|
- What is crucial is to bring out the truth.
- Önemli olan gerçeği ortaya çıkarmaktır.
- Together we tried to bring out what was best for Parliament.
- Birlikte Parlamento için en iyi olanı ortaya çıkarmaya çalıştık.
- And each one brings out something different from inside of us.
- Ve her biri içimizdeki farklı bir şeyi ortaya çıkarıyor.
- The company is bringing out a new kind of sports car.
- Şirket, yeni bir tür spor araba çıkarıyor.
- The writer is bringing out a new book next month.
- Yazar önümüzdeki ay yeni bir kitap çıkaracak.
- He brought out the truth of the murder case.
- Cinayet davasının gerçeğini ortaya çıkardı.
- The dress brings out your eyes.
- Elbise gözlerini ortaya çıkarıyor.
- Poverty does more to bring out the worst in people and conceal the best than anything else in the world.
- Yoksulluk, insanların en kötü yanlarını ortaya çıkarıp en iyi yanlarını gizlemek için dünyadaki her şeyden daha fazlasını yapar.
- Ford is bringing out the new models soon.
- Ford yakında yeni modellerini çıkaracak.
- Poverty does more to bring out the worst in people and conceal the best than anything else in the world.
- Yoksulluk insanlardaki en kötüyü ortaya çıkarmak ve en iyiyi gizlemek için dünyadaki başka her şeyden daha fazlasını yapar.
- He brought out the truth of the murder case.
- O, cinayet davası ilgili gerçeği ortaya çıkardı.
Show More (8)
|