challenge (someone) to (something) - English Turkish Sentences
English Turkish
challenge (someone) to (something) (birine) meydan okumak v.
  • Yes, it is a challenge to our competitiveness, our creativity and our skills.
  • Evet, bu bizim rekabet gücümüz, yaratıcılığımız ve becerilerimiz için bir meydan okumadır.
  • This topic will definitely be a political challenge to us all.
  • Bu konu kesinlikle hepimiz için siyasi bir meydan okuma olacaktır.
  • The planned amendments are a challenge to the Member States' right of codetermination and to their interest groups.
  • Planlanan değişiklikler, Üye Devletlerin birlikte karar alma hakkına ve çıkar gruplarına karşı bir meydan okumadır.
Show More (5)