clown - English Turkish Sentences
English Turkish
clown palyaço n.
  • With her heavy makeup, she looked like a circus clown.
  • Ağır makyajıyla sirk palyaçolarına benziyordu.
  • Fiona, I'd join the circus if I wanted to look like a clown.
  • Fiona eğer bir palyaçoya benzemek isteseydim, sirke katılırdım.
  • Fake clowns are terrorising people in France.
  • Sahte palyaçolar Fransa'da insanları terörize ediyorlar.
Show More (32)
clown soytarı n.
  • A clown almost hit my car.
  • Soytarının teki neredeyse benim arabama çarpıyordu.
  • You clown you.
  • Seni soytarı seni.
Show More (-1)
clown palyaçoluk yapmak v.
  • She kept clowning for the camera.
  • Kameraya palyaçoluk yapmaya devam etti.
Show More (-2)
clown şaklaban n.
  • Cohen is such a clown.
  • Cohen tam bir şaklaban.
Show More (-2)