daydream - English Turkish Sentences
English Turkish
daydream hayal kurmak v.
  • You cannot just daydream about good health if people are denied their basic right to clean water.
  • İnsanların en temel hakkı olan temiz sudan mahrum bırakıldıkları sürece sağlıkla ilgili hayaller kuramazsınız.
  • We are daydreaming if we expect harmonisation from the structural policies.
  • Yapısal politikalardan uyum beklersek hayal kurmuş oluruz.
  • Let us daydream!
  • Hayal kurmamıza izin ver!
Show More (11)
daydream hayaller n.
  • Lost in her daydream, she didn't notice the time passing by.
  • Hayallere dalınca zamanın nasıl geçtiğini fark etmedi.
Show More (-2)
daydream hayallere dalmak v.
  • During the lecture, he daydreamed about his upcoming vacation.
  • Ders sırasında yaklaşan tatiliyle ilgili hayallere daldı.
Show More (-2)
daydream hayale dalmak v.
  • Stop daydreaming.
  • Hayale dalma.
Show More (-2)