1 |
cut back |
azaltmak |
v. |
|
- In the 2002 budget, we cut back the budgetary resources allocated to that region.
- 2002 bütçesinde bu bölgeye ayrılan bütçe kaynaklarını azalttık.
- The number of votes must be cut back so that we are only voting on political differences.
- Oylama sayısı azaltılmalı, böylece sadece siyasi farklılıkları oylamış oluruz.
- George was laid off when his company cut back production last year.
- Şirketi geçen yıl üretimi azalttığında George işten çıkarıldı.
- We have cut back production by 20%.
- Üretimi %20 oranında azalttık.
- The factory had to cut back its production.
- Fabrika üretimini azaltmak zorunda kaldı.
- George was laid off when his company cut back production last year.
- George geçen yıl şirketi üretimi azaltınca işten çıkarıldı.
Show More (3)
|
2 |
cut back |
kısmak |
v. |
|
- No holes in the Budget are stopped if we cut back on art and culture; we are just the poorer thereby.
- Sanat ve kültürden kısarsak bütçedeki delikler kapanmaz; sadece daha fakir oluruz.
- Tom decided to cut back on saturated fats.
- Tom doymuş yağları kısmaya karar verdi.
Show More (-1)
|
3 |
cut back |
kesmek |
v. |
|
- If you want to become thin, you should cut back on the between-meal snacks.
- Zayıf olmak isterseniz, yemekler arası aperatifleri kesmeniz gerekir.
- Tom decided to cut back on saturated fats.
- Tom doymuş yağları kesmeye karar verdi.
Show More (-1)
|
4 |
cut back |
tasarruf etmek |
v. |
|
- It seems to be a waste of resources when the industry should be using it to cut back.
- Sektörün bunu tasarruf etmek için kullanması gerekirken kaynak israfı gibi görünüyor.
Show More (-2)
|
5 |
cut back |
kesinti yapmak |
v. |
|
- They cut back more every year.
- Her yıl daha fazla kesinti yapıyorlar.
Show More (-2)
|