1 |
cap |
şapka |
n. |
|
- She wore a white baseball cap backwards.
- Beyaz bir beyzbol şapkasını ters takmıştı.
- Tom is wearing my cap.
- Tom benim şapkamı giyiyor.
- Tom was wearing mirrored sunglasses and a black baseball cap.
- Tom aynalı güneş gözlüğü ve ve siyah bir beyzbol şapkası takıyordu.
- This cap belongs to them.
- Bu şapka onlara ait.
- He put his cap on and went outside.
- Şapkasını takıp dışarı çıktı.
- I put on a cap when I go to school.
- Okula giderken şapka giyerim.
- He put his cap on and went outside.
- Şapkasını taktı ve dışarı çıktı.
- Tom was wearing a baseball cap when I saw him this morning.
- Tom'u bu sabah gördüğümde beyzbol şapkası takıyordu.
- I bought a cap for Tom and I'll buy a pair of gloves for Mary.
- Tom için bir şapka aldım ve Mary için de bir çift eldiven alacağım.
- How many caps do you have?
- Kaç tane şapkan var?
- This cap belongs to him.
- Bu şapka ona ait.
- Let's buy Tom this cap.
- Tom'a bu şapkayı satın alalım.
- Where did you buy that cap?
- O şapkayı nereden aldın?
- I gave Tom a baseball cap for his birthday.
- Tom'a doğum günü için bir beyzbol şapkası verdim.
- The last time I saw Tom he was wearing a blue cap.
- Tom'u en son gördüğümde mavi bir şapka giyiyordu.
- What kind of cap do you want to buy?
- Ne tür bir şapka almak istiyorsun?
- Tom often wears a baseball cap.
- Tom sık sık beyzbol şapkası giyer.
- I wonder who gave Tom that cap.
- Tom'a o şapkayı kim verdi acaba?
- I found your cap.
- Şapkanı buldum.
- Tom was wearing mirrored sunglasses and a black baseball cap.
- Tom aynalı bir güneş gözlüğü ve siyah bir beyzbol şapkası takıyordu.
- What happened to my new cap?
- Yeni şapkama ne oldu?
- It's best to wear a cap on your head during the cold Moscow winters.
- Moskova'nın soğuk kışlarında başınıza bir şapka takmak en iyisidir.
- Tom lost his cap, and he felt that he had to buy a new one.
- Tom şapkasını kaybetti ve yeni bir tane alması gerektiğini hissetti.
- I paid ten dollars for this cap.
- Bu şapka için 10 dolar ödedim.
- Tom hung his cap on a nail.
- Tom şapkasını çiviye astı.
- You're wearing an odd cap, aren't you?
- Tuhaf bir şapka takıyorsun, değil mi?
- This cap belongs to me.
- Bu şapka bana ait.
- Tom is wearing my cap, isn't he?
- Tom benim şapkamı takıyor, değil mi?
- If the cap fits, wear it.
- Eğer şapka sana uyuyorsa, giy.
- Tom was wearing a fisherman's cap.
- Tom'un başında balıkçı şapkası vardı.
- Tom is wearing my cap.
- Tom benim şapkamı takıyor.
- Look, there's your cap on the table!
- Bak, senin şapkan masanın üzerinde!
- The last time I saw Tom he was wearing a blue baseball cap.
- Tom'u son gördüğümde mavi bir beyzbol şapkası takıyordu.
- This cap belongs to you, doesn't it?
- Bu şapka sana ait, değil mi?
- What is the price of this cap?
- Bu şapkanın fiyatı ne kadar?
- I think you're wearing Tom's cap.
- Sanırım Tom'un şapkasını takıyorsun.
- I wonder who gave Tom that cap.
- O şapkayı Tom'a kimin verdiğini merak ediyorum.
- While travelling on the train, I stuck my head out the window, and my cap flew off.
- Trende seyahat ederken kafamı pencereden dışarı uzattım ve şapkam uçtu.
- This cap belongs to her.
- Bu şapka ona ait.
- This cap belongs to Tom.
- Bu şapka Tom'a ait.
- Tom found your cap.
- Tom senin şapkanı buldu.
- He put a cap on his head.
- Başına bir şapka geçirdi.
