blaming - English Turkish Sentences
English Turkish
blaming suçlama n.
  • And, for heaven's sake, do not let us turn around and start blaming you for not actually getting to 2004 on time.
  • Ve Tanrı aşkına, dönüp de 2004'e zamanında yetişemediğiniz için sizi suçlamaya başlamamıza izin vermeyin.
  • I would like to conclude by reminding you that we should at last stop blaming ourselves for things that no longer exist.
  • Son olarak, artık var olmayan şeyler için kendimizi suçlamayı bırakmamız gerektiğini hatırlatmak isterim.
  • Stop blaming him for your mistakes.
  • Hataların için onu suçlamayı bırak.
Show More (3)