Turkish - English Sentences
Turkish - English
German - English
French - English
Spanish - English
English Synonyms
Turkish - English Sentences
Synonyms
Sentences
Tools
Resources
About Us
Contact
Login / Register
Turn off the lights
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Tools
Resources
About Us
Contact
Login / Register
Sentences
Turkish - English
German - English
Spanish - English
French - English
English Synonyms
Turkish - English Sentences
Hide
Details
Clear
History :
History
English
Turkish
1
compare to
benzetmek
v.
It can be
compared to
a great ship sailing across a wide ocean.
Büyük bir okyanusta seyreden büyük bir gemiye
benzetilebilir.
The use of condoms has been
compared to
playing Russian roulette.
Prezervatif kullanımı Rus ruleti oynamaya
benzetilmektedir.
Life is often
compared to
a voyage.
Yaşam genellikle bir yolculuğa
benzetilmektedir.
Life is often
compared to
a voyage.
Hayat çoğu zaman bir yolculuğa
benzetilir.
A book can be
compared to
a friend.
Bir kitap bir arkadaşa
benzetilebilir.
Death is often
compared to
sleep.
Ölüm genellikle uykuya
benzetilir.
Life is often
compared to
a journey.
Hayat sık sık bir yolculuğa
benzetilir.
Reading a book can be
compared to
making a journey.
Kitap okumak bir yolculuk yapmaya
benzetilebilir.
Reading a book can be
compared to
a journey.
Kitap okumak bir yolculuğa
benzetilebilir.
A cat may be
compared to
a small tiger, and a tiger may also be compared to a large cat.
Bir kedi küçük bir kaplana
benzetilebilir
ve bir kaplan da büyük bir kediye benzetilebilir.
Life has often been
compared to
climbing a mountain.
Hayat çoğu zaman bir dağa tırmanmaya
benzetilir.
Show More (8)
2
compare to
karşılaştırılacak
v.
In addition, the public in general is anxious to know how the original cost
compares to
the final cost?
Buna ek olarak, kamuoyu genel olarak ilk maliyetin nihai maliyetle nasıl
karşılaştırıldığını
bilmek istemektedir.
Show More (-2)