- Tom found your cap.
- Tom şapkanı buldu.
- Look, there's your cap on the table!
- Bak, şapkan masada!
- Tom put a cap on his head.
- Tom başına bir şapka taktı.
- Tom is wearing a baseball cap.
- Tom beyzbol şapkası takıyordu.
- This cap belongs to Tom.
- Bu şapka Tom'a aittir.
- Why don't we buy Tom this cap?
- Neden Tom'a bu şapkayı almıyoruz?
- Tom lost his favorite cap.
- Tom en sevdiği şapkasını kaybetti.
- Tom put his cap back on.
- Tom şapkasını geri taktı.
- Tom took off his cap.
- Tom şapkasını çıkardı.
- Tom lost his cap, and he felt that he had to buy a new one.
- Tom, şapkasını kaybetti, ve yeni bir tane almak zorunda olduğunu hissetti.
- Tom was wearing a fisherman's cap.
- Tom balıkçı şapkası takıyordu.
- Take off your caps in the classroom!
- Sınıfta şapkalarınızı çıkarın!
- What is the price of this cap?
- Bu şapkanın fiyatı nedir?
- Tom often wears a baseball cap.
- Tom sık sık beyzbol şapkası takar.
- Which cap is yours?
- Hangi şapka seninki?
- Put on your cap.
- Şapkanı tak.
- Where is your cap?
- Şapkan nerede?
- The boy took off his cap.
- Çocuk şapkasını çıkardı.
- Tom was wearing a baseball cap.
- Tom bir beyzbol şapkası takıyordu.
- The last time I saw Tom he was wearing a blue cap.
- Tom'u son gördüğümde mavi bir şapka takıyordu.
- Put on your cap.
- Şapkanı giy.
- I think you're wearing Tom's cap.
- Sanırım Tom'un şapkasını giyiyorsun.
- Tom was wearing the blue cap you gave him.
- Tom ona verdiğin mavi şapkayı takıyordu.
- What kind of cap do you want to buy?
- Ne tür şapka almak istersin?
- Take off your cap.
- Şapkanı çıkar.
- While you're in the classroom, take off your caps!
- Sınıftayken şapkalarınızı çıkarın.
- Tom wore a baseball cap.
- Tom beyzbol şapkası takıyordu.
- Let's buy Tom this cap.
- Tom'a bu şapkayı alalım.
- I have several caps.
- Birkaç şapkam var.
- Does this cap belong to you?
- Bu şapka sana mı ait?
- The boy adjusted his cap.
- Çocuk şapkasını düzeltti.
- This cap is too small for me.
- Bu şapka benim için çok küçük.
- Tom put his cap back on.
- Tom şapkasını tekrar giydi.
- Tom is wearing a blue cap.
- Tom mavi bir şapka takıyor.
- Tom is wearing my cap, isn't he?
- Tom benim şapkamı giyiyor, değil mi?
- Paulina has a pink cap.
- Paulina'nın pembe bir şapkası var.
- I plan to buy Tom a cap.
- Tom'a bir şapka almayı planlıyorum.
- Tom was wearing a T-shirt and a baseball cap.
- Tom bir tişört ve beyzbol şapkası giyiyordu.
- The cap is too small for me.
- Şapka, benim için çok küçük.
- Where's my lucky blue cap?
- Şanslı mavi şapkam nerede?
- Which cap is yours?
- Hangi şapka senin?
- Tom lost his favorite cap.
- Tom en sevdiği şapkayı kaybetti.
- How many caps do you own?
- Kaç tane şapkan var?
Show More (82)
|
2 |
cap |
kep |
n. |
|
- The lady wore a white lace cap over her golden hair.
- Kadın altın sarısı saçlarının üzerine beyaz dantel bir kep takmıştı.
- This cap is too small for me.
- Bu kep benim için çok küçük.
- Where did you buy that cap?
- O kepi nereden aldın?
- While you're in the classroom, take off your caps!
- Sınıftayken keplerinizi çıkarın!
- This cap belongs to them.
- Bu kep onlara ait.
- He put a cap on his head.
- O, kafasına bir kep giydi.
- This cap belongs to her.
- Bu kep ona ait.
- This cap belongs to him.
