chaining - English Turkish Sentences
English Turkish
chaining zincirleme n.
  • Thank you for your response to my explanation of vote on chaining myself to the President's bench.
  • Kendimi Başkanlık kürsüsüne zincirleme konusundaki oy açıklamama verdiğiniz yanıt için teşekkür ederim.
  • Protestors are chaining themselves to trees to prevent deforestation of the area.
  • Protestocular alanının ağaçlarının yok edilmesini önlemek için kendilerini ağaçlara zincirliyorlar.
  • Protestors are chaining themselves to trees to prevent deforestation of the area.
  • Protestocular, bölgenin ormansızlaşmasını önlemek için kendilerini ağaçlara zincirliyor.
Show More (0)