discernment - English Turkish Sentences
English Turkish
discernment anlayış n.
  • All of these Council decisions must be implemented firmly but with discernment.
  • Konsey'in tüm bu kararları kararlılıkla, ancak anlayışla uygulanmalıdır.
Show More (-2)
discernment ayırt etme n.
  • Finally, it is irresponsible to teach very young children a policy of sex without discernment.
  • Son olarak, çok küçük yaştaki çocuklara ayırt etmeden seks politikasını öğretmek sorumsuzluktur.
Show More (-2)