- Bu kep ona ait.
- I put on a cap when I go to school.
- Okula giderken kep giyerim.
- The cap is too small for me.
- Kep, benim için çok küçük.
- Take off your cap.
- Kepinizi çıkarınız.
- This cap belongs to me.
- Bu kep bana ait.
- Where is your cap?
- Kepin nerede?
- Take off your caps in the classroom!
- Sınıfta keplerinizi çıkarın!
- Tom put a cap on his head.
- Tom kafasına bir kep giydi.
- The boy took off his cap.
- Çocuk kepini çıkardı.
- I found your cap.
- Ben senin kepini buldum.
Show More (14)
|
3 |
cap |
kapak |
n. |
|
- Here is your pen, but the cap seems to be lost.
- İşte kaleminiz, ama sanırım kapağı kaybolmuş.
- The perfume bottle has a blue cap.
- Parfüm şişesinin mavi bir kapağı var.
- Tom unscrewed the cap and handed the jar to Mary.
- Tom kapağı açtı ve kavanozu Mary'ye uzattı.
- It irritates Tom when Mary leaves the cap off the toothpaste.
- Mary diş macununun kapağını açık bıraktığında, bu Tom'u kızdırıyor.
- It irritates Tom when Mary leaves the cap off the toothpaste.
- Mary'nin diş macununun kapağını açık bırakması Tom'u rahatsız ediyor.
Show More (2)
|
4 |
cap |
kasket |
n. |
|
- Where's my lucky blue cap?
- Şanslı mavi kasketim nerede?
- What is the price of this cap?
- Bu kasketin fiyatı nedir?
- I paid ten dollars for this cap.
- Bu kasket için on dolar ödedim.
- Does this cap belong to you?
- Bu kasket sana mı ait?
Show More (1)
|
5 |
cap |
başlık |
n. |
|
- My little brother has a yellow swimming cap with rubber ducks on it.
- Küçük kardeşimin üzerinde lastik ördekler olan sarı bir yüzme başlığı var.
- I bought a cap for Tom and I'll buy a pair of gloves for Mary.
- Tom için bir başlık satın aldım ve Mary için bir çift eldiven satın alacağım.
Show More (-1)
|
6 |
cap |
kaplamak |
v. |
|
- She decided to get her teeth capped.
- Dişlerini kaplatmaya karar verdi.
- The jagged mountains were capped with snow.
- Sivri dağlar kar ile kaplandı.
Show More (-1)
|
7 |
cap |
milli takıma seçmek |
v. |
|
- She was capped eight times for Wales.
- Galler formasıyla sekiz defa milli takıma seçilmiştir.
Show More (-2)
|
8 |
cap |
aşmak |
v. |
|
- He has a 900 million dollar business and a yacht. I can't cap that!
- 900 milyon dolarlık bir işi ve bir de yatı var. Ben bunu aşamam ki!
Show More (-2)
|
9 |
cap |
sınırlandırmak |
v. |
|
- Not long after, spending was capped by the government.
- Çok geçmeden harcamalar hükümet tarafından sınırlandırıldı.
Show More (-2)
|
10 |
cap |
üst limit |
n. |
|
- They put a cap on fuel taxes.
- Akaryakıt vergilerine üst limit getirdiler.
Show More (-2)
|
11 |
cap |
milli takımda oynama |
n. |
|
- He won his 10th cap against Finland in a World Cup.
- Dünya Kupası'nda Finlandiya'ya karşı ülkesinin milli takımında 10. kez oynama hakkı kazanmıştır.
Show More (-2)
|
12 |
cap |
milli takıma seçilen |
n. |
|
- Jason became the first cap on his team.
- Jason, ekibinde milli takıma seçilen ilk isim oldu.
Show More (-2)
|
13 |
cap |
tabanca mantarı |
n. |
|
- He begged his mother to buy more caps for his toy gun.
- Oyuncak tabancasına daha fazla mantar alması için annesine yalvardı.
Show More (-2)
|
14 |
cap |
servikal kapak |
n. |
|
- Diaphragms and caps are among barrier methods of birth control.
- Diyaframlar ve servikal kapaklar bariyer doğum kontrol yöntemleri arasındadır.
Show More (-2)
|