clique - English Turkish Sentences
English Turkish
clique klik n.
  • The popular girls formed a clique.
  • Popüler kızlar aralarında bir klik oluşturuyorlardı.
Show More (-2)
clique grup n.
  • Unfortunately, a small clique of agents provocateurs also caused violence and disturbances.
  • Maalesef küçük bir ajan provokatör grubu da şiddete ve karışıklıklara neden oldu.
Show More (-2)