bio-diversity - English Turkish Sentences
English Turkish
bio-diversity biyoçeşitlilik n.
  • According to the Liberals, climate, waste, and bio-diversity had to be included.
  • Liberallere göre iklim, atık ve biyo-çeşitliliğin de dahil edilmesi gerekiyordu.
  • We are dealing here with an area which is essential for preserving our environment and our bio-diversity.
  • Burada çevremizi ve biyo-çeşitliliğimizi korumak için elzem olan bir alanla karşı karşıyayız.
Show More (-1)