disarm - English Turkish Sentences
English Turkish
disarm silahsızlandırmak v.
  • It would not of course be a war to disarm Iraq and introduce democracy there.
  • Irak'ı silahsızlandırmak ve oraya demokrasi getirmek elbette bir savaş olmayacaktır.
  • It would not of course be a war to disarm Iraq and introduce democracy there.
  • Bu elbette Irak'ı silahsızlandırmak ve oraya demokrasi getirmek için bir savaş olmayacaktır.
  • They prefer to disarm Iraq by peaceful means, using the weapons inspectors.
  • Silah denetçilerini kullanarak Irak'ı barışçıl yollarla silahsızlandırmayı tercih ediyorlar.
Show More (7)
disarm silahsızlanmak v.
  • Let us remember that 12 years ago Iraq was given 15 days to disarm.
  • Bundan 12 yıl önce Irak'a silahsızlanması için 15 gün süre verildiğini hatırlayalım.
  • The whole point of this resolution is to give Iraq a chance to disarm peaceably.
  • Bu kararın tüm amacı Irak'a barışçıl bir şekilde silahsızlanması için bir şans vermektir.
  • We believe that both camps must disarm.
  • Biz her iki tarafın da silahsızlanması gerektiğine inanıyoruz.
Show More (1)
disarm silahtan arındırmak v.
  • Our objective had to be - and still has to be - to disarm Iraq of weapons of mass destruction.
  • Hedefimiz Irak'ı kitle imha silahlarından arındırmak olmalıydı ve hala da öyle olmalıdır.
Show More (-2)
disarm yatıştırmak v.
  • How are you going to disarm Tom?
  • Tom'u nasıl yatıştıracaksın?
Show More (-2)