cybercrime - English Turkish Sentences
English Turkish
cybercrime siber suç n.
  • In my view, this whole cybercrime issue is primarily intended to legitimise intervention in fundamental rights.
  • Benim görüşüme göre tüm bu siber suç meselesi öncelikle temel haklara müdahaleyi meşrulaştırmaya yöneliktir.
  • This has been the first comprehensive policy statement of the European Commission on the issue of cybercrime.
  • Bu, Avrupa Komisyonunun siber suçlar konusundaki ilk kapsamlı politika açıklaması olmuştur.
  • I welcome the Commission's strategy on cybercrime.
  • Komisyonun siber suçlara ilişkin stratejisini memnuniyetle karşılıyorum.
Show More (4)
cybercrime bilişim suçu n.
  • The cybersecurity expert investigates cases of cybercrime.
  • Siber güvenlik uzmanı, bilişim suçu vakalarını araştırıyor.
  • The work areas of lawyers who deal with cybercrime are not limited to these.
  • Bilişim suçlarına bakan avukatların çalışma alanı bunlarla sınırlı değildir.
Show More (-1)