| 1 |
descend |
inmek |
v. |
|
- Mary was the first to descend from the ship.
- Gemiden inen ilk kişi Mary'ydi.
- Mary was the first to descend from the ship.
- Gemiden ilk inen Mary oldu.
- Step by step, he descends the stairs.
- Adım adım, merdivenlerden iner.
- Tom started to descend the stairs.
- Tom merdivenlerden inmeye başladı.
- Anyone on whom my wrath descends is indeed perished.
- Gazabımın üzerine indiği herkes gerçekten helak oldu.
- Step by step, he descends the stairs.
- Adım adım merdivenlerden iniyor.
- The sun descended behind the mountains.
- Güneş dağların arkasına inmiş.
Show More (4)
|
| 2 |
descend |
alçalmak |
v. |
|
- The balloon descended slowly.
- Balon yavaşça alçaldı.
- The plane began to descend.
- Uçak alçalmaya başladı.
Show More (-1)
|
| 3 |
descend |
çökmek |
v. |
|
- The short dry season has started and a blanket of heat has descended on the country.
- Kısa kurak mevsim başladı ve ülkenin üzerine sıcak bir örtü çöktü.
Show More (-2)
|
| 4 |
descend |
düşmek |
v. |
|
- He descended to stealing.
- Hırsızlığa kadar düştü.
Show More (-2)
|
