beri önemli olmuştur.
- She said that it was important.
- Kadın önemli olduğunu söyledi.
Show More (81)
|
